KKTC’nin Londra temsilciliğinde basın toplantısı düzenleyen Haye, antrenörü Adam Eşref Cevdet ile güney Londra’da tanıştıktan sonra KKTC’ye gittiğini ve buradaki koşulları gördükten sonra söz konusu ülkeye yerleşmeye karar verdiğini belirtti. Haye, KKTC’de bir sporcunun aradığı temiz hava, taze ve saf gıdalar, stresten uzak yaşam gibi bütün koşulların bulunduğuna dikkati çekti.
KKTC’deki hazırlık dönemleri sonunda çok önemli iki maçı kazandığını önümüzdeki kasım ayında da ağır sıklette ABD’de en iyi 10 boksörden birisiyle ringe çıkacağını belirten Haye, pek çok İngiliz sporcuya da KKTC’de yaşamaları konusunda tavsiyede bulunduğunu anlattı.
Haye, KKTC’de bir gününün genellikle spor yaparak ve dinlenerek geçtiğini belirtirken, eşi ve üç köpeğiyle birlikte bu ülkede yaşamaktan çok mutlu olduğunu ifade etti.
David Haye, Rumlardan kendisine yönelik, KKTC’de yaşadığı ve maçlarına üzerinde KKTC ile İngiliz bayrağı olan şortla çıkarak bu ülkenin tanıtımını yaptığı için tepki gelip gelmediği yolundaki bir soruyu da, ”Hayır gelmedi. Çünkü ben zaten ilk günden pozisyonumu açıkça ortaya koydum. Bu durumda yapacakları bir şey yok. Kimse beni yaşadığım yerin (KKTC) tanıtımını yapmaktan alıkoyamaz” diye cevapladı.
David Haye, KKTC’li sporculara uygulanan uluslararası yarışmalara çıkma yasağına ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine de, ”Bu son derece acı ve utanç verici bir olay. Herkes sporunu her platformda yapabilmeli. Spor zaten insanları birleştirmeye yönelik bir olay. Bu durumu değiştirmek için elimden gelen bir şey yok ama ben de KKTC ismini ve bayrağını formamla şortumla ringler aracılığıyla dünya arenasına taşıyorum” dedi.
Türkçe öğrenmek istediğini de belirten Haye, en sevdiği Türk yemeğinin kuru fasulye olduğunu ve bu yemeğin özellikle ağır idman dönemlerine çok uygun bir besin olduğunu ifade etti.
Haye, KKTC’de daha ne kadar yaşayacağı sorusu üzerine de ”Beni kabul ettikleri müddetçe orada yaşayacağım” yanıtını verdi.
