400 yıllık Osmanlı konağında briketle izinsiz restoran inşaatı!

YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – Burdur’da bulunan 17. Yüzyıldan kalma tarihi Taş Oda’nın avlusunda Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi tarafından briket, demir profil ve beton harcıyla ek bina yapılması tepki çekti…

Burdur’da bulunan koruma altındaki tescilli kültür varlıklarından biri olan 17. Yüzyıldan kalma Taş Oda adlı tarihi yapının avlusunda başlatılan inşaat çalışması tepki çekti. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksek Okulu tarafından sosyal tesis olarak işletilen geleneksel mimari örneği tarihi yapının dokusuna uygun olmayan demir, briket ve betonla yapılan sundurma inşaatının Bölge Koruma Kurulundan izninin olmadığı ortaya çıktı. Yapılan inşaat çalışması sırasında Taş Oda’nın avlusuna bitişik binadan bir de kapı açılırken, avlu duvarı briketle yükseltildi. İddiaya göre koruma altındaki yaklaşık 400 yıllık tarihi konağın avlusunda inşa edilen açılır kapanır camlı ünite, MAKÜ tarafından restoran, kafeterya ve benzeri amaçlar için kullanılacak.

Burdur kent merkezinde yer alan tarihi konaklar, Osmanlı dönemi geleneksel Türk evlerinin özelliklerini taşıyor. Baki Bey Evi, Mısırlılar Evi, Piribaşlar ve Çelikbaşlar evleri günümüze ulaşan tarihi evler arasında. Pazar Mahallesinde 348/30 parselde yer alan Taş Oda ise 17. Yüzyıldan günümüze ulaşan tarihi evlerden biri. Taş, ahşap ve kerpiç malzemenin uyumlu birlikteliği ile inşa edilen Taş Oda, 1978 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restorasyona alınmış, 1988’de tamamlanan restorasyon projesinin ardından korunarak  kültürel amaçlara yönelik kullanılması için 2013 yılında Burdur Valiliği tarafından Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi’ne devredildi.

ÜNİVERSİTE TARİHİ KONAĞIN AVLUSUNDA İNŞAAT BAŞLATTI

Yaklaşık bin metrekarelik alanı bulunan iki katlı tarihi yapının üst katı etnografya müzesi niteliğinde ziyarete açılırken alt katı ve avlusu ise MAKÜ Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu tarafından kahvaltı salonu ve kafeterya olarak kullanılıyor. Ancak Taş Oda’nın avlusunda ve bahçe duvarlarında başlatılan inşaat çalışması ile tarihi yapıya yeni bir tesis ekleniyor. Edinilen bilgiye göre Taş Oda’nın avlusuna bitişik olan bina MAKÜ tarafından kiralanarak tarihi evin avlusuna bakan duvarında bir kapı açıldı. Duvarları briket ile yükseltilen tarihi evin avlusunda ise kiralanan bina ile paralel hizmet verecek şekilde üzeri kiremitle yan cepheleri ise açılır kapanır cam ile kapatılan yeni bir mekân inşa ediliyor.

KORUMA BÖLGE KURULUNA SUNULMUŞ BİR PROJE VE İZİN YOK

Restoran, kafeterya ve benzeri amaçla hizmet vereceği iddia edilen yeni inşaat alanıyla ilgili Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na sunulmuş bir projesi ve izninin olmadığı ortaya çıktı. Aynı yapıda 2016 yılında da basit onarım adı altında çeşitli müdahaleler yapılmış, konuyla ilgili açılan 2016/1390 kayıt numaralı adli soruşturmanın ardından ise kovuşturmaya gerek olmadığına dair karar çıkmıştı.

İLGİLİ FAKÜLTE YETKİLİSİ: ‘BİLGİMİZ YOK’

Konuyla ilgili sorularımızı yanıtlayan bir ilgili, tarihi konakta yapılan yeni mekânın yemek salonu, restoran, kafeterya ve çeşitli etkinlikler için kullanılmasının amaçlandığını dile getirdi. Yapılan uygulamanın koruma bölge kuruluna sunulup onaylanmış bir projesinin olup olmadığı yönündeki sorumuza ise bu konuda bir bilgisinin olmadığı yanıtını verdi.

TARİHİ KONAK KINALI AŞİRETİNDEN EMİN BEY TARAFINDAN YAPTIRILDI

İki katlı tarihi binanın Kınalı Aşiretinden Emin Bey tarafından yaptırıldığı belirtiliyor. Ahşap ve taş işçiliği ile dikkat çeken tarihi konakta göz alıcı kalem işi ve varaklı süslemeler bulunuyor. Başoda adı verilen, görkemli süslemelerin yer aldığı konakta sofaya açılan toplam 5 oda bulunuyor.

 

 

2503470cookie-check400 yıllık Osmanlı konağında briketle izinsiz restoran inşaatı!
Önceki haberYemen’de savaşın altıncı yılı: Çözümden uzak ölüme yakın
Sonraki haber“BİR GECE ANSIZIN”
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.