ALMANYA’DAN… Kimse şaşırmamalı

Güven azalıyor diye kimse şaşırmamalı…

Almanya’da gıda sektöründe marka olan bir dostum geçen gün uçakta dert yanıyordu. “Hellim peynirini Kuzey Kıbrıs’tan alamıyoruz. İhtiyacımızı maalesef Kıbrıs Rum Kesimi’nden karşılıyoruz.” diyerek. Bu konu onu çok üzmekteydi. Önümüzdeki günlerde bu soruna pratik bir çözüm bulmak için anlaştık.

Avrupa’daki Türk marketlerinde Avrupalı Türkler’in Kuzey Kıbrıs’tan getirilen hellim peyniri satın alabilmesi için tüm olanakları araştıracağız.

Geçenlerde kamuoyuna açıklanan bir araştırma sonucunun beni şaşırtmadığını söylemem için haklı bir neden daha ortada. “German Marshall Fund” tarafından yaptırılan bu kamuoyu yoklamasına göre Türkiye’de “ülkelerinin günün birinde AB üyesi olacağına inananlar” yüzde 26’ya düşmüş durumda!

Üç yıl önce 2004 yılında yüzde 52 olan bu oranın geldiği nokta gerçekten hazin.

Neden?

Evet, bu soruyu aslında sadece Brüksel en doğru şekilde cevaplandırabilir. Özeleştiri yaparak.

Türkiye’de ve KKTC’de geniş çoğunluk bu konuda yapabileceği her şeyi yaptı. Buna rağmen Kuzey Kıbrıs hala “ambargo” koşullarıyla boğuşmak zorunda. Türkiye’de ise AB ile imzalanan tüm uluslararası anlaşamalara rağmen insanlar AB üyesi ülkelerde gündeme gelen her yeni şeçim sonrası yeni “tatsız süprizleri” dinlemekten bıktılar.

KKTC özelinde işte size “hellim peyniri”. Avrupa’daki Türkler’in “malların özgürce” dolaşabildiği AB’de ceplerinde bir AB ülkesinin pasaportunu taşıyan ve dolayısıyla AB vatandaşı da olan Kuzey Kıbrıslı üreticilerin sunduğu hellim peynirini satın alma olanakları hala kısıtlanmakta.

Kıbrıs’ın Rum Kesimi’nde birileri “Alman ya da Avusturyalı turistler Larnaka Havalanı’na inip ardında  Girne’ye gidiyorlar” diye kıyameti koparmaktalar. “Sanki adanın kuzeyi Kıbrıs değil de Antartika” gibiymişcesine turistlerin istedikleri köşede özgürce tatil yapmasını engellmeye çalışıyorlar.

Üstelik Girne’ye gelip tatil yapan Alman turistler Rum Kesimi Propagandaları’nın da ne kadar anlamsız olduğunu görüp hem doğru karar verdikleri için seviniyorlar hem de kendilerine anlatılanların “gerçek dışı” olduğunu görüyorlar. Ardından da gelecek sefere “Ercan Havalanı” üzerinden otele gelmeye karar veriyorlar. Çünkü kendilerini bu derece dostça ağırlayan Kuzey Kıbrıs’ın sıcak insanlarına yapılanlara tepki gösterme ihtiyacı hissediyorlar.

Önyargılara karşı turizm çok etkili bir olanak. Türkiye Turizmi’nin Türkiye’nin AB kamuoyu nezdinde olan önyargılardan bir nebze olsun kurtulmasında payı çok yüksektir.

Bu nedenle el birliği ile Kuzey Kıbrıs’a daha çok Avrupalı turistin gelmesini sağlamak için daha efektif olmanın yollarını bulmalıyız.

Ancak bu arada AB’de hem Türkiye’deki hem de KKTC’deki Türkler’in güvenini kazanmak istiyorsa hem Türkiye’ye yönelik hem de KKTC’ye yönelik verdiği sözlerin arkasında durmayı başrmalı.

İlk sınav da sanırım Avrupa Parlamentosu’nun “Türkiye Raporu” olacak!

1615830cookie-checkALMANYA’DAN… Kimse şaşırmamalı

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.