KIBRIS’TAN… Kaybeden taraf mıyız?

Talat-Papadopulos-Gambari görüşmelerine değişik bir gözlükle bakarsanız bu sorunun yanıtı “EVET”dir.


Teknik Komite görüşmelerine “ESASA İLİŞKİN” konuların girmesini kabul etmekle  kapana kısılan taraf biz olduk veya diğer bir tanımla, sonucu ne olursa olsun kaybedecek olan biziz.


Bundan kurtuluş tok. Açıkçası Papadopulos bizi gene oyuna getirdi.


Maraş’ın iadesi konusunu, Türk Askerinin geri çekilme konusunu ve Rum mallarının iadesi konusunu “TEKNİK SORUN” olarak kabul ettiysek ve de bunların Birleşmiş Milletler Belgesinde yer almasına sessiz kaldıysak, şimdi siz bana söyleyin “ÇÖZÜM” için masaya oturduğumuz vakit biz hangi konuları görüşeceğiz.    


Yollardaki asfaltların rengini mi, yoksa ekmek nasıl pişirilir onu mu?


Papadopulos “Maraş’in iadesi, Türk askerinin geri çekilmesi ve Rum Mallarının eski sahiplerine geri verilmesi ” konusunu masaya koyduğu vakit, biz “N’AYIR N’OLAMAZ” diyebilecekmiyiz. Katiyen söyleyemiyeceğiz.


Zaten bunu söylersek, Papadopulos’u 24 Nisan Referandumu nedeni ile içine düştüğü “Uzlaşmaz” tanımından hemen ve derhal kurtarıp, yerine biz otururuz. Papadopulos’un da ekmeğine bal sürmüş olduğumuz için “Hayır-Dua”sını da teşekkürleri ile birlikte alırız.


Kazara “Evet kabul, hadi bunları Teknik Komitede görüşelim” dersek de bu “EVET”, Maraş’ın iadesi, Türkiye’nin askerini geri çekmesi ve garantör devlet olması ile Rum Mallarının iadesi konusunun sonunu getirecektir. Teknik Komitelerde ilerleme sağlayabilmek ve oyun bozan taraf olmamak için hep “EVET”e yani “TAVİZ”e zorlanacağız.  


Papadopulos güzel bir taktik uyguladı, biz de açıkça yedik.


Bir de İbrahim Gambari sorunu var. Bana Gambari’nin tavırları çok garip geldi. Gambari niye Brüksel’e gitti. BM’nin merkezi New York’ta değil mi? Yoksa artık AB Kıbrıs konusunda taraf mı olmaya karar verdi?.


Gambari’nin Brüksel’e gidişi sakın Türkiye-AB Müzakere Çerçeve Belgesinde yer alan “ Kıbrıs’ta BM çerçevesinde ve AB ilkelerine dayalı çözüm”  koşulunun alt yapısını oluşturmak ve dolaylı olarak Birleşmiş Milletler tarafından bunun kabul edilmesine yönelik bir “Girişim” olmasın bu.


Galiba da öyle!


Bu güne kadar kaç tane BM Genel Sekreter Yardımcısı, bu tür temaslardan sonra gidip AB yetkilileri ile görüştü. Ben hatırlamıyorum. Siz hatırlarsanız kumun üstüne bir çizik atın. 
 
Şimdi ne olacak. Olacaklar çok açık ve net.


Bundan sonra bu görüşmeler, Türkiye’nin AB ile yaptığı katılım müzakeresi süreci ile paralel gidecek ve bir “BASKI ORTAMI” daha kurulmasına kapı açacak veya zemin oluşturacak. Siz ne yaparsanız yapın hiç kurtuluş yok. AB sevdası yolunda hep “KIBRIS’TA TAVİZ” var. Tabi tavizi verecek olan biz olacağız, başkası değil.


_____________


* Prof. Dr.

654670cookie-checkKIBRIS’TAN… Kaybeden taraf mıyız?

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.