Mektup

Beni anladın,duydun da, beni yaşayacak cesareti bulmak ta zorlandın.Hayalim durdu sana dair,dümdüz bir şey artık.Yine de bazı an dalgalanıyorum.

Ancak haklılığım!,,O zaman işte sana yok oluyorum.. Oysa gülerek koşarak geldin duyunca bu davetkar alıştığının dışında olduğunu söylediğin seslenişime.

Kapıdan adımını attığında,”kalbim pır pır” bak dinle heyecanımı, bak duydun mu”deyip,avuçlarımı alıp göğsüne bastırırken sen,bense gözlerine bakamıyordum ya,çam kokan terine karışmış,kanatları ıslak aşk meleğini hissedip incitmeden koyarken kalbime usulca…

Sen ise bırakarak ne varsa hayatında,o sırada hiç bilmediğim,hatta olmadıklarına kendin de inanarak daha bir sıkı sarılmıştın güvenebileyim sana da ürkekliğim geçsin diye,,,

Bu kadar yoğun,karışık ve ürkek iken duygularım sana,hiç çekinmeden ruhuma dalıp, titreyip ,bu da ne böyle deyip büyülenip, önce kendinden geçip,sonra birden mutluluğumuzu derin sıkıntılı düşüncelerinle değişip,bana aylardır söyleyemediğin gerçekleri söylediğin an ki beni hatırla lütfen..

Hatırla seni reddedişi mi ,,”neden o zaman” diye sorgulayışım da ki temizliği “O zaman olmaz bunu yapamam” deyişimde ki buruk haklılığımı sana sunuş biçimimi ,nezaketi mi ve anlayışımı,,bunun üstüne bana verdiğin sözü hatırla lütfen.

Aşkı duyumsarken benimle,ta dibine kadar dalıp şehvetin ve bu yüzden bedenine kanatıp kattığım izlerim in acısını bir nebze duyumsamadan,en dipten doruğa fırlayıp,biraz kendinden geçip,sonra şak diye kendine gelip, o bilmediğim hayatını hatırlayıp,sonra öğretip beni hayretlere düşürerek,ve hatırlatıp her seferinde,ama her seferinde hatırlatıp inadına gibi ve yasaklar koyup bana,,o hafif,sığ sularına sen kaçtın.

Bana yakın bir şey yaratmaya çalışıp kısır döngünde avunup dururken,duygularıma,yanımda iken çıldırdığın,uzakta duymaya tahammül edemediğin tutkuma mahkum edip beni,bunalıp boğulup diğer her şeyden,,,,offff! diğer her şeyden bunalıp boğulup,kelepçeyi bana taktın…Bir yandan dolu dolu haykırarak”yeterr susss “diye.

Sen sesime geldin oysa,nefesime,seni çağırış biçimime.Huzur dedin sende,Heloise dedin,eş ruhum,son durağınımmmm! gidemezsiiiiiiiin dedin,kah eğlenceli kah tehditkar..Ama ben hep keyiflendim.

Peki ben anlamıyorum,gelemem derken nasıl gidemezsin dedin!

Sen ne yaptığımı nereden bilecektin.Beni yerine kimlere emanet edecektin.

Sustum şimdi….O yüzden de bıraktığın gibi değilim.O ” bir saat daha tut beni gitme “diye ağlayıp duran çırpınan aşk perisi,sana şifa değilim.Duygusuzlaştım,dondu bakışlarım,fakat sadece sana..

Hala cıvıl cıvılım etrafa,beni bilirsin,sadece sen beni yitirdin,beni bulamaz, ben de kaybolamazsın artık,korktuğunu söylediğini yarattın,,,

Ben, telefonumu kapatmadım,kapatmam çok ayıp”bu şehirde kapılarım kapalı,yokum da demedim,demem. ,Allah ın gücüne gider..Ve yazmışsa beni sana yaradan senin dediğin gibi,kendimi de esirgemem.

Demek ki o yazmamış diyorum şimdi, biz yazmaya çalışmışız…En zora gideni “varken olmayan” olsa gerek.Ben hiç varken olmayanını yaşamadım,sen yaşıyorsun çünkü sen beni daha büyük bir aşkla seviyorsun…

Dedim ya ,hayalim yok sana dair.Aşkım ise gözünü kapattı gitti.

Önce biraz zorlandı,bekledi ya ölürdü ya toparlanırdı… Kıyamadı bana,gücünü topladı

Sonra evin yokuşunu çıktı aheste,biraz yürüdüm yanında yüzüne mıhlandım,yorgundu gördüm ve gözüme baktı şöyle bir …Usulca “affedersin” dedi,seni bana sunduğu için,yanıldığı için ve “dur” diyemedim, sesim sustu,sadece baktım arkasından.

Yine gelir biliyorum,bu defa daha özenli olur.Ben aşka aşkımı yitirmedikçe,o var olmayı sürdürüp,bana aşkımı sunmaya devam eder,,bu defa daha özenli olur;) Ben biliyorum,,,

771280cookie-checkMektup

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.