Mahkeme kömür değil, buğday dedi!

YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – Antalya’da verimli toprakları tarım dışına çıkararak kömür ocağı açılmasına izin veren Valilik kararını Mahkeme iptal etti…

Antalya’nın Korkuteli ilçesine bağlı Dereköy Mahallesinde verimli tarım arazileri ile arkeolojik sit alanlarının ortasında açılmak istenen kömür ocağıyla ilgili Valilikçe verilen ÇED Gerekli Değildir Kararını Mahkeme iptal etti. 1972,55 hektarlık ruhsat sahasına sahip olan kömür madeni için ilk etapta 40,69 hektarlık alanda kömür çıkarılması için Mayıs 2021 tarihinde ÇED Gerekli Değildir Kararı verilmiş, 130 köylü ise kararın iptali için dava açmıştı. Davayı gören Antalya 3. İdare Mahkemesi, Valiliğin kararını hukuka aykırı bularak iptal etti. Mahkemenin iptal kararında, alanda yapılacak kömür ocağı faaliyetinin tarımsal bütünlüğü bozabilecek nitelikte olduğu vurgulandı.

Antalya’nın Korkuteli ilçesine bağlı Dereköy’de üreticilerin yaşamını kabusa çeviren kömür madeni projesinde yemi gelişme yaşandı. Turkuaz Linyit Kömür İşletmeleri A.Ş tarafından açılmak istenen kömür ocağı projesine Antalya Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nce ÇED Gerekli Değildir Kararı verildi. Ayrıca Antalya İl Toprak Koruma Kurulu da projenin gerçekleştirilmesi için verimli tarım arazilerinin tarım dışı amaçla kullanılmasına izin verdi.

130 KÖYLÜ DAVA AÇTI, MAHKEME İPTAL ETTİ

Bunun üzerine Dereköy’de çiftçilik yapan 130 üretici köylü kararın iptali için Antalya Valiliği’ne karşı dava açtı. Davayı gören Antakya 3. İdare Mahkemesi, köylüleri haklı bularak Valiliğin ÇED Gerekli Değildir Kararını iptal etti.

‘VALİLİĞİN İŞLEMİ HUKUKA UYGUN DEĞİL’

Mahkemenin oybirliği ile aldığı iptal kararında, konuyla ilgili hazırlanan bilirkişi raporlarına da atıfta bulunularak, “Uyuşmazlığa konu ‘IV. Grup Kömür Ocağı İşletmeciliği, Kırma Eleme ve Paketleme Tesisi’ projesinin yapılması planlanan alanın dikili tarım arazileri ile sulu tarım arazileri (1. sınıf tarım arazisi) vasfında olduğu, alanda bitkisel üretimin yanı sıra küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinin ve arıcılığın yapıldığı, çevresinde alternatif alanların bulunmadığı ve alanda yapılacak faaliyetlerin tarımsal bütünlüğü bozabilecek nitelik ve nicelikte olduğu, tarımsal dışı amaçla kullanımının uygun bulunmadığının somut olarak ortaya koyulduğu, bu bakımdan projenin gerçekleşmesi halinde çevresel etkileri yönünden olumsuzluklarının bulunduğu anlaşıldığından, Antalya Valiliği’nin 18/05/2021 tarih ve E.2021523 sayılı işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmaktadır” denilerek işlemin iptal edildiği belirtildi.

AV. TUNCAY KOÇ: ‘DEREKÖY KÖMÜR OCAĞINDAN KURTULDU’

Mahkeme kararını değerlendiren köylülerin avukatı Tuncay Koç, önemli bir tarımsal üretim alanı olan Dereköy’deki kömür ocağına karşı açtıkları üç ayrı davayı da kazandıklarının altını çizerek, “Dereköy’de açılmak istenen kömür ocağına verilen ÇED Gerekli değildir kararına karşı iki yıl önce açtığımız davada Mahkemenin iptal kararı elimize ulaştı. Mahkemenin iptal kararında, Toprak Koruma Kurulu’nun verdiği tarım dışı kullanım kararının iptal edildiği belirtilerek tarım topraklarının bölünemeyeceği, alternatif tarım arazilerinin korunması gerektiği vurgulandı. Bu kararla birlikte Dereköy kömür ocağında tamamen kurtulmuş oldu” dedi.

‘DOĞA CİNAYETLERİNE SON VERİLMELİ’

Aynı zamanda Türkiye İşçi Partisi (TİP) Antalya Milletvekili adayı da olan Avukat Tuncay Koç,

“Önemli bir tarımsal üretim alanı olan Dereköy’de su havzalarının da bulunduğu bölgeye kömür ocağı izni verilmesini bir doğa cinayetiydi. Mahkeme kararlarıyla bu cinayet şimdilik engellendi. Ancak bu cinayetlere son verilmesi için bir zihniyet ve iktidar değişimi gerekmektedir” görüşünü dile getirdi.

2686370cookie-checkMahkeme kömür değil, buğday dedi!
Önceki haberDenizleri bugün Londra’da da anıyoruz
Sonraki haberReuters: Ekonomik kriz Erdoğan’ın şansını azaltıyor
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.