Kıbrıs’taki muhalif gazete Afrika’nın köşe yazarı ve Londra’da yayınlanan Toplum Postası’nun editörü İncirli ile Güney Kıbrıs’taki cumhurbaşkanlığı seçimini kazanan AKEL’in lideri Dimitris Hristofyas’ın zaferi ve çözümdeki olası yol haritasını konuştuk. Açık sözlülüğü ve cesaretiyle tanınan İncirli sorularımızı şöyle yanıtladı:
– AKEL’in lideri Hristofyas’ın zaferini bekliyor muydunuz?
– Beklenen bir sonuçtu… Papadopulos’un aday olduğunda daha 5 yıl önce bunun planı yapılmıştı… İki liderden herhangi birisi, ikinci tura kalırsa birbirlerini destekleşecekleri konusunda centilmenlik anlaşması yaptıkları söyleniyordu…
– Türk basını DİSİ’nin lideri Yannakis Kasulides’in seçilememesine neredeyse üzüldü…
– Evet… Türkiye gazetelerinde ya kasıtlı ya da bilgisizlikten kaynaklanan bir takım değerlendirmeler yapılıyor… Örneğin Papadopulos’un partisi DİKO’nun aşırı sağcı ya da DİSİ’nin liberal olduğu aktarılıyor… Oysa DİSİ, 1974’te adada faşist darbeyi yapanların siyasi devamıdır… Evet düz mantıkla merkez sağ parti olan DİKO’nun DİSİ’nin daha sağdaki adayını desteklemesi beklenebilir ama bu Kıbrıs gerçeğini gözardı etmek olur… Kıbrıs’ın siyasi geçmişine bakıldığında DİSİ’nin AKEL, DİKO ve sosyalist EDEK tarihsel düşmanlarıdır… Bu nedenle üç partinin DİSİ’ye karşı koalisyon yapmaları doğaldır..
Türk basınında DİSİ Annan Planı’na “Evet” dediği için yumuşak bir parti gibi gösteriliyor. Tekrar altını çizeyim ki oysa DİSİ Kıbrıs’ta en ciddi Helenist partidir…
“AKEL’İN ÇİZGİSİ DEĞİŞTİ…”
– AKEL nasıl bir evrim izledi… Hâlâ komunist söylemi sürdürüyor mu?
– SSCB’nin dağılması gibi dünyadaki bir takım değişiklikler doğrultusunda AKEL de Stalinist, Marksist ve Leninist çizgisinden elbette ki ödün vermiş durumdadır… Böylece ülkede kendisine ait yüzde 35’lik maksimum oy oranını yüzde 55’e çıkarabildi..
– AKEL’in lideri Dimitris Hristofyas’ı nasıl tanımlayabilirsiniz?
– Hristofyas çok iyi bir eğitim almış, bir yoldaşımızdır… Bir Kıbrıslı ilerici olarak Kıbrıs’ta kardeşliğin dostluğun ve barışın simgesi olarak kabul ettiğimiz AKEL’in liderinin cumhurb.aşkanı seçilmesi gurur ve onurdur… Yoldaş Dimitris… Biz onu öyle çağırıyoruz… Bundan sonra da yoldaşımız olmaya devam edecektir… Bundan hiç şüphemiz yoktur… Evet Kıbrıs sorununda Rum tarafının pozisyonu değişmeyecektir… Ama Kıbrıs’ta son 50 yıllık süreçte ciddi anlamda kan dökülmesinin hep karşısında duran, Kıbrıslı Türk ve Rum toplumlarının kardeşliğini savunan, işçi sınıfı temeline Kıbrıs’ın yeniden birleştirilmesini arzulayan AKEL’in ve onun genel sekreterinin bu başarısı, aynı çizgide düşünen Kıbrıslı Türkler için de müthiş bir mutluluktur…
– Dimitris Hristofyas’ın merkez sağdaki Papadopulos ile işbirliği çizgisini saptırmayacak mı?
– Kıbrıs’ın cumhurbaşkanlığına, Yoldaş Dimitris değil de Devlet Bahçeli seçilse bile, Kıbrıslı Rumların pozisyonu değişmeyecektir. Niye değişsin ki? Ben Papadopulos’un katı ya da çözüm karşıtı olduğunu da kabul etmiyorum. Çünkü Papadopulos kendisinden öncekilerden farklı bir şey yapmadı… Şu anda Türkiye, Rumlardan mucize talep etmektedir… Bu mucize de şudur: Rumlar Kıbrıs’ın Kuzeyini Türkiye’ye bağışlamalı… Türkiye’nin beklentisi ve kamuoyuna yansıttığı mesaj hep budur… Neden Kığrıslı Rumlar adanın yarısını Türkiye’ye bağışlamayı kabul etsin!
Güney Kıbrıs’ta kim lider olursa olsun devletin politikası değişmeyecektir… Onlar da sorunu “işgal” sorunu olarak görüyor… Onların açısından bakıldığında haksız da değiller hani… 1974 askeri müdahalesi anayasal düzeni korumak amacıylaydı.. Yine sebebi ne olursa olsun Kıbrıs’ta etnik temele dayalı ayrı ve bağımsız bir devlet Rumlar tarafından asla kabul edilemez… Kabul edilemediği için de böyle bir şey “çözüm” değildir… Kıbrıs için çözüm ya TÜrkiye’deki gibi ya bölünmez bir devlet ya da Rumlar’ın da kabul ettiği özellikle yoldaş Dimitris’in çok iddialı bir şekilde savunduğu federal birlikteliktir…
Ben kişisel olarak Kıbrıs’ta iki ayrı halk ya da iki ayrı etnik temele dayalı çözümü savuranlara şunu sormak istiyorum: Irak toprakları içinde dahi bir Kürt devleti kurulmasını neden hazmetmiyorsunuz? Haaa elbette ki Kıbrıslı Türklerin de ayrı devlet hakları vardır.. Ama bu hakkı kullanmak çatışmaya sebep olacaksa federal çözümde buluşmak da barışçıl ve uzlaşı olmanın emridir…
“CHE’NİN FOTOĞRAFLARI DOLUYDU”
– Dimitris Hristofyas, Papadopulos ile mesafeyi koruması ve AB üyeliğini savunması çelişki değil mi?
– Hayır… AKEL Kıbrıs’ta kendi iddiasına göre Türk işgalinden kurtulmanın ve ülkenin yeniden birleştirilmesinin yolunun bu doğrultuda faaliyet gösterecek siyasi gruplarla işbirliğinden geçtiğini savunuyor… AKEL’in Kıbrıs’ta en önemli AB yanlısı parti olması da “komunist bir yapı için çelişkidir” denilebilir… Ancak AKEL, AB üyeliğini de kendisine göre Türk işgalinden kurtulmanın bir yöntemi olarak görmektedir…
– KKTC’de kendisini sosyalist diye tanımlayan iktidar partisi CTP ile AKEL’in çizgisinin son yıllarda ayrıldığı söylenebilir mi?
– CTP de AKEL gibi bir zamanlar Kıbrıs’ta barışın ve çözümün, birlikte yaşamın ve ortak vatan sevdasının iki kardeş partisindendi. Ancak CTP ve CTP eski lideri Mehmet Ali Talat’ın liderliği, Kıbrıs’ta 1957’den bari varolan TSK denetimindeki milliyetçi, ayrılıkçı ve uzlaşmaz statükoya teslim oldu… İnşallah AKEL de tıpkı CTP gibi ayrılıkçı Elen milliyetçisi ve uzlaşmaz Rum statükosuna teslim olmaz ve belki bizim eski Marksistleri de, hata yaptıkları konusunda bir şekilde uyarır…
– Birinci tur seçimlerinde Güney’deydiniz ve seçim heyacınana tanık oldunuz… Bir sosyalist olarak duygularınız neydi?
– binlerce orak çekiçli bayraklar, Che fotoğrafları ve yine binlerce Kıbrıs bayrağı o kadar çok dalgalanıyordu ki aradaki tek tük Yunan bayrağı okyanusta ceviz kabuğu gibiydi… Bu da AKEL’in dünyadaki tüm ilericiler için zafer kazandığının, milliyetçiliği yendiğinin bir göstergesiydi…
– Kıbrıs sorununun çözüleceğine ilişkin iyimser misiniz?
– Evet… Bence Türkiye’nin AB üyeliği doğrultusunda Kıbrıs Cumhuriyeti yani Rumlar daha tavizkar davranacak… Bunun karşılığında Türkiye’nin Annan Planın’da öngörüldüğü çizgide bir miktar toprak tavizi (örneğin Maraş ve Güzelyurt’un verilmesi) ve büyük oranda asker çekilmesi gündeme gelecek. Ancak şu unutulmamamılı Türkiye büyük bir devlettir. Bölgede çok önemli bir güçtür. Tümden adadan çekilmesi hayaldir… Tümden çekilmesini talep etmek de hayalciliktir… Ama ben inanıyorum ki Avrupa özellikle AB mide bulandırıcı Kıbrıs sorunundan artık usanmıştır… 2008’de çözüm olacağını inanıyorum…
DİĞER AYAKÜSTÜ SOHBETLER
DİĞER AYAKÜSTÜ SOHBETLER
– Can Dündar: Türban MHP’nin taktiğiydi…
– ‘AKP gecikmiş bir baroktur!’
– ‘Figuran değil müdahil olmalı’
– İranlı yazar Erad: Aşk, Türk’ü, Kürt’ü sevmektir
– AKP’nin Alevi sınavı…
– Çerkes Adil Paşa’nın tahsildarlık günleri
– Sıra şeytanda…
– Selek: Feminist kitabevi Amargi bir okul…
– İstanbul’un turizmi bu atölyede şekilleniyor
– Neden Patara ve neden şimdi?
– ‘Terörün panzehiri ekonomik gelişmedir’
– ‘Türkmenlerin hakları, bizim Kürtlere de tanınmalı’
– ‘Mahalle baskısı değil, ideolojik baskı’
– ‘Meclis’teki partilerin kadın politikası yok’
– Ersümer: Merkezde bir yeniden yapılanma olmalı…
– Fotoğrafın büyücüsü: Aykan Özener
– Savaş karşıtı eylemlerin fotoğrafçısı: Hüsnü Atasoy
– Ufuk Uras: Desteği için Baykal’a teşekkür ediyorum!
– ‘AKP’yi sola karşı yaratanlar yok edecek’
– ‘Muhabirlerin telifle çalıştırılması yasalara aykırı’
– Yeşiller bağımsızları destekleyecek
– Türkiye sağlık turizminde atakta
– ‘Hayallere tanık olmak istedik’
– ‘İngiltere’de işkence yaptılar…’
– ‘Kürtler, Türkler’i ikna etmeli…’
– ‘Düşünceye militarizm de engel…’
– Boyalı bank nöbetini terkeden ‘sosyalist’ asker
– ‘Kategorizesiz bir dünya hayalim’
– ‘Toplumsal varlıklar elimizden kayıp gidiyor’
– Ermeni tarihçi: Asıl sorumlu emperyalizm
– Hrant Dink: Ruh halimin güvercin tedirginliği
– ‘Vicdansızlığın İslamcısı, solcusu olmuyor…’
– ‘İsrail bir devlet değil, bir projedir’
– Orhan Suda: Yaşasın edebiyat
– Türkiye’nin Papa’ya sormayı unuttukları!
– Sol Kendini Arıyor VII: Ömer Laçiner
– Sol Kendini Arıyor VI: Hayri Kozanoğlu
– Sol Kendini Arıyor V: Aydemir Güler
– Sol Kendini Arıyor IV: Oğuzhan Müftüoğlu
– Sol Kendini Arıyor III: Aydın Çubukçu
– Sol Kendini Arıyor II: Çiğdem Çidamlı
– Sol Kendini Arıyor I: Mihri Belli:
– Hayalet yazar Hüdai Nabit
– Çitlembik ağacıyla söyleşi
– ‘Çocuğa şiddet, çok yaygın’
– İran PKK’yi neden bombalıyor?
– Serdar Denktaş: Mal mülk davaları en zor sorun
– ‘Kıbrıs’ta kısa dönemde çözüm olmaz’
– Tayvanlı yazardan ‘Sıcak bir öpücük’
– Kavakçı: Başörtü, dini bir mesele
– Perinçek: MHP tabanını dışlayarak solculuk yapılmaz!
– ‘Tek dileğim iki dengeli bir dünya…’
– ‘Beni en çok korkutan: Google’
– ‘Sorunumuz Yahudiler’le değil, siyonizmle’
– O bir ‘peynir avcısı’
– ‘Çernobil’den ders çıkarmadık’
– Bir kültür taşıyıcısı: Aydın Çukurova…
– Afşar Timuçin ile insana dair ne varsa…
– 12 Eylül iddianamesine ne oldu?
– Akın Birdal: Evren yargılanmalı!
– Hitler ile söyleşi…
– ‘Baş örtüsünü ilk kez Sumerliler taktı’
– ‘Türk solu titreyip kendine gelmeli’
– ‘Hepten pusulasız olmadığımız kanaatindeyim…’
– ‘Siyasi güç, her zaman kendi hukukunu yaratır’
– ABD işdünyasında çöküş
– ‘ABD Anayasası Patara’dan’
– Çocuklar öldürülmesin!
‘- ‘Bir Gün Mutlaka’
– ‘Derin devlet sorunları çözmek istemiyor’
– Kaş’taki gözyaşı
– ‘Son 15 yılda bilinçte sıçradık’
– Piref. H. Ökkeş ile ‘dörtköşe’ sohbet…
– Sorgun Ormanı’nı kurtaralım
– Devrim Bize Yakışırdı!
– G-8 protestosundan gözlemler…
– Başkaların hayalleri…
– Hurafeler gölgesinde Gelibolu…
– Çokuluslu tekellere karşı ‘Adil Ticaret’
– Kuzey çikolata, Güney ekmek derdinde
– Fokları, katliamdan kurtaralım!
– Nükleer denemelerin faturası: Doğal felaketler
-Türkiye’de de nükleer silah istemiyoruz!
– İsrail dünyanın 6’ncı büyük nükleer silahına sahip!
– Faşizm neden Almanya’da kök saldı?
– Demirel davasında tekelci medya da suçludur
