Dün Şili’nin başkenti Santiago’da binlerce kişi Devlet Başkanı Bachelet’in ekonomik politikasını protesta etmek üzere sokaklara döküldü.
Polis ve protestocular arasında çıkan onlarca çatışma, yüzlerce gözaltı, bir çok yaralı dün Şili”nin başkenti santiago’da gerçekleşen mitingin ve tüm ülkeye yayılan grevin gün sonundaki bilançosunu oluşturdu.
Miting, Şili’nin en önemli işçi sendikası olan Birleşmiş İşçiler sendikası CUT tarafından ülkedeki sosyal adaletsizliğe karşı düzenlendi. Sabahın erken saatlerinden itibaren Santiago’nun ana yollarını kapatan protestocular şehirde ciddi trafik sıkışıklığına yol açtı. Polisin gözyaşartıcı bomba kullanması ve sürekli olarak tazyikli su sıkması bile protestocuları yerinden oynatamadı.
CUT’un Başkanı Arturo Martinez, “ Ülkemizde hergeçen gün biraz daha yerleşen vahşi kapitalizmden ne kadar rahatsız olduğumuzu göstermek üzere sokaklara çıktık” dedi.
Şili Öğretmenler Sendikası Başkanı Jorje Pavez ise, “ Polisin protestocular karşısındaki tutumu cok yanlıştı. Santiago’nun merkezi Alameda’ya ulaşır ulaşmaz saldırganca bir tavır sergilediler, aslında amaçlanan pasif bir protestoydu.” dedi.
Hükümetin başkanlık sarayı la Moneda’nın önünde yapılacak protesto gösterilerinden korktuğunu, aslında amaçlarının sosyal eşitlik ve eğitim sorunlarını halletmek üzere hükümete isteklerini bildirmek olduğunu ekledi.
Sosyalist Senatör Alejandro Navarro’nun da yaralandığı ve ülkenin birçok bölgesinde yer alan gösteriler sonrasında bir diğer Senatör Carlos Ominami ise; “Bu protesto hareketi iş dünyasındaki günlük zorluklara dikkat çekmek amacıyla yapıldı. Ancak, Şili’de fakirin daha fakirleştiği diye yanlış bir tez var, aslında aksine 90lı yıllarda % 39 olarak görülen fakirlik, bugün %13.8’e indi.” dedi.
Ancak, Şili sokaklarında hala rahatsızlıklar sürüyor. 2006-Mart-Mayıs- Haziran aylarında ve 2007-Şubat-Mart- Nisan aylarında, ülke politikalarını şiddetle eleştiren protestolara hedef olan ve iki yıldan bu yana Şili Devlet Başkanlığı görevini yürüten Michele Bachelet’in başı protestocularla dertten hala kurtulacak gibi gözükmüyor..
Yeni bir sosyal program istiyorlar:
Birleşmiş Işçiler Sendikası ve ona bağlı bir çok organizasyonun sunduğu alternatif pakette;
-ülkede yaşanan sosyal adaletsizliğe karşı olduklarını,
-neoliberal ekonomik politikayı reddettilerini,
-asgari ücretin 350 dolardan başlaması gerektiğini,
-emeklilik sisteminde reformlar istediklerini,
-eğitim sorunlarını çözmek ve ülkedeki eğitim sistemini güçlendirmek üzere reformlar yapılması gerektiğini,
-azınlıkların da meclise girebilmesi için seçim sisteminde değişiklik yapılmasını öngören istemler ve şikayetler yeralıyordu.
