Gazeteci Hrant Dink’in öldürülmesiyle ilgili davanın bugünkü üçüncü duruşmasında Türkiye’de bir ilk gerçekleşecek. Salona yerleştirilen kamera, mikrofon ve hoparlörler sayesinde duruşma, sesli ve görüntülü olarak kayıt altına alınacak. Bu uygulamayla çok sanıklı davalarda avukatların “Söylediklerim tutanağa geçmedi” iddialarının önüne de geçilmesi hedefleniyor.
Dink ailesinin avukatları, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 8’i tutuklu 19 sanığın yargılandığı duruşmalarda sesli ve görüntülü kayıt yapılması isteğiyle savcılığa başvurmuştu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Adalet Bakanlığı’ndan izin alması üzerine mühendisler, İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki salonlarda 3 kez keşif yaptı. En uygun salonlar belirlendi ve sistem kuruldu.
Bugünkü duruşmada, sistem çalıştırılarak, duruşma salonunda olanlar sesli ve görüntülü olarak kaydedilecek. Duruşma salonunda katip bulunmayacak.
Duruşmalar sona erdikten sonra kayıtlar deşifre edilerek, hazırlanacak tutanak hakim ve savcı tarafından imzalanıp dosyaya konulacak.
Bu uygulamayla çok sanıklı davalarda avukatların “Söylediklerim tutanağa geçmedi” iddialarının önüne de geçilmesi hedefleniyor.
GENİŞ GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ALINDI
Duruşmanın yapılacağı 14. Ağır Ceza Mahkemesinin bulunduğu Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesinin çevresinde polislerce bariyer kuruldu. Adliyeye girişlerde üst araması ve kimlik kontrolleri yapılıyor.
Güvenlik önlemleri çerçevesinde resmi ve sivil çok sayıda polis görev alıyor.
Adliyenin yanında bulunan otoparka da güvenlik gerekçesiyle sivil araçların girişi yasaklandı.
İĞCİ SANIK OLACAK
Bugünkü duruşmada, ek iddianameyle davaya eklenen Coşkun İğci’nin sorgusu da yapılacak.
Trabzon’da iki askerin görevi ihmal suçundan yargılandığı davada tanık olarak dinlenen İğci, Yasin Hayal’in Hrant Dink’i Agos gazetesi önünde öldürmeyi planladığını jandarma görevlilerine söylediğini anlatmıştı. İğci, bu kez sanık olarak sorgulanacak.
Bugünkü duruşmada ayrıca Yasil Hayal ve Erhan Tuncel’in de ilk kez ifade vermesi bekleniyor.
Duruşmada müdahil avukatlar, O.S’nin Adli Tıp kurumu tarafından kemik yaşının 19 olarak tespit edilmesi nedeniyle gizlilik kararının kaldırılmasını da isteyecek.
