Bakanlık’ta halk plajı vurgunu!

YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – Bakan Ersoy’un talebiyle hazırladığı rapor nedeniyle İstifaya zorlanan TURAŞ A.Ş’nin eski genel müdürü Tayhan Şimşek, kurumdaki halk plajı görünümlü yolsuzluk ağını deşifre etti!

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Antalya’daki Phaselis antik kentinde yapımı devam eden iki ayrı halk plajı projesiyle ilgili tartışmalar sürerken plajı işletecek olan Bakanlık bünyesindeki TURAŞ A.Ş’nin önceki genel müdürü Tayhan Şimşek, kurumdaki usulsüzlük ve yolsuzluklara ilişkin açıklamalar yaptı. Şimşek, kurumdaki bazı yolsuzluk ve rüşvet belgelerini de açıkladı. Antalya’da basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Şimşek, Bakan Ersoy’un talimatıyla Ağustos 2022’de TURAŞ’a genel müdür olarak atandığını ancak kurumdaki yolsuzluklarla ilgili hazırladığı rapor nedeniyle istifaya zorlandığını belirterek, “Raporların içerikleri ağırlaşmaya başlayınca ‘yukarı’ taraftan çok beğenilmedi ve istifa etmem karşılığında Lara Düğün Salonunun tarafıma verilmesi teklif edildi. Ben hayır dedim, bundan sonra da yalnızlaştırma ve istifaya zorlanma süreci oldu” diye konuştu.

TURAŞ A.Ş, Kültür ve Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösteren bir şirket. Bakanlık bünyesindeki TUDAV VE DÖSİM gibi kuruluşlar TURAŞ’ın ortakları arasında. Turizm bölgelerinde atık su arıtma hizmeti veren TURAŞ, son yıllarda halk plajı işine de yöneldi. Antalya, Çeşme, Bodrum gibi sahillerde TURAŞ’a bağlı 13 halk plajı bulunuyor. Ancak daha önce kayyım atanan kurumu iki aydır ülke gündeminde tartışma konusu haline getiren süreç Antalya’daki Phaselis antik kentinin koruma sınırları içerisinde inşa edilen iki yeni halk plajı projesi ile başladı.

PHASELİS’TE SİLAHLI ASKER EŞLİĞİNDE HALK PLAJI ISRARI

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 47 milyon artı KDV bedelle 30 Ocak’ta ihale ettiği halk plajı projesi, Phaselis antik kentinin koruma sınırları içerisinde yer aslan ve 1. derece arkeolojik sit alanı statüsündeki Alacasu ve Bostanlık koylarını kapsıyor. Yörede yaşayan vatandaşlar ile meslek odalarının yargıya taşıdığı proje hakkında Antalya 3. İdare Mahkemesi 13 Nisan’da yürütmeyi durdurma kararı verdi. Mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı, projeye dayanak oluşturan 13 Ekim 2022 tarihli Koruma Kurulu kararını kapsıyor. Ancak yargı sürecine rağmen jandarma ve komandolar eşliğinde inşaatın devam etmesi ve seçime kadar bitirileceği belirtilmesi tepki çekiyor.

ESKİ GENEL MÜDÜR ŞİMŞEK: ‘KİMİ KİMDEN KORUYORSUNUZ?’

TURAŞ A.Ş tarafından işletilecek olan Phaselis’teki halk plajlarında bu şekilde inşaata devam edilmesini eleştiren kurumun önceki genel müdürü Tayhan Şimşek, “ben oradaki inşaatın jandarma tarafından korumaya alınmasını doğru bulmuyorum. Kimi kimden koruyorsunuz? Oraya bu şekilde güvenlik şeridi çekilmesi doğru değil” dedi.

‘RAPORUN ARDINDAN İSTİFA ETMEM İÇİN DÜĞÜN SALONU TEKLİF EDİLDİ’

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un talebiyle Ağustos 2022’de TURAŞ A.Ş’ye genel müdür olarak atandığını ve kurumdaki sorunların çözümüne ilişkin çalışma başlattığını anlatan Şimşek, “Bizzat Bakan Bey’in talimatıyla işleyiş ve denetim raporları hazırladım. Bu raporları hazırlarken bazı noktalarda sorunlarla karşılaştım. Bu problemler yukarı doğru gitti. Raporları hazırlarken süreç iyi ilerliyordu. Hazırladığım raporları da Teftiş Kurulu ile günlük olarak paylaşıyordum. Raporların içerikleri ağırlaşmaya başlayınca ‘yukarı’ taraftan çok beğenilmedi sanırım. Ondan sonra istifa ettirilmem ve istifa süreci başlatıldı. İstifa etmem karşılığında Lara düğün salonunun tarafıma verilmesi teklif edildi. Ben ‘hayır’ dedim. Bundan sonra da yalnızlaştırma ve istifaya zorlanma süreci oldu”iddialarını dile getirdi.

‘ALTYAPILARA GİRİNCE RAPORA SON VERMEM İSTENDİ’

Antalya’da basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Şimşek, kurumdaki sorunlu işleyiş hakkında hazırladığı raporların ardından yaşadıklarını ise şöyle anlattı: “Hazırladığım raporlarda yukarıdaki insanlar da işin içine giriyordu. Plajlardaki inceleme ve denetimleri bitirip altyapılara girdim. Burada büyük sorunlarla karşılaşınca bu konuda geri adım atmam istendi. Rapora son vermem istendi. Burada bir baskı oluştu” ifadelerini kullandı.

47 MİLYONA İHALE EDİLEN PHASELİS PROJESİNE 22 MİLYONLUK MALİYET

Son günlerde gündemden düşmeyen Phaselis antik kentindeki halk plajı inşaatı ve ihale süreciyle ilgili de açıklamalarda bulunan TURAŞ’ın eski genel müdürü Şimşek, görev yaptığı dönemde hazırladığı yaklaşık maliyet çalışmasında projenin 22 ila 25 milyon civarında bütçesi olduğunu belirterek, “TURAŞ’ın geçmişte kendi yaptığı plajlar da var. Bu plajı biz yaparsak maliyeti ne olur gibi bir çalışma yaptık. O çalışmada da ben daha önceki yaptığımız plajlarla ilgili elimizde doneler vardı, bunlardan yola çıkarak şirketlerden teklifler aldık. Bir maliyet çalışmasıydı. Bu çalışmada Phaselis’te yapılması 22 ila 25 milyon TL tutarında bir maliyet hesapladık. Benim şirketlerden aldığım teklifler EKAP’a girilmiş resmi teklifler değil.”

PHASELİS İHALESİ DE BODRUM’DA YAŞANANLARLA AYNI

Phaselis’teki projenin 47 milyon +KDV bedelle ihale edilmesiyle ilgili soruya da yanıt veren Şimşek, “Daha sonra Bakanlık Yatırım İşletmeler üzerinden ihaleye çıkmış. Arada oluşan bu kadar fiyat farkını şöyle değerlendirebiliriz: Bodrum 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2020/24 sayılı dosyasına konu olan plajda bilirkişi raporuna göre ihale bedeliyle ödenen miktar arasında 3 milyonluk fark var. Burada yaşanan bazı konuların Phaselis örneğinde de aynı olduğunu düşünüyorum” dedi.

‘JANDARMA GELMESİNDEN BAKAN BEY’İN BİLE HABERİ OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUM’

İhalelerdeki yüksek fiyat farklarını nasıl değerlendirdiği sorusunu da yanıtlayan Şimşek, TURAŞ’ın bakanlık bünyesinde bir şirket olduğunun altını çizerek, Bakanlık içerisinde iktidara bağlı siyasi bir yapılanma bulunduğuna işaret ederek bunun araştırılması gerektiğini dile getirdi: “Benim görev yaptığım dönemde TURAŞ’ta bir şahıs vardı. Bu şahsı Googla’dan aratınca 15 Temmuzöncesinde vukuatları olduğu görünüyor. Basın bunu araştırmalı. Ben bu işlerde biraz bu şahsın parmağı olduğuna inanıyorum. Şunu da açıkça söyleyeyim; oraya (Phaselis’e) jandarma gelmesinden Bakan Bey’in bile haberi olduğunu düşünmüyorum.”

BELEK VE KADRİYE PLAJLARINDA DÖVİZ VURGUNU

Görev yaptığı dönemde TURAŞ’ın işlettiği Antalya’daki Belek ve Kadriye plajlarında hesaplarda döviz girdisi bulunmadığına dikkati çeken eski genel müdür Şimşek, yaptıkları incelemede plaj işletmelerinde düşük fiyattan döviz alındığını ancak bozdurarak haksız kazanç elde edildiğini tespit ettiklerini belirterek şöyle konuştu: “Başlangıçta bu kadar büyük sorunlarla karşılaşacağımı ben de bilmiyordum. Ben başladığım noktadan itibaren hiçbir zaman siyasi bir amaç gütmedim. Mesleğimi yapmaya çalıştım. Mesleğim muhasebecilik ve otel yöneticiliğiydi. Bu alanda bir sorun olduğunda sorunları çözmeye, iyileştirmeye çalışırsınız.”

‘BİNALAR BAKANLIĞIN ANCAK İŞLETMELER KİRAYA VERİLİYOR’

Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy’un Phaselis’de yapılan plajları bakanlığın işleteceğini, üçüncü şahıslara ya da firmalara kiraya verilmeyeceğine ilişkin açıklamasına da değinen Şimşek, “Binalar bakanlığın olabilir ancak içindeki işletmeler kiraya veriliyor” dedi.

İŞLETMECİNİN KURUM PERSONELİNE VERDİĞİ 50 BİN TL TUTANAĞA GİRDİ

TURAŞ’ın eski genel müdürü Şimşek’in açıkladığı belgeler arasında kurumdaki rüşvet çarkını gözler önüne seren banka dekontları ve tutanaklar da yer alıyor. TURAŞ’a bağlı Antalya Serik’teki Kadriye Halk Plajı’nda yapılan incelemede ortaya çıkan yolsuzluk ve rüşvet tutanakla kayıt altına alındı. 24 Ağustos 2022 tarihli tutanakta, plajda işletmecilik yapak üçüncü şahıslardan kurum yöneticilerinden birine 50 bin lira elden para verildiği belirtiliyor. Aynı tutanakta Bakan Yardımcısı Nadir Alparslan’ın talimatıyla işletmeler açılıp kapatıldığı iddiasına yer veriliyor.

‘KİŞİSEL VERİLERE ULAŞAN, HAKİME TALİMAT VEREN ŞAHIS KİM?’

TURAŞ’ın eski Genel müdürü Tayhan Şimşek’in hazırlayıp Kültür ve Turizm Bakanlığı Teftiş Kurulu’na sunduğu raporda, şirkette görevli kişilerin banka hesapları ve mal beyanlarının kontrol edilmek istendiği ancak bunun tehdit yoluyla engellendiği öne sürülüyor. F.K adlı kişinin bakanlıktaki görevinin de sorgulandığı raporda, “Bu şahıs, ‘Bakan müşaviriyim’ diyerek ortada gezmektedir. Şahsın geçmişi belliyken kişilerin kişisel verilerine bir telefon ile ulaşan ve hâkime talimat veren bu şahıs kimdir?” ifadelerine yer veriliyor.

2685100cookie-checkBakanlık’ta halk plajı vurgunu!
Önceki haberİngiltere ve AB, Türkiye’deki seçimlere nasıl bakıyor?
Sonraki haberYurtdışındaki bizlerin hali
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.