49 yılın ardından ülke yönetimini kardeşine devreden Castro, Komünist Parti yayın organı Granma’da yer alan makalesinde, emekliye ayrılacağını açıkladıktan sonra kendisine izin vererek en az 10 gün yazmamaya karar verdiğini, ancak “daha fazla sessiz kalamadığını” kaydetti.
Castro, görevden ayrılmasına dünya genelinden gelen tepkilerin ve Küba’da rejim değişimi gerektiği yönündeki yorumların, bunlara “ideolojik olarak ateş açmasını” gerektirdiğini belirtti.
Fidel Castro, “ABD Başkanlık yarışındaki tüm adayların utanç verici durumlarını izlerken keyif aldım. Ardı ardına hepsi, kendilerini, tek bir oyu riske atmamak için Küba’yla ilgili acilen bir yorum yapmak zorunda hissettiler. Koro halinde ‘değişim, değişim, değişim’ diye feryat ettiler. Evet katılıyorum. Değişim gerekiyor, ama ABD’de…” dedi.
Küba’nın “emekli” lideri Castro, ABD’nin baskısıyla Küba’da rejim değişimi gerektiği yolunda açıklama yapan Avrupa ülkelerini de eleştirdi.
1959’dan beri ülkeyi yöneten, ancak 2006’da geçirdiği ağır ameliyattan beri iktidar koltuğundan uzak kalan Castro, 19 şubatta, devlet başkanlığı görevine dönmeyeceğini açıklamıştı.
