Ekvator Devlet Başkanı Rafael Correa*, Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez’in güleryüzlü bir takipçisi olmaya devam ediyor.
Seçim kampanyaları boyunca açıka Chavez hayranı olduğunu söyleyen Correa, başından beri kimseyi kandırmadı. Venezuela’da ve Bolivya’da olduğu gibi, kendi ülkesi Ekvator’da da yeni bir anayasa hazırlatmak üzere kolları sıvadı ancak, hangi tarafı dinlediğinize bağlı olarak, ya Correa ya da muhalefeti oluşturan Ekvator Meclisi, hukuki hakları çiğniyor.
Millet Meclisi, anayasal düzenlemeyi yapacak komisyonun halk oylamasıyla onaylanmasını istiyor. Diger taraftan, Correa tarafından kurulan ve yeni anayasayı hazırlayacak olan komisyon , meclisi safdışı bırakamıyor.
Correa ise, bu yeni komisyonun hazırlamakta olduğu anayasanın içinde ‘Meclisi gerektiğinde kapatabilme’ diye bir madde bulunduğu için işlerini daha da sarpa sardırıyor. Zaten son zamanlarda Ekvator’da yaşanan kaosun çıkış noktası da bu.
Şimdi küçük bir özet yapalım; önce, ‘muhalif’ Meclis, Correa’nın işine son verilmesi isteğiyle,Yüksek Seçim Mahkemesi’ne başvurdu. ancak ilginç olan,Yüksek Seçim Mahkemesi başkanı kısa yoldan sorunu çözmek üzere bu isteği reddetmek yerine, meclisin, 100 üyesinden 57sinin işlerine son verilmesi kararını aldı. Meclisin yarısından fazlası işten atıldıktan sonra, hükümet, değişen meclis üyelerini onayladı, ancak muhalefet yeni gelen milletvekillerinin rüşvet aldığı iddialarını savunuyor. Bu arada hükümet yetkilileri ve polislerden oluşan bir kalabalık değişen meclis üyelerinin meclise girişini engelledi. Yine geçen hafta başında hakim kararıyla, işten çıkartılan 57 meclis üyesinin mallarına el kondu. Kafanız karıştı tabii, ama merak etmeyin bir çok Ekvatorlu bile, ülkelerinde hala ne olduğunu anlayabilmiş değil.
Analistlere göre, Correa popularitesinin %70ini hala koruyor ve biraz gözdağı, biraz rüşvet ve hükümete destek veren kalabalıklarla, kurduğu Anayasa Komisyonu’nun görevini yerine getirmesini bekliyor. Correaseverler ise , devlet başkanının yalnızca- seçimlerde söz verdiği üzere-görevini yaptığını düşünüyor.
ABD’nin eski Ekvator büyükelçilerinden Pete Romero, “kendisiyle uyuşamayan 57 meclis uyesinin işten çıkarılması ve banka hesaplarına el konması, kesinlikle Hugo Chavez kitabından bir alıntı” diyor.
Inter-Amerika Dialog Grubu’ndan Latin Amerika Uzmanı Michael Shifter, Ekvator’da yaşananların hiç de yeni bir durum olmadığı fikrinde. Son 10 yılda Ekvator’dan geçen 8 devlet başkanının istekleri ve düşünceleri doğrultusunda yasalarla oynayabildiğini düşünüyor.
Darbe söylentilerinden, Chavez gibi tek kişilik otoriter hükümet söylentilerine kadar her kafadan bir sesin çıktığı son haftalarda Ekvator gerçekten de çok hareketli günler geçiriyor ancak bu sefer arada bir fark var çünkü bu sefer değişen, ya da değiştirilmek istenen devlet başkanı değil, sistemin kendisi.
_____________
* Rafael Correa 2006 seçimlerinde, geçerli oyların yüzde 57sini alarak 26 Kasım günü devlet başkanlığı görevini teslim almıştı. Ekvator’un demokratikleşme süreci içinde 1979’da Jaime Roldos ve 1992’de Sixto Duran Ballen’den sonra en yüksek oyla seçimleri kazanan devlet başkanı oldu.
