Bakanlık Emlakçı oldu, 8 taksitle Hazine arazisi satıyor!

YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – Milli Emlak Genel Müdürlüğü ülke genelinde 504 taşınmazı ihale yoluyla satışa çıkardı. 5911 taşınmaz ise satışa sunulmak üzere hazırlanıyor. Afyonkarahisar’ın Emirdağ ilçesinde satışa çıkarılan 10 ayrı taşınmazdan biri olan Karacalar köyündeki 36,7 hektarlık hazine arazisinin ise maden ruhsatı içerisinde yer alması dikkat çekiyor.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı Milli Emlak Genel Müdürlüğü çeşitli illerde bulunan Hazineye ait toplam 504 taşınmazı ihale yoluyla satışa çıkardı. İhale yoluyla satılacak taşınmazlar arasında, tarla, ham toprak ve üzerinde işgaliye bulunan arazilerle konut ve arsalar yer alıyor. Satışa sunulan taşınmazlardan 10 tanesi Afyonkarahisar’ın Emirdağ ilçesinde yer alıyor. Emirdağ’ın 5 ayrı köyünde bulunan taşınmazlardan birinin Karacalar köyünde bulunan ve 2011 yılında özel bir madencilik firmasına tahsis edilen hazine arazisinin de ruhsat sahası içerisinde kaldığı ortaya çıktı. Yaklaşık 37 bin metrekare büyüklüğündeki arazi için 442 bin lira tahmini bedel koyulurken satış ihalesinin ise 9 Eylül 2020 tarihinde Emirdağ Milli Emlak Şefliğinde yapılacağı belirtildi. Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nün Hazineye ait taşınmazların satışı için afişler hazırladığı duyuru afişlerinde, “Hazine taşınmazlarının satışında KDV alınmadığını, 2 yıl taksit imkânının olduğunu, 5 yıl emlak vergisi alınmadığını biliyor musunuz?” ifadelerine yer veriliyor.

TÜRKİYE GENELİNDE HAZİNEYE AİT 504 TAŞINMAZ SATIŞA ÇIKARILDI

Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nün güncel verilerine göre ülke genelinde ihale ilanı yapılmış ve satışa hazır 504 taşınmaz ilanı bulunuyor. Ülke genelinde satışa hazırlanan taşınmaz sayısı ise 5911. Ankara, 122 taşınmaz ile mevcutta satışa sunulan Hazine taşınmazları arasında ilk sırada yer alıyor. Edirne 68, Kahramanmaraş 57, Hatay 50, Bursa 48, Isparta 46, Balıkesir 27, Afyonkarahisar ise 10 taşınmazın satışa sunulacağı iller arasında.

İHALE LİSTESİNDE EN ÇOK TAŞINMAZ ANKARA’DA

Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nün satışa sunmaya hazırladığı Hazineye ait taşınmazlar arasında ise yine Ankara 918 adet taşınmazla başı çekiyor. Elazığ 454, Afyonkarahisar 309, Konya 291, Kars 213, Kahramanmaraş 194, Yozgat 154, Ağrı 149, Manisa 148Tokat 145, Bitlis 116, Balıkesir 109, Muğla, Uşak ve Van 87, Siirt ise 82 taşınmazın satışa hazırlandığı illerden bazıları.

AFYONKARAHİSAR’DA SATIŞA ÇIKAN TAŞINMAZLAR EMİRDAĞ’DA

İhalesi için gün sayılan Hazine taşınmazlarından 10 tanesi Afyonkarahisar’ın Emirdağ ilçesinde yer alıyor. Emirdağ’a bağlı Aydınkaya köyünde 3, Karaağaç, Türkmenören ve Tezköy’de 2’şer, Karacalar köyünde ise 1 adet Hazineye ait taşınmaz ihale yoluyla satılacak.

8 TAKSİT İMKANI, KDV’DEN MUAF, 5 YIL EMLAK VERGİSİ YOK

Hazine arazilerinin satışında kolaylık sağlanması amacıyla 8 taksit uygulaması yapılırken, KDV ve satış işlemlerindeki vergi ve resmi harçtan da muaf tutuluyor. Hazine’nin satışa çıkardığı taşınmazlar ayrıca 5 yıl boyunca emlak vergisinden de muaf tutuluyor.

MADEN RUHSATI SAHASINDAKİ ARAZİYİ DE SATIŞA ÇIKARDILAR

Bu taşınmazlar arasında yer alan Karacalar köyündeki 36.750,77 metrekare büyüklüğündeki Hazine arazisinin maden ruhsatı verilen saha içerisinde kaldığı belirtiliyor.

MERMER OCAKLARININ ABLUKASINDAKİ KARACALAR KÖYÜ

Karacalar köyünün çevresinde geçmişte mera olarak kullanılan arazilerde mermer ocağı ruhsatı verilmiş. Bazı mermer ocaklarının faaliyete başlamasıyla Karacalar köyü adeta ablukaya alınmış durumda. Mermer ocağı açılması için bölgedeki arazilerin mera vasıflarında değişiklik yapıldığı ortaya çıkarken, 9 Eylül 2020 tarihinde ihale yoluyla satışa çıkarılan Hazine arazisinin de mermer ruhsatı verilen arazilerden biri.

RUHSAT SAHASINDA YILLARDIR OCAK İŞLETİLİYOR

2011 yılında özel bir firmaya verilen mermer (traverten) ocağı izninin ardından 2012’de proje için Afyonkarahisar Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından Hüsnü Başer adına ÇED muafiyeti verildi. Aynı yıl ÇED muafiyeti belgesini Kürşat Bekişoğlu adlı girişimciye devredildi. İlk etapta ruhsat sahasının yarısına yakın alanda madencilik faaliyetine başlanırken, 2015 yılında kapasite artışına gidilerek işletme kapasitesi yüzde 95 oranında artırıldı.

SADECE YÜZDE 10’U İŞE YARIYOR, YILDA 2 MİLYON 430 BİN TON PASA

Karacalar köyünde traverten ocağı bulunan yalnızca bir firmanın ÇED dosyasında yer verilen bilgilere göre yıllık 270 bin ton üretim yapılan ocaktan 2 milyon 430 bin ton pasa, diğer adıyla moloz çıkıyor. Çıkarılan travertenin yüzde 10’luk kısmı kullanılırken, geriye kalan yüzde 90’lık kısmı ise pasa olarak ayrılıyor.

SADECE BİR OCAKTA KULLANILAN SU MİKTARI GÜNDE 34 TON

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın onayladığı ÇED dosyasına göre Karacalar köyündeki bir mermer ocağında günde 34 metreküp (34 ton) su kullanılıyor. Bekşioğlu Madencilik firmasına ait mermer ocağının proje dosyasında yer alan bilgilere göre madencilik faaliyeti sırasında kullanılan su konusunda şu ifadelere yer veriliyor: “Proje alanında ihtiyaç duyulan su mevcut durumda proje sahibinin kendi imkânlarıyla Karacalar Köyüne yakın mesafede bulunan su kaynaklarından tankerlerle taşınarak karşılanmaktadır. Personelin ihtiyacı olan içme suyu ise satın alınan damacanalar ile karşılanmaktadır. Kapasite artışı sonrasında da ihtiyaç duyulan su yine proje sahibinin kendi imkânlarıyla Karacalar Köyüne yakın mesafede bulunan içme suyu kaynaklarından tankerlerle taşınarak karşılanacaktır. Personelin ihtiyacı olan içme suyu satın alınan damacana su ile karşılanacaktır. İleriki yıllarda proje alanında ihtiyaç duyulan su DSİ’den izin alınarak açılacak olan kuyudan karşılanacaktır.”

PLANSIZLIĞIN FOTOĞRAFI: TARIM, ORMAN VE MADEN ALANI BİR ARADA

Hazineye ait taşınmazın satışına da konu olan maden ruhsatı sahası Afyonkarahisar ilinin üst ölçekli çevre düzeni planı olan 1/100 binlik planda, ‘Tarım Alanı’, ‘Orman Alanı’ ve ‘Erozyon Alanı’ olarak vasıflandırılmış ancak aynı bölgenin bir kısmının “Endüstri/Maden Çıkarım Alanı” olarak da çevre düzeni planına işlenmesi, Türkiye’deki arazi planlamasının çarpıklığını ortaya koyuyor.

TARIM, HAYVANCILIK VE YAŞAM ALANLARI TEHDİT ALTINDA

Karacalar köyünde sadece bir mermer ocağında bir yılda içinde 4398 ton bitkisel toprak çıkarılıyor. Bazıları köyde bulunan konutlara yaklaşık 100 metre mesafede çalışmalarını sürdüren mermer ocakları, tarımı, hayvancılığı ve su kaynaklarını tehdit ediyor.

‘MERMER TOZU YÜZÜNDEN ÜRÜNLERDEN VERİM ALAMIYORUZ’

Türkiye’nin önemli küçükbaş hayvancılık merkezlerinden biri olan Emirdağ’daki mermer ve taş ocaklarının ardından şimdi de yaylaların altın madenciliğine açılmak istenmesi yöre halkının tepkisini çekiyor. Karacalar köylüleri köy çevresinde 21 tane mermer ocağının bulunduğunu belirtiyor. “Ektiğimiz ürünlerden mermer tozu yüzünden verim alamıyoruz” diyen köylüler, açık ocak usulüyle işletilen mermer ocaklarının çevreye ve yaşam alanlarına verdiği zararı şöyle anlatıyor:

‘KÖYÜMÜZÜ MAHVI PERİŞAN ETTİLER’

“Her şeyden önce sabah uyandığımızda aldığımız o temiz hava gitti. Köyümüzde hemen her hanede hayvancılık yapılıyordu. Hiç yok denilen haneden 50 tane koyun çıkardı. Şimdi git gide hayvancılık bitti. Birkaç hanede kaldı hayvancılık. Onlar da kendi halinde sürdürüyor. Eskisi gibi her evden sürü çıkan hayvancılık kalmadı. Ekilen ürünler de verimsiz. Ne yapalım, böyle bir kıskaçta kaldık. Köylüler olarak valiye çıkıp sorunumuzu anlattık. Ama bir neticeye ulaşamadık. Yardımcı olamadı, üzüldük. Çünkü güç kimde, para kimde söz onun. Köye bir istihdamı katkısı yok. Yıllarca çalışıp cennete çevirdiğimiz köyümüzü mahvı perişan ettiler. Yollarımızı bozdular. Başka yerden yol yapıldı, mermer kamyonları oradan geçsinler ve köye zarar vermesinler diye. Yine aynı yapacaklarını yaptılar. Kaymakamla, jandarmayla önlerine geçildi yine bir çözüm olmadı.”

2449230cookie-checkBakanlık Emlakçı oldu, 8 taksitle Hazine arazisi satıyor!
Önceki haberOxford Üniversitesi ve AstraZeneca’nın testleri durduruldu
Sonraki haberUzman isimden deprem uyarısı: 500 yıldır birikmiş enerji var
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.