Bugünlerde herkes adaleti, hak ve hukuku sorguluyor. Bunda Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’nın AKP hakkında açtığı kapatma davasının etkisi oldu elbette. Üzerine de Ergenekon Operasyonu kapsamında yaşananlar eklenince, Türkiye’de hukuk sisteminin işleyişi iyice didiklenir oldu.
Hepimiz ister istemez kendimizi bu tartışmanın içinde buluyoruz. Dün akşam da benzer bir konuşmanın içinde bulduk kendimizi. Birkaç arkadaşını evinde ağırlayan bir arkadaşım hukukun herkese farklı işleyişinden epeyce dertliydi. Başından geçenleri bize bir çırpıda anlattı.
Birkaç ay önce 05456 657 37 68 numaralı telefondan kendini Başkomser Okan Aslan diye tanıtan biri tarafından aranmış. Başkomser Okan telefon hatlarını kopyalayan bir şebekeyi yakalamak üzere olduklarını söylemiş arkadaşıma. Bu şebekenin arkadaşımın hattını da kopyaladığını ve hattından bir albayın karısına uygunsuz mesajlar gönderdiklerini aktarmış. Bu kısa açıklamadan sonra telefonu Erman Akkaya adlı başka bir komsere vermiş. Erman komser hızlı hızlı konuşup, arkadaşıma sürekli sorular sormuş. Ses tonu ve kullandığı ifadeler azarlarcasınaymış. Tüm bu konuşmalar olurken arkadan telsiz anonsları geliyormuş.
Telefondaki kişi bir saniye bile ara vermeden sürekli konuştuğu için, arkadaşım adeta hipnotize olmuş ve düşünmeye fırsat bulamamış. Yine de nerede görevli olduğunu ve sicil numarasını istemeyi akıl etmiş. Ankara Mamak İnternet Suçları Merkezinde görev yaptığını ve sicil numarasının da 998774 olduğunu söylemiş Erman Akkaya.
Arkadaşım suçu işleyenin kendisi olmadığını bu yüzden kendilerine yardımcı olamayacağını söyleyip kapatmak istemiş telefonu ama, karşısındaki ses, kopyalanan telefondan bir sinyal yakalamak üzere olduklarını ve bunun için telefonu açık tutması gerektiğini, aksi taktirde bağlantının kopabileceğini söylemiş.
Erman Akkaya bir yandan soru soruyor bir yandan da soruşturmanın çok gizli yürütüldüğünü, bu nedenle hiç kimseye bir şey söylememesi gerektiğini tembihliyormuş. Komser arkadaşımın telefonumu kopyalayan kişinin kimlik bilgilerine ulaşabilmek için şifrelerin kırılması gerektiğini, bunun için de 6 adet 250’lik kontör alması gerektiğini ve bu şifreleri kazıyarak kedilerine iletmesi gerektiğini söylemiş. Arkadaşım arabasına atlamış ve en yakın alışveriş merkezine kontör almaya gitmiş. Bir yandan araba kullanıyor bir yandan da Erman komserin sorularını yanıtlıyormuş. Telefonu Turkcell olmasına rağmen kendisinden Vodafone kontör isteniyormuş. Hemen bir Vodafon bayine girmiş ve 250’lik kontör istemiş. Arkadaşımın telaşını fark eden satıcı kız, daha önce de benzer olaylara tanık olduğu için olaya el koymuş ve bir dolandırıcılığı önlemiş. Arkadaşım hemen savcılığa suç duyurusunda bulunmuş. Savcılık suç teşkil etmediği için dosyayı reddedilmiş.
Oysa birkaç gün önce gazetelere yansıyan benzer bir dolandırıcılık olayında, bu kez suçun oluşmasına rağmen, savcılık yine bu olayı kovuşturmaya gerek görmemişti.
Bu kez olay Adana’da geçiyordu. Dolandırılan şahıs kendini Başkomser Okan olarak tanıtan bir dolandırıcıdan gelen 6 adet 250’lik kontör alma isteğini yerine getirmiş, yani dolandırılmış ama savcılığın kendisine gönderdiği kararda, ‘kendisinin üniversite mezunu ve kamu görevlisi olduğu, bu şekilde mantık dışı ve anlamsız talepler karşısında kontör şifresi göndermeden ya da arama yapmadan en yakın adli ya da Emniyet birimine başvurması gerektiği’ belirtilmiş.
Yani kontör kaptırmasanız da kaptırsanız da sonuç değişmiyor.
Kontörler dolandıcının yanına kar kalıyor.
Dolandırılan kişi ise çektiği sıkıntıyla ortada kala kalıyor..
Öyle ya bu kişi ya kalp hastası olsa ve bu kadar heyecanı kaldıramayıp orada kriz geçirse, yine mi suç teşkil etmeyecek?
Efendim bunu şunun için anlattım. Kontör dolandırıcılığının türlü çeşitleri var. Her gün başka bir şekilde bu dolandırıcılarla karşılaşabilirisiniz. Siz siz olun cep telefonunuza tanımadığınız kişilerden gelen çağrılara geri dönmeyin. Belli ki Başkomser Okan ve diğerleri, haklarında onlarca, yüzlerce suç duyurusu olmasına rağmen halen iş başında ve ağlarına düşürdüğü vatandaşların binlerce lirasını dolandırmaya devam ediyor.
