Londra’da 2020’de hız kazanan bazı bağlantı yollarını kapatarak meskenlerin yoğun olduğu sokaklarda trefiği azaltmak için “Low Traffic Neighbourhood-LTN” uygulamasına tepkiler durulmuyor.
Londra’daki belediyelerin merkezi hükümet ve Transport for London’ın LTN ödeneğinden yararlanma yarışı 2020’de yol kapanması, çıkmaz sokak uyguması ya da 7-19 arasında motorlu araç giriş yasağı başlattı. LTN uygulamasını ihlal eden araçlara ise kamera cezaları yağmaya başladı. Ne yazık ki bu mağdurlardan birisi de benim!
Uzmanlar LTN uygulamasının araç navigasyon teknolojisindeki gelişim nedeniyle nüfusun yoğunlaştığı alanlarda trafiğin yoğunlaşmaya başlamasını, dolayısıyla egzoz gazını engellemeye yönelik olduğunu savunsalar da uygulama pek çok aksaklığı ve şikayetleri de beraberinde getirdi.
Londra Büyükşehir Belediyesi uygulamayı savunurken, Londra’da genelinde STK’ler ve mahalle sakinleri “LNT’ye Hayır” kampanyası başlattılar. Kampanya yürütücüleri LNT’nin yaşamı zorlaştırdığı, halk tarafından istenmediği ve söylenildiği gibi hiç de yeşilden yana bir uygulama olmadığını savunuyorlar. Ayrıca böylesi önemli bir kararlarda bölge sakinlerinin fikrinin alınmamış olmasını da ağır bir dille eleştiriliyor.
Ealing’deki LTN uygulamayı MyLondon’a eleştiren Jay’s Superstore’ın sahibi Ricky Singh, araçlarını sokağa park edemeyen müşterilerini yitirdiğini belirterek uygulamaya derhal son verilmesini istiyor. MyLondon’a konuşan Ealing sakinleri yok kapatmalarının ambulans, itfaiye ve polis araçlarını da geciktirdiğinden de yakınarak, kendi sokağına aracıyla giremeyen yaşlı, hasta ve engellilerin de mağdur olmasından yakınıyor.
Tooting’deki bölge sakinleri de LNT uygulamasının salgın döneminde acil araçları 20 dakika engellediğini belirtirken, Harrow’lular uygulamaya karşı change.org’da imza kampanyası başlattılar. Croydon sakinleri de Crystal Palace çevresindeki yolların kapatılmasından şikayet ederek yasal girişim başlattıklarını duyurdular.
Caledonian Road’da Joe’s Cafe’nin şefi Sefer Bilgiç de ana yola çıkış veren ara yolların bazılarına kaldırım örülerek kapatılmasını bir türlü anlamadığını belirterek şunları söyledi:
“Geçenlerde çete üyeleri birbirleriyle kapıştı, onlar bisikletle kaçıştılar, polis aracıyla sokağa giremedi. Çünkü belediye yolu kapatmıştı. Ayrıca paralel yoldan ana caddeye çıkmak isteyen araç, kulağı tersinden göstererek fazladan petrol yakarak dolaşmak zorunda kalıyor artık. Bu uygulama çevre dostu mu oluyor şimdi yani?”
The Guardian’da konuyu ele alan bir araştırma haberde de uygulamanın halkı ikiye böldüğünü belirtilerek, LTN’i savunan ve eleştirenlerin görüşlerine yer verildi. LTN’yi savunanlar “daha az araç, daha az egzoz dumanı” ve “trafiksiz güvenli yürüş ve bisiklet bölgesi” gibi argümanlar öne sürerken, LTN’ye karşı çıkanlar uygulamanın araç sayısını azaltmadığı için çevreci diye sunmanın yanlış olduğunu ve yaşamlarını olumsuz etkilediğini dile getirdiler. Ayrıca bazı Londralılar, başkentin 2030’da “sıfır emisyon”a geçeceği için bu tür kısıtlayıcı ve yaşamı zorlaştırıcı önlemler yerine elektrikli araçlara teşvik sunmanın daha mantıklı olacağını da savundular.
Daily Mail’deki bir haberde de Belediye Başkanı Sadıq Khan’ın “bisiklet dostu bölge” adına Londra’daki sürücülere karşı savaşında, ambulansların dramatik olarak geciktiği ve çöpcülerin zor çöp toplar hale geldiği öne sürüldü.
The Guardian’ın manşetindeki gibi ilk kez yerel yönetimlerin artı ve eksilerini iyi hesap edemediği bir uygulaması, bölge sakinlerini ikiye bölmüş durumda. Bu tartışmanın kısır bir döngüye dönüşerek epey süreceği ve ancak yüksek mahkemede biteceğini öngörmek de yanlış olmayacak. Biz de bu tartışmalara katılalım istedim…