Bugünkü gazetelere verdiği ilanlarda, ‘tüm açılardan, tüm taraflardan ve layığınca öne çıkmayan bölgelerden’ haber verme vaadinde bulunan El Cezire’nin ilk konukları arasında Başbakan Tony Blair de olacak…
İngiltere’nin ciddi ulusal basını büyük bir reklam kampanyasıyla yayına başlayan kanalı gündemine taşıdı.
The Guardian, kanalı medyaya olumlu bir katkı olarak yorumlarken, The Independent, Arapça kanalın son 10 yılda “küresel medyanın batılı önyargılarına etkili bir panzehir” oluşturduğunu belirtti.
İŞADAMINI DEĞİL SOKAKTAKİ ADAMI HEDEFLİYOR
The Independent’teki haberde “Bu arada izlenecek yayın siyaseti konusunda Katar ve Londra arasında atışmalar olduğu yolunda çirkin söylentiler dolaşıyor. Son olarak Doha’daki İngiliz çalışanların ‘kültürel bilinç eğitimi’nden geçmesinin istendiği öne sürüldü” denildi.
The Financial Times, El Cezire’nin yüksek çözünürlükte yayın yapacak olmasının maliyetleri yükselttiğine, bu alandaki en büyük sıkıntısının ise reklam almak olabileceği değerlendirmesini yaptı. “Ama kanalın Katarlı sponsorları bunu ne kadar umursuyor belli değil. Kanalı kurmanın gerisindeki temel hedef, ticari değil, siyasi görünüyor” diyen gazete, “Arapça kanal Katar’ın adını dünyaya duyurarak, bu küçük ülkenin sıkletinin üzerinde etki sağlamasını beraberinde getirmişti. Dünyanın kişi başına düşen gelir açısından en zengin ülkesi Katar bu serveti küresel amaçları için harcamaya da hazır” diye yazdı.
Kanalın Avrupa muhabiri Alan Fischer, “Eleştirmek için söylemiyorum ama BBC ve CNN otel odalarındaki işadamlarını hedefliyorlar. Bizim gündemimiz ise sokaktaki adama ulaşmak” diye konuştu.
Kanal, Roman Abromoviç’in Chelsea’de yaptığına benzer bir alışveriş çılgınlığıyla başarılı televizyoncuları bünyesine katmış olsa da hazırlıklar teknik sorunlarla gölgelenmişti. Yayına geçme tarihi bir yıl öncesiyken, önce bu bahara sonra Eylül’e ertelenmişti.
BUSH BOMBALAMAK İSTEDİ Mİ?
The Daily Mirror gazetesi, geçen Kasım’da ABD Başkanı Bush’un Blair’e 16 Nisan 2004 tarihinde, Beyaz Saray’da El Cezire’yi bombalamak istediğini söylediğini öne sürmüştü.
El Cezire televizyonu, Amerikan ve İngiliz hükümetlerinin iddialara açıklık getirmesi talebiyle Katar’daki merkezi ile Türkiye’nin de dahil olduğu yurtdışı bürolarında 15 dakikalık iş bırakma eylemi yapmıştı.
ABD’de Başkan George Bush iddiaları yalanlarken İngiltere’de de Başbakan Tony Blair milletvekili Adam Price’ın, meclise verdiği yazılı soru önergesini böyle bir girişimin olmadığı anlamında “Hiç…” diyerek yanıtlamakla yetinmişti.
EL CEZİRE’NİN REKABET ÜSTÜNLÜĞÜ
Katar Emiri Şeyh Hamid bin Halife el Thani 1995 Kasım’ında babasını tahttan indirerek iktidara geçtiğinde El Cezire adıyla bir televizyon kanalı kurulmasını ister. İngiltere’de eğitim görmüş, değişimden yana, liberal eğilimli genç kuşaktan olan genç kralın isteğiyle televizyon için bir yönetim kurulu oluşturulur. Televizyonun 5 yıllık bütçesi olan 150 milyon doları peşin veren kral, hükümet ile televizyon arasında bağ olmamasını da ister.
El Cezire’nin Arap dünyasında herkese açık olması izlenirlmiğini artırır. Suudi ve Iraklı muhalifler, sürgündeki komünistler, farklı islami mezheplerin temsilcileri, bir telefonla seslerini duyurur hale gelir. İzleyicilerin çekinmeden seksle ilgili sorular sordukları “Şeriat ve Yaşam”, El Cezire’nin en çok izlenen programları arasında yerini alır. Yaşamın pratiği ile yasak, inanç ve tabuları arasında sıkışan Arap halkları için bu televizyon ciddi bir soluk alma kanalı olur. Ayrıca İsrail haberlerini dahi yorumsuz ve tarafsız yayınlıyor olması marka olmasını sağlar.
Aralık 1998 ve Ocak 1999’da El Cezire habercilik anlamında iki büyük başarı elde eder. Afrika’da ABD büyük elçiliklerine yönelik saldırıdan hemen sonra, Washington’un bir numaralı düşmanı Usame Bin Ladin ile yapılan görüşme yapmayı başarır. İkincisi de Çöl Tilkisi operasyonu çerçevesinde İngiliz ve Amerikan bombardımanı sonrasında Saddam Hüseyin ile görüşür. El CEzire ayrıca 17 Şubat 2001 günü Irak’a düzenlenen hava operasyonunu, CNN’den 15 dakika önce yayınlayarak yine bir ilke imza attı.
El Cezire’nin en çok izlendiği ülkelerden biri de Irak sayılıyor. Ülkede uydu yayını yasak olduğu için El Cezire’nin programlarının çekildiği kasetler, ülke dışından getiriliyor.
El Cezire yetkilileri son olarak Şubat 2006’da Venezuela’nın tüm Latin Amerika’ya yayın yapmak üzere kurduğu Telesur’la bir anlaşma imzalamıştı. Her iki kanalda ABD’nin istenmeyen yayınları arasında yeralıyor.
İLGİLİ HABER:
– El Cezire ve Telesur işbirliği yapacak
– Blair, Bush’un El-Cezire planını yalanladı
– El Cezire bombası Bush’u terletiyor
– Bush’un yeni başağrısı: El Cezire
