İlk nükleer mahkum: Vanunu

‘Irak’ta kimyasal silah var!’ palavrasıyla Irak’ı işgal ettiler. Oysa, İsrailli aydın Mordechai Vanunu, tam 23 yıl önce İsrail’in dünyanın 6’ncı büyük nükleer silahına sahip olduğunu belgeleriyle dünya kamuoyuna anlatmıştı. İsrail’e kaçırılarak casusluk suçlamasıyla 18 yıl hapis yatan anti nükleerci Vanunu’nun öyküsünü okuyacaksınız.

İngiltere ve ABD’nin bir başka ikiyüzlülüğü de Ortadoğu’da dünyanın en büyük 6. nükleer silahına sahip olan İsrail’i görmezlikten gelmeleridir… İsrailli aydın Mordechai Vanunu kendi ülkesi İsrail’in nükleer tehdidini dünya kamuoyuna gösterdiği için 18 yıl “dünyanın ilk nükleer mahkumu” olarak İsrail’de hapis yattı. 21 Nisan 2004’de serbest bırakılan Vanunu’nun öyküsü Hollywood filmleri gibi…

Hani bu gezegeni kuşlar hala terk etmediyse Vanunu gibi aydınların yüzü hürmetinedir. Sizi, (henüz tanışmadıysanız) Vanunu’yla tanıştırmaktan gurur duyarız. Vanunu bizden birisi, biliyorum seveceksiniz…

ÖYKÜSÜNDE BARIŞ VAR

Vanunu, 1954’de Cezair’de tutucu bir Yahudi ailenin oğlu olarak doğdu. 9 yaşında ailesiyle birlikte İsrail’e göçtü. 1976-85 yılları arasında İsrail Dimona Nükleer Araştırma Merkezi’nde teknisyen olarak çalıştı..

Öğrencilik yıllarında komünist ve Arap arkadaşlar edindi. Filistinlilerin eşit haklara sahip olduğunu savundu.

Filmlere ve tiyatro oyunlarına konu olan Mordechai Vanunu’nun sıradan yaşamı 1986 Eylül ayında Londra yolculuğu ile değişti. Vanunu, Londra’da “The Sunday Times” gazetesinin yaptığı söyleşide İsrail’in nükleer sırlarını anlattı. İsrail’deki 200 nükleer ve termo nükleer başlıklı füze belge ve fotoğraflarını gazeteye verdi.

Gazetenin telif ücretini kabul etmeyen Vanunu, insanları toza çevirecek bir savaşta kazanan taraf olmayacağını söylemekle yetindi. İngiliz gazeteleri genç idealistin cesaretini övdü ve İsrail gizli servisi MOSSAD’dan sakınmasını da öğütlemeyi de unutmadı.

AVUÇ İÇİNDEKİ MESAJ

Vanunu Londra’daki günlerinde ABD’li güzel Cindy ile tanışır. İki sevgili hafta sonu tatili için Roma’ya uçar. Mordechai Vanunu’dan bir daha haber alınamayacaktı.

22 Aralık 1986’da “Çok gizli” kaydıyla battaniyeye sarılı olarak mahkemeye götürülen bir sanık içinde bulunduğu otomobilden elini göstermeyi başarır. İsrail basınının objektifine tesadüfen takılan avuç içine tersten yazılmış mesaj önemlidir: “Roma’dan kaçırıldım. 30.9.86 Vanunu”

Yıllar sonra 1997 nisanında gazeteciler MOSSAD ajanı Cindy takma adlı Cheeryl Ben Toy’u kara paracıların, devrik kralların ve emekli casusların şehri Florida’da bulacaktı.

Mordechai Vanunu kaçırıldığı İsrail’de gizlice yargılandı. “Suçu: Gizli devlet sırlarını açıklamak ve casusluk… Cezası: 18 yıl…”

Vanunu, yaptığı eylemin suç olmadığını, İsrail vatandaşlarının kendi adına yapılan her şeyi engellenmeksizin öğrenme hakkına sahip olduğunu savundu. Vanunu, dünya kamuoyuna da şu mesajı verdi:

“Bütün bölgeyi tehdit eden nükleer tehlikeyi açığa çıkarmak için özgürlüğümü adıyorum. Yaşamımı riske sokuyorum. Bütün bunları vatandaşlarım ve insanlık adına yapıyorum.”

DESTEK KAMPANYASI

Mordechai Vanunu’yu savunan İsrailli ünlü avukat Avigdor Feldman’a göre, davada her şey MOSSAD tarafından organize edildi. 18 yıllık hapis yaşantısının ilk 3 yılında güneş yüzü görmeyen Vanunu’yu delirtmek için akla gelebilecek her şey yapıldı…

İsrail’in (!) vatan haini Vanunu yalnız bırakılmadı. Merkezi Londra’daki “Nükleer Silahlardan Arındırılmış Orta Doğu ve Vanunu’ya Özgürlük Kampanyası” geceli gündüzlü çalışarak gösteriler, özel geceler ve söyleşiler düzenledi. Bültenler çıkardı, parlamentoda kulis yaptı.

Mordechai’nin kardeşi Meir’in de kurucusu bulunduğu bu kampanyada İngiliz tiyatro oyuncusu Sussanah York ve açık sözlülüğüyle tanınan milletvekili Tony Benn gibi saygın isimler de yer aldı.

KAR TOPUNDAN ÇIĞA

Bundan 19 yıl önce vatan hainliği su götürmez bir biçimde kabul edilen Vanunu’yu bugün İsrailli aydınlar destekliyor. Geçen yıllarda İsrail’de düzenlenen “Anti-Nükleer ve Vanunu’ya Özgürlük Konferansı”na İngiltere’den katılan Sussanah York’a göre, İsrail halkı tabuları kırmayı Vanunu’yla birlikte öğreniyordu. Benn’e göre de savaş yorgunu ülkede savaş ve barış isteyenlerin saflarını ayrıştırdı.

Vanunu’nun böylesine tek kişilik karşı çıkışı İsrail’in nükleer politikasını değiştirmese de kamuoyunda “Bu silahlara gerçekten gereksinimimiz var mı?” tartışmasını sağladı. “Demokrasisin neresindeyiz?”i sorgulattı.

Fanatiklerin “Aslında hemen asılmalıydı” dedikleri Vanunu’ya pek çok ülkeden barış ödülleri yağdı.

ŞİMDİ, DIŞARIDA HAPİS

“Nükleer Silahlardan Arındırılmış Orta Doğu ve Vanunu’ya Özgürlük Kampanyası” Vanunu’nun 21 Nisan 2005’te serbest bırakılışını kutlamak için kolları sıvadı.

İsrail Ashkelon Hapisanesi’nde Filistinliler koğuşunda kalmayı tercih eden Vanunu, serbast bırakılınca da Arap mahallesinde yaşam kurdu. İsrail, Vanunu’nun basınla konuşmasını ve yurtdışına çıkmasına kesin yasaklar getirdi. Vanunu’yu görmek isteyenler MOSSAD soruşturması ve takibine uğradı.

Herşeye karşın nükleer bombaların yanıbaşındaki Vanunu’nun sesi başta İsrail olmak üzere ABD ve AB ülkelerinin Orta Doğu’daki iki yüzlü ve tehlikeli politikasını teşhir etmeyi sürdürüyor…

Vanunu gezegenimizin yüzakıdır… Demiştik ya; “Hani bu gezegeni kuşlar hala terketmediyse Vanunu gibi aydınların yüzü hürmetinedir” diye…

858630cookie-checkİlk nükleer mahkum: Vanunu

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.