FRANSA’DAN… Küresel sistemin karar merkezi: Bilderberg

Dünya kapitalist sistemi, egemenliğini pekiştirmek için sürekli ‘yeni’ stratejiler oluşturmaktadır. Küresel sistem güçlerinin insiyatifinden geliştirilen ve dünyanın bir çok bölgesinde aktifleşitirilen bu örgütlerin en önemlisi Bilderberg’dir. 1954  yılında kurulan  ve dünya  küresel sistemin yönetim merkezi işlevini gören Bilderberg’in kapitalistlerin uluslar arası politikalarını belirlemede etkin olan bir kuruluştur. Bu elitler kulubü’nün toplantılarına katılanların isimleri ve alınan kararların önemli bir kısmı ‘gizli’ tutulmaktadır. Atlanta, Ottawa, Stokholm ve Lizbon’da düzenlenen 4 Bilderberg toplantısına katılan   Merkez Bankası eski Başkanı Gazi Erçel, gizliliğin nedenini, “katılımcıların daha özgür, serbestçe konuşup tartışmalarını sağlayabilmek”tir diyor. Ancak esası bu değil. Çünkü bu toplantılarda, dünyanın her hangi bir kıtasındaki veya her hangi bir ülkesindeki gelişmelere müdadahe etmek için  çok ‘önemli’ kararlar alınmakta ve fiilen uygulanmaktadır.

Küresel kapitalist güçlerin elit yöneticileri, Bilderberg toplantılarının, uluslar arası ekonomik ve politik gelişmelere bağlı olarak, hangi ülkede yapılacağına karar vermektedirler.

Hemen her ülkede ön plana çıkmış devlet başkanları, başbakanlar, bakanlar, politikacılar, ekonomistler, stratejisiyenler, yazarlar, gazeteciler ve en önemlisi uluslararası kapitalist şirketlerin   elit tabakaları davet edilmektedir. Türkiye’de Bilderberg toplantılarına ilk katılma şerefine nail olanlar ‘rahmetli’ Ecevit ile 45 yıldır Türkiye’nin başına bela olan Demirel’dir

Bu yıl, yani 32 yıl sonra toplantı yeri İstanbul olarak belirlendi. İstanbul’da yapılan bu toplantıya ; Küresel finans ve silah ticareti devi Rothschild, ABD’nin önde gelen yeni muhafazakâr düşünce kuruluşu Hudson Institute, Carlyle Group gibi kuruluşlar, ABD’nin eski Dışişleri Bakanı Henry Kissinger, ABD’nin eski Dışişleri Müsteşarı Richard Holbrooke, David Rockefeller, eski Dünya Bankası Başkanı James Wolfensohn, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean-Claude Trichet  gibi isimler katıldı.
Türkiye’den Devlet Bakanı Ali Babacan, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Başkanı Kemal Derviş, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç  ve bazı gazeteciler ve yazarlar katıldı

  Microsoft, Royal Dutch Shell, DaimlerChrysler, Deutsche Post AG, Axa, Lafarge, Coca Cola ve fiyat gibi dünyanın en büyük bir kaç küresel tekeli de Bilderberg’in 2007- İstanbul toplantısındaki yerini aldılar.

Esasen dünyanın büyük küresel şirketleri tarafından organize edilen bu toplantılarda alınan kararlar doğal olarak, kapitalist sistemin ihtiyaçlarına yanıt vermektedir. Bilderberg’in 2007 yılı toplantısının İstanbul’da yapılmış olması, uluslararası küresel sistem güçlerinin Ortadoğu politikası ile doğrudan ilişkilidir.  Söz konusu toplanıtaların değişmezleri arasında bulunan ve alınan kararları bir biçimiyle kamuoyuna deklara eden  gazeteciler; James P. Tucker, Daniel Estulin ve Tony Gosling’dir. Gosling, 2007 Bilderberg toplantısının İstanbul’da yapılmasının nedenlerini açıklarken şunları söylüyor : “Türkiye-İran sınırında gerilim büyük. Diğer yandan Irak da kapı komşunuz. Bu bölge, Bilderberg için özel bir ilgi alanı. Bilderberg katılımcıları Türkiye’deki İslami duyarlılığı olan kesimin İran’a yönelik bir saldırıya karşı olmasından rahatsız oluyor. İstanbul’a, Türk elitlerini bu konuda ikna etmeye ve Ortadoğu için hazırlanan neo-muhafazakâr plana dahil etmeye geliyorlar.” 32 yıl aradan sonra İstanbul’un tercih edilmesinin tek nedeni, küresel kapitalist sistemin Ortadoğu stratejisi olduğu anlaşılıyor.

Türkiye’deki son siyasal gelişmelerin bu toplantılarda alınan kararlarla doğrudan ilişkisi olduğunu söylemek sanırım yanlış bir tespit olmaz. Küresel işgalci güçlerin  Ortadoğu’da uygulamaya koydukları strateji, politik bir yenilgi ile karşı karşıyadır. Bu bölgede alınacak bir yenilgi, dünya küresel kapitalist sistemin bütün ilişkilerini etkiyecektir. Bu nedenle ilhak ve işgal deneyimlerine sahip ve ciddi bir askeri potansiyeli olan Türk devletinin, küresel işgal güçlerinin ihtiyaçlarına bağlı olarak, bölgede daha fonksiyonel hale getirilmesi amaçlanmaktadır. Türkiye’nin iç politik dengelerin ‘yeni’den düzenlenmesi sorunu toplantıda özellikle tartışıldı ve hazırlanan ‘yol haritası’ devlet ‘büyük’lerinin önüne konuldu.  İktidar gücü kimin elinde  olursa olsun, kararlar uygulanacaktır. Hedef, Türkiye’nin de dahil olmak için  çırpınıp durduğu işgalin kalıcılaştırılması ve küresel tekellerin çıkarlarının güvenceye alınmasıdır.

Çıkarların olduğu yerde dostlukların olmayacağını yaşamın deneylerinde biliyoruz. Küresel sistem güçleri için çıkarlar esastır, bu nedenle, bölgesel ilişkilerde güç dengeleri çıkarlara göre her zaman değişebilir. Politik tarihsel deneyler göstermiştir ki, büyük güçlerin çıkarları üzerinde yapılan her politika hüsranla sonuçlanmıştır. Ortadoğu’da ‘yeni’ politik bir güç olan Kürtler, karmaşıklaşan bölge dengeleri içerisinde herkesten daha çok dikkatli olmak zorundadırlar. Bilderberg İstanbul toplantısının ‘gizli’ gündem maddelerinden birinin Kürtler olduğu asla unutulmamalıdır.
  

 

1605940cookie-checkFRANSA’DAN… Küresel sistemin karar merkezi: Bilderberg

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.