Baykal: 2019 köprüden önceki son çıkış

CHP Antalya Millervekili ve eski Genel Başkan Deniz Baykal, Habertürk’te gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Habertürk TV’de Didem Arslan Yılmaz’ın sorularını yanıtlayan CHP Antalya Millervekili ve eski Genel Başkan Deniz Baykal, 2019’da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminin “köprüden önce son çıkış” olduğunu söyledi.

Adayın siyasetçi olması gerektiğini ve geniş katılımlı bir ön seçimle belirlenmesi gerektiğini kaydeden Baykal, “Tayyip Bey’in karşısına aday çıkaracak bir toplumsal süreç ortaya koymak lazım” dedi.

CHP’deki parti içi tartışmalara ilişkin “Kurultay girişimi içinde değilim” mesajı veren Baykal’ın açıklamaları:

İşaret ettiğiniz gibi referandumdan sonra katıldığım bir programda bir yol haritası önerdim ve 10 gündür falan Türkiye onunla meşgul. Şimdi bunun hem iyi hem de iyi olmayan tarafları var. Türkiye’de çok önemli bir dönemin arifesindeyken, böyle bir tartışmaya girilmesi kadar doğal bir şey yok. 10 gündür hala tüm siyasi çehreler, medya, bu tartışmaların içinde. Demek ki bir ihtiyaca cevap veriyormuş. O bakımdan bu, gündeme gelmiş.

Herkesin bilmesini istiyorum; bu konuları ben, Türkiye’nin önündeki, önem verdiğim bir konu olduğu için bu kadar ilgiyle, heyecanla takip ediyorum. Bu yeni bir şey de değil. Referandum süreci daha başlamadan, Meclis’teki müzakereler bile daha başlamadan bu konuda ilk açıklama yapıldıktan sonra yine size konuk olmuştuk. Ben büyük bir heyecanla bunun kabul edilemez bir şey olduğunu söylemiştim. Ve ‘tek adam anayasası’ sözünü de ilk orada kullanmıştım.

Sayın Bahçeli ile sayın Binali Yıldırım’ın birlikte çıkıp ‘Biz şu doğrultuda anayasayı değiştireceğiz’ dediği andan itibaren ben büyük bir heyecanla, ilgiyle herkesi harekete geçirmeye çağırırak hemen Meclis’e gittim. Oradaki arkadaşlarla ‘Yeni bir dönem başlıyor’ diyerek yaptığım tartışmaları hatırlıyorum. O andan şu ana kadar hatta 2019’a kadar ben bu heyecanımı götüreceğim.

Bu heyecanım kendimle ilgili değil. Ben bu anayasa çıkmasın diye uğraştım. Bu anayasa çıksa, ne bu anayasanın bugün konuşacağımız cumhurbaşkanlığı konusu önümüze gelecek ne başka bir şey gelecek. Bunu ben Türkiye’de ciddi bir kırılma olarak görüyorum. Millet egemenliğini ortadan kaldıran bir ‘tek adam’ düzenini Türkiye’ye getiren bir proje diye görüyorum ve bunu çok sakıncalı buluyorum. Ve bunu önlemenin yaşamsal bir görev olduğuna inanıyorum.

“TÜRKİYE BU ANAYASA DAYATMASINDAN NASIL KURTULUR”

Kurultay girişimi içinde değilim, çözümü mutabakatta görüyorum. Evet bir değişime ihtiyaç var. Ben bunu Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na defalarca söyledim. ‘Referandum sürecine bunu yaparak girelim’ dedim. Önümüzdeki konu parti içi tartışma konusu değil. Böyle bir çaba içinde değilim. ‘Türkiye bu anayasa dayatmasından nasıl kurtulur’ ona bakıyorum. Ben parti içi kavga anlayışı içinde konuşmuyorum.
“KÖPRÜDEN ÖNCE SON ÇIKIŞ İLE KARŞI KARŞIYAYIZ”

Anayasanın ne kadar vahim olduğunu anlattık, toplumun yarısı kabul etti, iş bitmedi. Bir şansımız daha var. Köprüden önce son çıkış ile karşı karşıyayız.

Bizim derhal Türkiye olarak CHP olarak demiyorum, bu tehlike karşısında bir düzen tutalım kaptırmayalım. ‘Erken harekete geçti’ diyorlar geç bile kaldık. Cumhurbaşkanı partiye girdi. 10 gün sonra genel başkan oluyor. 10 gün sonra seçim kampanyası fiilen başlıyor. Cumhurbaşkanı ne yaptığını biliyor. Sen niye acele etmiyorsun?

Ben yenilmiş olmak istemiyorum, yenilen Mustafa Kemal olacak. Ben senin rahatlığına girmek zorunda mıyım? Bak Tayyip Bey ne yaptığını biliyor. Ne yapacağına karar vermemişsen ‘erken’ dersin. Bir kişi arıyorsan erkendir. Ama prensipleri koyalım. O yöntem zaman alacak yöntem ise o zaman geç bile kalındı. Dünyada adaylık belirleme işi nasıl oluyor ona bakalım.

“BUNU ÜSTLENME HAKKI KİMSEYE AİT DEĞİLDİR ‘BİZ BELİRLERİZ’ DEMEK OLMAZ”

Bir defa herkesin anlaması lazım; iki şans varsa ve bir aday belli ise, Türkiye’nin geriye kalan kısmı bir aday arayışı içinde ise, bunu üstlenme hakkı kimseye ait değildir. ‘Biz belirleriz’ demek olmaz. Tayyip Bey’in karşısına aday çıkaracak bir toplumsal süreç ortaya koymak lazım.

“SENİN GÖSTERECEĞİN, BENİM GÖSTERECEĞİM DEĞİL, MİLLETİN GÖSTERECEĞİ ADAY BUNU BAŞARABİLİR”

Kaptırırsak ne olacak? 800 katrilyonluk bütçeyi, onbinlerce atamayı kendisi yapacak, bakanlıkları kuracak, kapatacak, hükümeti, yargıyı yönetecek, ülkenin başına istediği belayı açabilecek, sen bunu seyredeceksin. Böyle bir şey olabilir mi? ‘OHAL’ diyecek anayasayı değiştirecek bu yetkileri verdirmemeyi başarabiliriz. Senin göstereceğin, benim göstereceğim değil, milletin göstereceği aday bunu başarabilir.

Bu yetkileri Tayyip Bey’e verirseniz sorumlu sizsiniz. Fransa’da ne oldu bakın. Partisi falan yok, Sarkozy aday olamadı. Ana aday nasıl çıktı? Her biri on binlerce yüzbinlerce oyla geldi. ABD’deki model ortada. Bu dönem uygularsak, uygularız. Yoksa kontrol kalmaz. Siyaseti belediye düzeyinde görmüyorsanız başka bir yönteme başvurma imkanı yok. O belediyelere güvenmeyin. Bir süre sonra şube müdürlüğüne döndüğünü görürsünüz. Bu konuyu milli düzeyde görmeyenlere bir bir söylüyorum. Bu savaşı burada herkes vermeli. Belediyesi de vekili de…

2019 ADAYI NASIL BELİRLENMELİ?

Millet nasıl aday çıkaracak? Bir defa siyasetçi olacak. ‘Ben tarafsızım’ denilecek iş değil. Bu siyasal bir iştir. İktidar ve ana muhalefet merkezli bir siyasal yapılanmaya gitmek zorunda. 10 gün sonra Tayyip Bey genel başkan olunca seçim süreci başlayacak sen ister katıl, ister katılma. Erken çıkan yol alır. Bana ‘erken’ diyeceğine Tayyip Bey’e ‘acele etme’ desenize! O ne yaptığını biliyor. Bu mücadele, referandum sürecinin devamıdır. Öyle götürürsek başarıya gider. ‘Tarafsız, iyi niyetli, sevimli, sıcak tam ortada duran birisi alır’ düşüncesi hayaldir. Tayyip Bey’in karşısında o mücadeleyi verecek biri olmalıdır.

Aday üretme sorumluluğu CHP’nindir. CHP’ye düşen şimdi ‘hayır’ diyenler başta olmak üzere, onların ötesindeki bir kesimin de destek vereceği demokratik bir süreci yönetmektir.Aday olmak isteyen herkes aday olsa Ramazan’dan sonra mesela. Güvenilir bir seçim yöntemi organize edelim. Bir an için düşünün. Bunu yapmayı teklif etse bütün oylar kullanılsa ve oradan bir aday çıkarsak, işler değişir.Kişisel saplantıların dışında hiçbir engel yoktur. ‘Biz yapacağız’ diyenler varsa buna gerek duymayabilirler. Ciddi bir aday arayışı içinde iseler bunu düşünsünler. Böyle bir yöntem ile seçim kazanma konusunda en ciddi adımı atmışsınız demektir.

 

2088150cookie-checkBaykal: 2019 köprüden önceki son çıkış

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.