“Evlatlarımızı adaletsizliğinize kurban etmeyeceğiz”

Semih Özakça ve Nuriye Gülmen’in anneleri, anneler gününde konuştu.

Bugün anneler günü. Bütün televizyon kanallarında “annenizi mutlu etmek için…” anonsları, bütün vitrinlerde “anneler gününe özel indirimler…” İşsizlik nedeniyle gençlerin canına kıydığı, ekmek almaya giderken çocukların öldüğü, çiçek satmaya çalışırken zengin bir işadamının çocuğunun aracının çarpması sonucu yaşamın sona erdiği, sarhoş polislerin eve dalması sonucunda çocukların canlarını kaybettiği, sokak ortasında oyun oynarken keskin nişancının kurşunu ile hayatın yitip gittiği Türkiye’de annelerin beklentilerinin bambaşka olduğu gün gibi ortada.

Bizim için tek hediye, çocuklarımızın işe iadesi

Direniş alanında kaygılı gözlerle oğlu Semih’i izleyen Sultan Özakça ile yaptığımız sohbette, zorluklarla büyütüp, okuttuğu ve tam artık meslek sahibi oldu, yuvasını kurdu diye mutlu hissederken bir gecede hukuksuz bir şekilde eşi ile birlikte işsiz kalan oğlunu anlattı.

Özakça “Televizyonlarda ‘anneler günü hediyeniz şu olsun, bu olsun’ deniyor ama bizler Türkiye’nin başkenti Ankara’da başka bir gerçeklik yaşıyoruz. Benim için en güzel anneler günü hediyesi reklamlarda bahsedilenler değil, haklı ve onurlu bir direniş sergileyen oğlumun işine geri dönmesi olur. Yetkililer duyarlılık gösterip de çocuklarımızı işine iade etse bizden mutlusu olamaz” dedi.

Semih tarlada çalışıp para biriktirerek okudu

Anne Özakça tarım ile uğraşan bir aile olduklarını söylerken, şunları anlattı: “Yazın zengin çocukları tatiller giderken biz Semih ile tarlada ot topladık, ay çiçeği suladık… Biraz birikim yapalım da okusun diye biz emek verdik. Semih tarlada çalışıp para biriktirerek okudu. Üniversiteyi kazandı, okulu bitirdi önüne KPSS çıktı. Biz zengin bir aile değiliz. Tek maaş ile iki çocuk okudu.”

Anne Özakça, “Oğlum yaşadığı bütün zorluklara rağmen, her yer benim vatanım diye bakarken, bir gecede KHK ile işten atılmasını hazmedemiyorum” diye konuştu.

‘Oğlum için Adliye önünde eylem yaptım’

Semih’in yaz döneminde açığa alındığını hatırlatan Anne Özakça, bu süreci şöyle anlattı: “Açlık grevine başlayacağını söylediğinde saygı gösterdim ama çok endişelendim. Gözaltı olduğu için açlık grevine erken başlamak zorunda kaldılar. TEM’in gözaltı yaptığını öğrendim, hemen Ankara’ya geldim ve Ankara Adliyesi önünde eylem yaptım. 6’ncı gün çıkarıldı. Çıktıktan iki gün sonra tekrar aldılar.”

KHK ile ihraç edildikten sonra Ankara’nın merkezi noktası Yüksel Caddesi’nde tek başına direnişe geçen akademisyen Nuriye Gülmen “İşimi geri istiyorum” diyerek “kocaman” bir direniş başlattı. Süreç içerisinde Gülmen’in direnişine KHK ile kamudan ihraç edilen Semih Özakça, Esra Özakça, Veli Saçılık, Acun Karadağ da katıldı. Gülmen’in annesi Cemile Gülmen, “Anneler günü falan hiç aklımızda yok. Tek derdimiz evladımızın sağlıklı olarak hayırlısı ile işine dönmesini bekliyoruz, onu istiyoruz. Ablası var, kardeşi var. Hepimiz için kaygı verici” diye konuştu.

Anne Gülmen “Evlatlarımız gözümüzün önünde eriyor…” dedikten sonra uzun bir soluk alıp, “İnşallah iyi sonuçlanır. Nuriye, Semih sağlığını kaybetmeden işlerine dönsün…” dedi.

Açlık grevinde 66’ncı gün

Ankara’nın Yüksel Caddesi’ne oturma eylemlerini 66 gün önce açlık grevine dönüştüren akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça’ya toplumun değişik kesimlerinden destek veren yüzlerce kişi bir günlük açlık grevi yaptı. Gülmen ve Özakça’nın “açlığını paylaşan” destekçiler, yalnızca Yüksel Caddesi’nde değil, bulunduğu kentte açlık grevine girerek, direnişi büyüttü.

Polis iki gündür saldırıyor

Önceki gün Yüksel Caddesi’ndeki direniş alanını yıkan polis ekipleri, bir gün sonra yeniden alana saldırdı. Alanda bulunan 20 kişiyi gözaltına alan polis, Yüksel Caddesi’ni bir süre kapattı. Sabah saatlerinde gözaltına alınanların serbest bırakılmasının ardından Yüksel Caddesi yeniden direniş alanına dönüştürüldü. Gülmen ve Özakça’nın da alana gelmesi ile birlikte Yüksel Caddesi’nde bulunan yüzlerce insan, “Direne direne kazanacağız” sloganını attı. Gülmen, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Bize eriyorsunuz diyorlar. Dostlarımız üzülmesin. Hiçbir tablo, bedenimizin gün gün erimesi bile 150 bin kamu emekçisinin atıldığı ve hiçbir sesin çıkmadığı Türkiye’den iyidir. Adaletsizliğe hiç alışmayalım diye açlık grevindeyiz. Muhataplarımıza kararlılıkla işimizi geri istediğimizi göstermek için açlık grevindeyiz. 66’ncı günü kamu emekçilerine adadık. Açlığı bizimle paylaşan herkes bilsin ki aslında sadece bizimle değil ihraç edilen tüm kamu emekçileri ile açlığı paylaşıyorlar.”

***

Gezi anneleri açlık grevinde

Gezi Direnişi sırasında yapılan eylemlerde katledilen Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz ve Ahmet Atakan’ın annesi Emsal Atakan, KHK ile ihraç edildikleri işlerine geri dönebilmek için 67 gündür açlık grevi yapan akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça’ya destek vermek için açlık grevine başlıyor. Korkmaz ve Atakan yarın (14 Mayıs) ‘Anneler Günü’nde açlık grevi yapacaklarını internet üzerinden paylaştıkları video ile duyurdu.

***

Demirtaş’tan destek mesajı

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Darbecilerle hukuk içinde mücadeleye evet, darbe gerekçesi ile hükümet muhaliflerine yönelik haksızlıklara hayır diyoruz. Bu vesile ile gasp edilen hakları için açlık grevi yapan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça şahsında bütün mağdurların sesinin duyulmasını destekliyor, onlara yönelik saldırıları kınıyor, selam ve saygılarımı iletiyorum” mesajı gönderdi. BURCU CANSU – BİRGÜN

2089160cookie-check“Evlatlarımızı adaletsizliğinize kurban etmeyeceğiz”

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.