Genelde tren veya otobüslerin her durakta durup hareket etmesi, hedefime varıncaya kadar okumadığım bir kitap veya gazete yoksa elimde sabırsızlaştırır beni. O yüzden bu pejmürde yolculuğumu da otobüste gazete okuyarak geçirmeyi hedefledim. Gazetenin ana konusu ‘Çöplük’ üzerine…! Dört çocuklu bir aile reisi toplanmak üzere dışarı bıraktığı çöp tenekesinin gereğinden fazla doldurulması yüzünden Belediye memurları tarafından £120 sterlin cezaya çarptırılmış… Zamanında ödemediği için de mahkemeye götürülmüş ve cezası £320 sterline çıkarılmış…! İnanılması güç ama hakikat çünkü ayni hususta benim de başıma kondu bu talihsizlik kuşu. Bir gece saat sekizden geç bir vakitte kapım çalındı. Pencereden baktım üç memurdan kadın olanı ‘Seninle görüşmek istiyoruz kapıya gelir misin?’ diye aşağı çağırdı. Aşağı inip kapıyı açar açmaz neyin ne olduğu izah edilmeden haklarım okunmaya başlandı;
• Ne oluyor yahu?
• Bu çöpü toplanma zamanından önce dışarı koymak yasaktır, koyduğun için de £80 lira ceza kesilmiştir.
• Çöpün bana ait olduğunu nereden biliyorsunuz?
• Çünkü açıp delil aradık ve deliller senin olduğunu ispatlamıştır.
• Peki dışarı koymayacağım da nerede saklayacağım çöpümü?
• O bizim problemimiz değildir.
Hoppala ölür müsün öldürür müsün? Ağlar mısın, çıldırır mısın?
Biliyorsunuz bazı bölge Belediyeleri çöplerin toplanmasını iki haftada bir defaya düşürmüştür. Günde bir yemek pişirseniz artıklarla üç günde bir, bir torbayı dolduran çöpünüz çıkacak. Etti mi yedi günde iki buçuk torba? Çarpın ikiye, belediyenin toplama gününe kadar beş torba çöpünüz olacak. Bu çöpünüze yemek hazırlamasında et ve tavuk veya balık artığı da koydunuzsa düşünün bilhassa yaz mevsiminde etrafı saracak olan kokuyu…! Çıkarılan yasalara göre evinizde bir kenarda muhafaza etme zorunluluğunuz da vardır ya? Teneffüs edebildiğiniz kadar edin leş kokuları, kimin umurunda?
Her yıl Belediye vergileriniz artıyor mu? Artıyor.
Hükümet vergileri artıyor mu? Artyor.
Ülkeye hizmet Belediyeler ve Devlet tarafından kısıtlanıyor mu? Kısıtlanıyor.
Cezalar çoğalıyor ve artırılıyor mu? Evet, bin kere evet…!
Barking çarşısında kendime bir Burger alıp güzelim güneşe konan sandalyelerden birine yerleştim. Önümden geçenlerin hareketlerinden giyim kuşamlarından mana çıkarmaya başladım. Bir ara birisi koşar adımlarla ve sert bir şekilde kendi kendine bir şeyler mırıldanarak uçup gitti. Bir grup genç kız hızla geçerken birkaç tanesi dikkatimi çekti. Birisinin dudaklarında en azından on tane iğne vardı. Kılığı tam berbat… Ama dünyayı takmadığı halinden belliydi… O hali gören bir başka kadın yanımda durarak;
• Acayip çok acayip. İnsana benzemeyen bir şey… diyerek uzaklaştı ben tam cevap vermeye hazırlanırken.
Petrol fiyatları günlük zamlarla endüstrinin tümünü felce uğratmıştır. Büyüklü küçüklü her sınıf alış veriş duraklama içinde… Ve Bankalar kredileri daha pahalıya ve seçkinlere verme kararında… Ev fiyatları düşme aşamasında. Belli ki abartılı fiyata ev satın alanlar bir kere daha yanacak doksanlarda olduğu gibi!
Neo-Emperyalist İngiltere Irak Petrollerinden pay alabilmek ve daha zengin olabilmek için gittiği savaş macerasından zararlı çıkmıştır aşikar. Toplanan çöplerin torbası da beş sterlin olursa şaşmayalım.
Depresyon geliyor arkadaş depresyon. Saklayın paranızı.
