Amasra halkı termik santrala karşı bir kez daha kazandı!

YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – Amasra’da kömürlü termik santral yapılmasının önünü açan imar planlarını yargı iptal etti. Hattat Holding’in yapmak istediği termik santralin önünü açabilmek için orman alanlarının termik santral ve enerji alanına dönüştürüldüğü ortaya çıktı.  

Bartın’ın Amasra ilçesinde Hattat Enerji ve Maden Ticaret A.Ş tarafından inşa edilmek istenen Hema Kömürlü Termik Santralinin önünü açan imar planı değişiklikleri yargı tarafından iptal edildi. Bartın Platformu’nun açtığı davaya bakan Zonguldak İdare Mahkemesi, tarihi ve doğal zenginliğiyle Batı Karadeniz Bölgesi’nin önemli bir turizm merkezi olan Amasra’da Çapak Koyunda yapılmak istenen termik santralin önünü açmak için yapılan plan değişikliğini hukuka aykırı bularak iptal etti. Bartın Platformundan yapılan açıklamada, “Amasra ilçesinde Termik Santral yapılmasının, Amasra’nın turizm, kent, tarih kültürüne aykırı olduğu, plan değişikliklerinin kamu yararına aykırı olduğu, kişiye özel değişiklik yapılmasına Yargının geçit vermediği bir kez daha ortaya çıkmıştır” denildi.

AMASRA’DA TERMİK SANTRAL ISRARI BİTMİYOR

Hattat Holding, Türkiye Taş Kömürü Kurumunun (TTK) Amasra-B kömür sahası için rödövans ihalesini 2005’te kazanmıştı. Ardından 2006’da Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan (EPDK) kömürlü termik santrali kurmak için 49 yıl süreli üretim lisansı alan firma, 2009 yılında ise projeyi hayata geçirmek için ÇED süreci başlatmıştı. Ancak ÇED kararı yargı tarafından iptal edilen ve bugüne kadar birkaç kez değişikliğe gidilen projeye bölge halkı karşı çıkıyor. Amasra’nın Karadeniz’e bakan zümrüt ormanları, koylarını ve yerleşimleri termik santral yıkımından korumak için ilçe halkı uzun süredir mücadele veriyor. İlçeye bağlı Gömü ve Tarlaağzı köylerinin ortasında kurulmak istenen kömürlü termik santral için ilgili firmanın ısrarı ise yıllardır sürüyor.

SANTRALDA YILDA 3.8 MİLYON TON KÖMÜR YAKILMASI PLANLANIYOR

Kömürlü termik santral, kül depolama sahası, dolgu alanı, dalgakıran ve rıhtım ile hizmet binalarından oluşan projede toplamda saatte 700 ton kapasiteli iki ayrı kömür yıkama (lavvar) tesisi de bulunuyor. Termik santralde üretim faaliyetleri sırasında her iki ünitede yıllık toplam 3 milyon 389 bin 200 ton kömür ile yılda 188 bin 700 ton kalker yakılması planlanıyor. Projeyle ilgili ÇED raporuna göre termik santralde saatte 162 bin 900 metreküplük soğutma suyu kullanılması planlanıyor. Denizden alınması planlanan soğutma suyunun kıyıdan 1200 metre açıkta tekrar denize deşarj edileceği belirtiliyor. Termik santralda yakılacak kömür ise proje sahibi firma tarafından TTK’dan kiralanan 50 kilometrekarelik maden sahasından çıkartılacak.

BAKANLIK ORMANI KULLANMASI İÇİN ‘ZARURET BELGESİ’ VERDİ

Hama Termik Santralı projesinin inşa edilmek istendiği alandaki orman arazilerinin kullanılması için 26 Aralık 2013 tarihinde dönemin Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu tarafından ‘Kamu Yararı ve Zaruret Vardır’ belgesi verildi. Dönemin Orman Genel Müdürü İbrahim Çiftçi ile eski Bakan Eroğlu’nun imzaları bulunan belgede, Amasra Gömü köyünde 324 bin 910 metrekarelik orman arazisinin 2055 yılına kadar ilgili firmanın kullanımına verilmesini öngörüyor.

‘HAVAYI, SUYU VE TOPRAĞI KİRLETEBİLİR AMA KAMU YARARI VAR’

Faaliyet sahasında endemik tür, statülü ve kısıtlı alan bulunmadığı belirtilen kararda, termik santral faaliyetinin yapacağı olumsuz etkilerin ÇED sürecinde belirleneceği kaydediliyor. Faaliyetin “ülke ekonomisine katkı sağlayacağı” belirtilen kararda ayrıca hidrolojik kaynaklara (yeraltı suları), hava ve toprak kalitesine olumsuz etkilerinin olabileceğinin düşünüldüğü kaydedilmesi de dikkati çekiyor.

ÇED OLUMLU KARARLARINI YARGI İPTAL ETMİŞTİ

Termik Santral ve Kül Depolama tesisi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 10 Ekim 2016 tarihinde ‘ÇED Olumlu’ kararı verildi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ayrıca projeyle ilgili kömür yıkama (lavvar) tesisleri için de 5 Eylül 2018’de ÇED Olumlu kararı vermişti. Ancak Danıştay Bakanlığın her iki kararını da iptal etmişti.

SANTRALİN İŞLENDİĞİ ÇEVRE DÜZENİ PLANI DA YARGIDAN DÖNDÜ

Bartın Platformu’nun bölge halkının yaşam alanlarını ve doğasını koruma için yürüttüğü hukuk mücadelesinde Haziran 2020’de ise Danıştay 6. Dairesi termik santralin de işlendiği 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı’nın yürütmesini durdurmuştu.

İMAR PLANLARINDAKİ DEĞİŞİKLİKLER DE İPTAL EDİLDİ

Zonguldak İdare Mahkemesi ise şimdi de Bartın Platformu’nun açtığı davalar üzerine Hema Termik Santralinin önünü açan alt ölçekli imar planlarında yapılan değişikliklere yönelik kararını verdi. Mahkeme, 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı’nda yapılan değişiklikleri iptal etti.

BARTIN PLATFORMU DAVA AÇMIŞTI

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekânsal Planlama Genel Müdürlüğünün, Hema Termik Santrali (1320 MWe) amaçlı hazırlanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin 19 Nisan 2018 tarihinde onaylanmasına dair karar 26 Nisan 2018’de askıya çıkarılmıştı. Bartın Platformu ise 17 Mayıs 2018’de bu plan değişikliğine itirazda bulunmuş ancak bu itiraza olumlu bir yanıt verilmemişti. Bunun üzerine Bartın Platformu ilgili imar planlarındaki değişikliklerin iptali için Zonguldak İdare Mahkemesi’nde dava açtı.

‘PLAN DEĞİŞİKLİĞİ İMAR VEMZUATI VE KAMU YARARINA AYKIRI’

Termik santralin önünü açmak için yapılan imar planlarındaki değişiklikleri yargıya taşıyan Bartın Platformu’nu haklı bulan Mahkeme, 17 Eylül 2020 tarihli kararında, “Termik santral için 1/1000 ve 1/5000 planlarda yapılan değişikliği planlama esasları, şehircilik ilkeleri, imar mevzuatı ve kamu yararına uygun olmadığını” tespit ederek ilgili idari işlemi iptal etti.

ORMAN ALANLARINI ‘TERMİK SANTRAL ALANI’NA DÖNÜŞTÜRDÜLER

Davayla ilgili 20 Mayıs 2019 tarihinde Amasra ilçesi Çapak deresi Mevkiinde yapılan keşif sonrası dosyaya sunulan bilirkişi raporunda, yapılan plan değişiklikleri ile orman alanlarının ‘Termik Santral Alanı’ ve Enerji Üretim Alanı’na dönüştürüldüğü tespitine yer verilmişti. Plan açıklama raporları ve plan hükümlerinde enerji ile ilgili yer alan planlama yaklaşım, strateji, hedef ve kararlarının göz ardı edildiği görüşüne de yer verilen Bilirkişi Raporunda, yapılan değişikliğin “planlama esasları, şehircilik ilkeleri, imar mevzuatı ve kamu yararına uygun olmadığı” vurgulanmıştı.

‘DOKUZ CANLI TERMİK SANTRAL CANAVARI’ BENZETMESİ

Bartın Platformu’ndan yapılan açıklamada, Zonguldak İdare Mahkemesi’nin davayla ilgili gerekçeli kararının da 30 Ekim 2020 tarihinde açıklandığı belirtilerek şöyle denildi: “Böylece Amasra ilçesinde Termik Santral yapılmasının, Amasra’nın turizm, kent, tarih kültürüne aykırı olduğu, plan değişikliklerinin kamu yararına aykırı olduğu, kişiye özel değişiklik yapılmasına Yargının geçit vermediği bir kez daha ortaya çıkmıştır. Burada bir kez daha belirtmek istiyoruz ki; biz Bartın-Amasra halkı olarak bu dokuz canlı termik santral canavarını, tam dokuz kez öldürdük. Kararlıyız. Onuncusunda da öldürüp, Çanına ot tıkayacağız. Bu böyle bilinmeye devam edile.”

 

2465050cookie-checkAmasra halkı termik santrala karşı bir kez daha kazandı!
Önceki haber2021 Bütçesi: ‘Fetih Ekonomisi’ ve Geçim Ekonomisi El Ele!
Sonraki haberFaşist Brexit Partisi’nin yeni hedefi: Kısıtlamalara hayır!
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.