İsveç’te önceki gün yapılan seçimler, ülkeyi klasik bir Avupa ülkesi haline getirdi, bir anlamda da ‘’İsveç efsanesinin’’ de sonu oldu.
Mona Sahlin liderliğindeki Sosyal Demokrat Parti, dramatik bir oy kaybına uğrayarak sağcı Moderat Parti ile başa baş hale geldi.
İsveç tarihinde ilk kez yabancı düşmanı bir parti( İsveç Demokratları) 20 milletvekili çıkararak parlamentoya girdi.
Dinci Hristiyan Demokrat Parti oy kaybederek Sol Parti( isim değiştiren eski Komünist Partisi) ile başa baş oy aldı.
Yıllardır koalisyonlarla yönetilen 349 sandalyeye sahip İsveç Parlamentosunda, Sol blok;( Sosyal Demokrat Parti, Sol Parti, Çevre Partisi) 156,
Sağ blok; Moderat(tutucu)Parti, Center(Merkeez)Partisi, Folk(halk) Partisi toplam 173 milletvekili kazandı. Irkçı ve yabancı düşmanı İsveç Demokratları ise 20 milletvekiline sahip oldu.
Yüze 4 seçim barajının uygulandığı ülkede milletvekillerinin partilere göre dağılımı ise şöyle:
Moderat(M) Parti: 107
Folk Parti(Fp): 24
Center Parti(C): 23
Hristiyan Demokratlar(Kd): 19
Sosyal Demokrat Parti(S): 112
Sol Parti(V): 19
Miljo Parti(Mp): 25
İsveç Demokratları(SD): 20
KİM KAZANDI, KİM KAYBETTİ?
İsveçte yapılan seçimlerde, Sosyal Demokrat Parti, geçen seçimlere kıyasla 18 sandalye kaybına uğrayarak 112 milletvekili çıkardı. Moderat Partisi ise geçen seçimdeki 97 olan milletvekili sayısını 107’ye çıkardı. Sol Parti de yeni parlamentoda 3 eksikle ve 19 milletvekili ile temsil edilecek. Seçimlerde en başarılı parti, ırkçı ve yabancı düşmanı İsveç Demokratları oldu. Geçen seçimde parlamentoya giremeyen bu parti, yeni parlamentoda 20 Milletvekili ile temsil edilecek.
İsveç Sosyal Demokrat Partisi, yüzde 4 oranında oy kaybına karşın 112 milletvekili çııkarmasına ve parlamentoda en fazla sandalyeye sahip olmasına karşın, Hükümet kurma aşamasında bloklar halinde hareket edildiği için tek başına iktidar olamayacak.
Seçimlerde yabancıların, özellikle de Türklerin büyük desteğini alan Moderat Parti Lideri ve Başbakan Fredrik Reinfeldt, hükümet kurma aşamasında gerekli olan 3 milletvekili eksiğini tamamlamak için Irkçı ve yabancı düşmanı İsveç Demokratlarıyla işbirliği yapmayacağını söyledi. Reinfeldt, Sosyal Demokrat Parti ve Çevre Partisi ile işbirliği yapma fikrine de sıcak baktığını bildirdi.
Göran Persson’un görevi bırakmasından sonra, üç yıl önce Sosyal Demokrat Parti liderliğine getirilen Mona Sahlin, görevde bulunduğu süre içinde ve seçimlerden önce başarılı bir muhalefet politikası yürütemedi. Yabancılara yakınlaşmayı ‘’İslami kesimle yakınlaşma’’ şeklinde algılayan ve parti kadrolarında baş örtülü kadınlara yer veren Sahlin, bu tavrı nedeniyle bazı İsveçlilerin ve diğer yabancı gurupların tepkisini çekti. Sahlin, izlediği yanlış politikalar nedeniyle ‘’İslami kesim’’ içinde değerlendirilen ve bugüne dek Sosyal Demokratların en büyük destekçisi olan yabancı gruplardan Türklerin deseteğini yitirdi. ‘’Ermeni karar tasarısı’’ nın İsveç Parlamentosundan geçmesinde en büyük katkıyı Sosyal Demokratların yapması nedeniyle, bu oylamadan sonra, Türkler Sosyal Demokrat Parti’den uzaklaşarak Moderat Parti’ye yöneldiler. Moderatlar, Türklerden oluşan bir seçim komitesi kurarak bütün illerde Türkler üzerinden yoğun bir seçim kampanyası yürüttü. Sosyal Demokrat Parti’ nin milletvekili ve belediye meclisi listelerinde Türkiye kökenli Kürtlere ve Süryanilere yer vermesi de Türklerin tepkisini çekti.
Yabancı düşmanı İsveç Demokratlarının bu denli güçlenerek parlamentoya 20 milletvekili sokmalarında, izledikleri ırkçı politikalar etkili oldu. Suç işleme oranlarında ve cezaevelerinde yabancıların çoğunlukta olmaları, özellikle gasp, soygun ve uyuştuculuk suçlarına yabancıların daha çok karışmaları, İsveç Demokratlarının yabancı düşmanı söylemlerinde ve seçimden başarı ile çıkmalarında etkili oldu.
[email protected]
