YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – Depremin merkez üssü olan Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde tam da fay hattı üzerinde TOKİ’nin yapacağı 210 adet konut için depremden bir ay önce ÇED Gerekli Değildir kararı verildi.
Özel bir çevre danışmanlık firmasına hazırlatılan 119 sayfalık proje tanıtım dosyasında (ÇED raporu) depremden bir paragraf bile söz edilmemesi dikkati çekiyor. Kısaca birkaç cümle ile öz edilen kısımda ise AFAD’ın hazırladığı yer hareketi analizine ve ilgili rapora ekte yer verileceği belirtiliyor.
ÇED raporunun ekler kısmına bakıldığında ise AFAD’ın hazırladığı deprem haritası ile yer hareketi analizinden başka ayrıntılı bir rapor yer almadığı görülüyor.
Depremden yaklaşık bir ay önce, 12 Ocak 2023 tarihinde ÇED Gerekli Değildir kararı verilen Pazarcık’taki konut projesinin ÇED raporunda, depreme ilişkin nasıl bir önlem alınacağı, nasıl bir güçlendirme yapılacağına dair tek bilgi yok. Ancak binaların Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği’ne göre inşa edileceği taahhüt ediliyor.
Bu, yalnızca tek bir örnek. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın e-çed sistemine bakıldığında ülke genelinde yüzlerce benzeri örneğin olduğu görülebilir. Deprem gibi oldukça önemli bir konu sadece aşılması gereken bir ayrıntıya indirgenemez.
TOKİ’nin ya da özel firmaların bu yönetmeliği dikkate alarak yaptığı binaların birçoğunun yaşanan son depremde yerle bir olması, başka bir çözüm, denetim ve yaptırımın hayata geçirilmesini gerekli kılıyor.
Merkezinde insan hayatı bulunan inşaat projelerinde yalnızca deprem haritasını rapora koymak önlem yerine geçmemeli.
Türkiye’de özellikle deprem bölgelerindeki tüm inşaat faaliyetlerinde çevresel etki değerlendirme gibi başlı başına deprem etkisine yönelik ‘Depremsel Etki Değerlendirme’ süreci işletilmeli. Ancak deprem konusu da tıpkı ÇED süreci gibi yasak savarcasına sürdürülmemeli.
ÇED Yönetmeliği’nin yürürlüğe girdiği 1993’ten 2021’e kadar yaklaşık 80 bin proje içinde sadece 63’ünde ‘ÇED Olumsuz’ kararı verildi. İçinde son 10 yılda yapılan konut projelerinin de yer aldığı yaklaşık 70 bin projeye ÇED Gerekli Değildir kararı verildi.
Türkiye’de idari denetimin yetersizliği başlı başına bir sorun iken üstüne bir de ‘yasak savıcı’ izin süreçleri eklenince yaşanan ağır sonucun faturasını bütün ülke, acısını bütün halk ödüyor. Kendimizi kandırmaktan vazgeçelim artık.
Bir an önce ‘Depremsel Etki Değerlendirmesi’ hakkında yasal düzenleme yapılmalı ve bundan sonra inşa edilecek tüm binaların buna göre yapılması sağlanmalı. Ödünsüz denetim ve sıkı idari ve yasal yaptırımlarla insan hayatını hiçe sayan bina yapımlarının önüne geçilmeli. Yaşam ve insan hayatı bu kadar ucuz olmamalı.