Medyayı yeni tanıyanlar için

Her dönemde yayın politikasınde zik zak yapan gazeteler çıkmıştır.
Ama doğru ve dürüst, eğrilmeden ve bükülmeden çıkanlar da vardır.

Tek taraflı yayın yapan gazeteler de görülmüştür geçmişte.
Tarafsız ve yalın, halkı yönlendirmeden yayın yapanlar da…

Her dönemde yanar-döner siyaset izleyen, nabza göre şerbet verenler mevkuteler de vardır.
Ama doğruya doğru diyen, doğruyu bulmak için çalışan ve halka açık ve seçik her yönüyle olayları aktaranlar da…

Dönem dönem nalıncı keseri gibi patronunun menfaatine göre çizgi tutturanlar da vardır, hiç bir şey beklemeden hem nalına hem mıhına yayın yapanlar da…

Ülke menfaatlerini herşeyin önüne koyan gazeteler de çıkmıştır geçmiş yıllarda.
Mütareke basını denilen ve adı “ülke düşmanına” çıkmış olanlar da…

Ammaaa…
Hiç bir dönem siyah-beyaz gibi ayrışma yaşanmadı sanırım.
En azından ben son 50 yılı hatırlıyorum.
Her dönem ayrışma oldu ama siyah beyaz dışında renkler de vardı. En az gri bölgeler görülürdü, diğer renkler net olmasa da..

Ne oldu ve neden medya ikiye bölündü.
Neden birinin siyah dediğine diğeri beyaz diyor?
Neden biri vatansever, diğeri hain?
Neden biri milliyetci, diğeri değil?
Neden biri laik, diğeri dinci?
Neden biri devletci, diğeri liberal?

Bu kadar mu uçurum olur?
En canlı örnek Ergenekon iddianamesi…
Biri “demokrasinin yolu Ergenekon’dan geçer” diyor.
Diğeri “Demokratik hukuk devletinde zanlılara hukuk dışı muamele yapılıyor” diyor.

Gerçek demokrasilerde ancak hem demokrat olursun ve hem de hukukun üstünlüğünden bahsedebilirsin.

Yani iki görüş de yanlış duruyor.
Henüz demokrasiye tam ulaşılmış değil ki…

Biri Anayasa Mahkemesi Başkanını göklere çıkarıyor.
İşine geliyor çünkü.
Diğeri Anayasa Mahkemesi başkanının aynı konuşmasını ele alıyor “Rezalet” diyebiliyor.

Biri “hukuk” diyor.
Diğeri “guguk”….
Tıpkı demokrasimiz gibi…

1626300cookie-checkMedyayı yeni tanıyanlar için

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.