Erbil, öncelikle toplum nüfusun yoğun bölge Enfield’de yerel yönetimde hakkımız olan sandelye sayısında temsilci göndermek istediklerini belirterek, daha sonra Hackney, Haringey ve Islington’da da aynı çabayı göstereceklerini söyledi.
İAKM-Cemevi Başkanı şunları söyledi:
“İngilizcede ‘Bana benzeyebilirsin ama ben değilsin’ diye bir söz vardır… Biz de aynı mantıkla yola çıkarak ‘Beni artık ben yönetmek istiyorum. Benim sorunlarımı en iyi ben bilebilirim’ diyoruz. Bu amaçla Enfield’den bir kısmı İAKM-Cemevi üyesi olan adayların desteklenmesini istiyoruz. Toplumun makus talihini ancak böyle yenebileceğimizi düşünüyoruz. Artık klasik göçmen toplum anlayışından sıyrılmalıyız. Ülkenin yerel ve merkezi yönetimine katılmalıyız…”
“NÜFUSUMUZ VAR NÜFUZUMUZ YOK”
Enfield Edmonton Bölgesi’nde İşçi Partisi’nin 300 üyesinden en azından yarısının bizim toplum üyesi olduğunu belirten Başkan Erbil, “Partilerdeki etnik kökene ve bölgedeki demografik yapıya baktığımızda yerel yönetici sayımız yok denecek kadar az. Ne yazık ki bir milletvekilimiz bile yok. Ayrıca ‘Entegrasyon çizgisinin neresindeyiz? ‘ diye sorduğumuzda ortaya içe kapanık bir toplum fotoğrafı çıkıyor. İAKM-Cemevi olarak bu görüntüyü değiştirmek istiyoruz. İkinci kuşağa da bir yol haritası bırakmalıyız… Bu zincirleri ikinci kuşağın zorlanmadan kırması gerekir…” dedi.
İsrafil Erbil, genç kuşağın siyasete ilgi duymasını isteyerek, “Yönetime katılmak bir çağdaşlıktır. Bizi en iyi biz biliyoruz ev sorunlarımıza da en iyi biz çözüm üretebiliriz. Bu açıdan toplum içinden aday olanları teşvik etmeli ve adayları seçmek için de çevremizdekileri sandığa götürmeliyiz” diye konuştu.
