Olağanüstü hal rejimi

Küresel kapitalist sistem 21.yy politik stratejisine uygun ‘yeni’ devlet modeli, siyasal baskı mekanizmaları üzerinde geliştirilen ‘mobilize edilmiş’ saldırgan devlet tiplerinin yaratılmasıdır.  ABD ve AB destekli Türkiye,  bu projenin  en uygun ülklerinden biridir.

Bölgesel küresel işgali gerçekleştiren uluslararası politik güçler  politik olarak  fiilen başarısız oldular. Küresel aktörlerin bu başarısızlığı, aynı zamanda, İran, Türkiye, İsrail gibi bölgesel güçler bakımından da iç ve bölgesel politik krizi derinleştirmiş bulunmaktadır. Mevcut siyasal rejimlerin iç kuvvetleri, kendi aralarında bir kısım taktiksel çelişkiler yaşamakla birlikte, esasen, sistem dışı politik kuvvetlerle stratejik çelişkileri ve çatışmaları çok daha yoğunluklu olarak yaşamaktadırlar.

Söz konusu politik kizi en yoğunluklu olarak yaşayan ülke, ‘milli missaki’ sınırlar içerisinde olan  Türkiye’dir. Siyasal rejimin bütün politik kuvvetleri, bölgesel krizin ana unsurlarından birini oluşturan Kürt gerçeğini yok saymak için, psikolojik savaşın bütün aygıtlarını kullanmaktadırlar.  Milli Güvenlik Kurulu’na bağlı, ‘Psikolojik Savaş Dairesi’ ve ‘Toplumla İlişkiler Başkanlığı’ özel savaş aygıtının en aktif güçleridir. Özellikle  meydatik küresel  araçları kullanarak Kürt özgürlük hareketine ve devrimci-sosyalist güçlere karşı fiilen ‘savaş’ kışkırtıcılığını yapmaktadır. Seçim süreci dikkatte alındığında, toplumu manüple etmek  için ‘psikolojik provakasyon’ araçlarını sık sık kullanacaklardır. Örneğin, çatışmada ölen askerlerin cenazelerini, ‘aşırı-milliyetçiliğin’ geliştirilmesi için çok bilinçli olarak kullanmaktadırlar. Ya da Sakarya ilinde iki gencin, sanatçı Ahmet Kaya’nın tişörtünü giydiği için linç edilme girişimini ‘meşru’ bir eylem olarak yansıtılması, devreye konulacak provakasyonlar bakımından bize somut bir fikir vermektedir. DTP’nin Eskişehir il binasına molotoflu saldırı yapıldı. En son olarak Genelkurmay şovenizmi kırşkırtan kitlesel protestotaların yapılması çağrısı yaptı. Rejimin politik açmazları artıkça, gericilik toplumun her alanına nüfuz ettirilmeye çalışılıyor.  Tersten de PKK gerillalarının cenazelerinin şehir merkezlerine getirilmesinin yasaklanması, ya da ailelerine teslim edilmeden dağlarda gömülmesi gibi yönelimler, Kürtlerin toplumsal tepkisine başka bir boyut kazandıracaktır.

Dikkat çeken bir başka nokta,  sistemin askeri güçleri içerisinde bulundukları iç politik krizi aşmak için, bölgesel işgal olasılığını gündemlerine almış bulunuyorlar. Küresel güç ilişkileri dikkate alındığında böylesi bir ihtimal yazıftır ama gündem dışı değildir. Bu nedenle ‘Kürdistan Federasyonu’na sınır olan Hakkari, Siirt ve Şırnak    başta olmak üzere Kürt illeri doğrudan ‘savaş bölgesi’ ilan edildi.  Ordu güçleri, özel kuvvetler, özel tim, polis ve korucular dahil olmak üzere yaklaşık 400 bin kişilik silahlı güç, Kürt bölgesini ablukaya almış durumdadır. ‘Askeri bölge’ ilan edilen yerlerde, gazete ve dergi gibi yayınların basımının, dağıtımının ve satışının yasaklanması gündemde. Söz konusu bu uygulamaların önemli nedenlerinden biri de, bağımsız adayların seçilmesi korkusudur. DTP’nin desteklediği ‘bağımsız’ milletvekili adaylarının bölgedeki çalışmaları ve etkinliği arttıkça, ‘askeri savaş yasaları’ birer birer uygulanmaya konulacak. Daha şimdiden bir çok alan, askeri güvenlik gerekçeyle ‘yasak bölge’ilan edildi. Böylece Kürt politikacılarının propaganda ve örgütlenme çalışmalarını etkisizleştirmeye çalışacakları gibi fiilen yasaklayabilirler. Bu nedenle Kürt illerinde henüz ilan edilmemiş ‘Sıkıyönetim ve Olağanüstü Hal’  yasaları uygulanmaktadır.

Parlemento başta olmak üzere aynı zamanda sistemin bütün kurumları meşru olmayan ‘yasa’ları onalayarak ‘olağan’ olmayan sürece bir zemin hazırlamaktadırlar. ‘Polis devleti’ olarak ifadelen yasa ile sisteme muhalif olan kesimlere karşı çok yönlü saldırılar yasallaştırıldı. Özellikle büyük kentlerde gelişme eğilimi içinde olan toplumsal hareketlere karşı, polis saldırıları resmileştirilmiş durumda. Böylece işkence, kaybetme, keyfi tutuklamalar gibi uygumalar çok daha yoğunluklu olarak artacaktır. Avrupa’da ihtal edilen Terörle Mücadale Yasası’nın ve 301.madde’nin çok yönlü işlerli kılınması içinde gerekli yasal düzenlemeler yapıldı. DTP’nin desteklediği adaylara karşı ‘bölücülük’ iddası ile 301. madde yoğunluklu olarak kullanılabilinir.

Başka iki tipik örnek, ‘Olağan Hal Üstü’ uygulamalarının ‘yeni’ boyutlarını ortaya koymaktadır.

Birincisi ; 8-10 Eylül 2006 yılında, Atılım Gazetesi ve Ezilenlerin Sosyalist Platformuna yönelik yapılan operesayonda gözaltına alınıp tutuklanlar hakkında açılan davadır. Özgür Radyo Yayın Koordinatörü Füsun Erdoğan ve Atılım Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Çiçek, Yayın Koordinatörü Sedat Şenoğlu ve yazarları Ziya Ulusoy, Bayram Namaz’ın bulunduğu devrimciler hakkında İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi tarafından  3 bin yıllık hapis istemi ile dava açıldı. Sistemin belirlediği yasalar çerçevesinde çıkartılan  bir gazetenin yazarları hakkında 3 bin yıllık ceza istemi, ‘sıkıyönetim-olağanüstü hal’ yasalarının fiilen uygulanmaya konulduğunu gösteriyor. Burjuva hukuku içerisinde dahi hiç bir dayanayağı olmayan bu davada uygulanan yöntem,  aynı zamanda alternatif sistem güçlerini yıldırmak ve korkutmak için verilen bir tehdit mesajdır.

İkincisi, Yürüyüş dergisi tarafından başlatılan ”Fuhşa, kumara, uyuşturucuya ve yozlaşmaya hayır » kampanyası, ”Anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmeye teşebbüs etmek” olarak değerlendirildi ve ‘3 kişi için ağırlaştırılmış müebbet hapis’ isteminde bulundu. Kapitalist sistemin geliştirip yaygınlaştırdığı ‘uyuşturucu ve fuhuşa karşı’ yürütülen bir kampanyanın ‘anayasal düzeni yıkmak’ olarak gösterilmesi tajedi-komik bir durum olduğu gibi toplumsal muhalefete karşı, sistem kuvvetlerinin politik duruşunu ve yönelimlerini ortaya koymaktadır. 

Sistemin çok yönlü saldırı ablukasını kırmak, Kürt ve Türk halkları arasındaki kardeşliği yeniden tesis etmek için, ‘birleşik devrimci ittifakına ya da güç birliğine’ zorunlu bir ihtiyaç var. Küçük grupsal kaygılar bir yana bırakılmalıdır. ‘At üsküdarı geçtiğinde’ hiç birimizin ağlamaya hakkı yok.. !

1605930cookie-checkOlağanüstü hal rejimi

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.