Tarım ve turizm kentine 350 mermer ocağı ruhsatı!

YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – Finike’de sayıları 350’yi geçen mermer ocağı ruhsatları ilçe halkını isyan ettirdi. İlçe merkezindeki Boldağ Mahallesi’nde yeni bir arama ruhsatı verilmesine karşı imza toplayan Finike halkı, mermer ocaklarının kapatılmasını talep ediyor…

Adı kendine özgü portakalıyla özdeşleşen Antalya’nın Finike ilçesi, son yıllarda vahşi madenciliğin kıskacında zor günler yaşıyor. İlçe merkezini ve bereketli ovayı çevreleyen dağlık coğrafyada birbiri ardına açılan mermer ocakları tarımdan turizme, su kaynaklarından ormanlara yaşamı tehdit ediyor. Finike’nin Boldağ Mahallesi’nde yeni bir mermer ocağı açılması için arama izni verilmesi tepkiyle karşılandı. İlçede 350’den fazla taş ve mermer ocağı ruhsatı verildiğini belirten Finike Belediye Başkanı Mustafa Geyikçi, “Finike’nin dağları madencilik adı altında delik deşik edilirken, milyonlarca yıllık doğa mirası da yok oluyor. 2019’da vermiş olduğumuz mücadele sonucu itiraz ve imza kampanyalarının etkisiyle iptal edilen ancak tekrar aynı mahallede gündeme gelen Boldağ mermer ocağı projesi için halkımıza tekrar destek ve imza çağrısında bulunuyoruz. İmza kampanyasına destek için vatandaşlarımızı Cumartesi Pazarı belediye standına bekliyoruz” çağrısında bulundu.

FİNİKE OVASI VE DAĞLARI TEHDİT ALTINDA

Binlerce yıldır önemli bir liman kenti olan Antalya’nın Finike ilçesi, adını dünyaya duyuran ünlü portakalın yetiştiği bereketli ovası, sedir ve ardıç ağaçlarıyla şenlenen ormanları ve 2013 yılında ÖÇK ilan edilerek koruma altına alınan denizaltı dağlarıyla geleceğe bırakılması gereken özel bir coğrafyaya sahip. Karasal alandaki zengin biyolojik çeşitlilik, denizin altında da sürüyor. Finike körfezine dökülen tatlı su kaynakları ve hareketli topografya bu zenginliği besliyor. Deniz ile dağların çevrelediği ovada oluşan mikro klima sayesinde Finike önemli bir tarımsal üretim merkezi. Finike ovasında ve kırsal yerleşimlerde üretilen portakal, nar ve çeşitli sebzeler önemli ihraç ürünleri arasında. Finike Yat limanı ise ilçenin kıyı turizmindeki en önemli mekânlarından biri.

VAHŞİ MADENCİLİK RANTI 5 YIL ÖNCE KANA BULANDI

Ancak Finike’nin en değerli yanını oluşturan coğrafi avantajları son yıllarda ülke genelinde olduğu gibi burada da dezavantaja dönüştürülmeye başlandı. İlçedeki doğal taş rezervlerinin madenciliğe açılması, tarımın, turizmin ve madenciliğin bir arada olamayacağının kanıtı haline geldi. Yaklaşık 15 yıl boyunca bölgede açılan mermer ocakları, ilçe halkının ve yaşam savunucularının tepkisini çekiyor. Finike’de vahşi madenciliğe karşı hukuksal mücadele yürüten Ali Ulvi Büyüknohutçu ve eşi Aysin Büyüknohutçu’nun Mayıs 2017’de Kızılcık Yaylasındaki evlerinde vahşice öldürülmeleri, bölgedeki rantın büyüklüğünü gözler önüne serdi. Madde bağımlısı bir kiralık katil tarafından işlenen ve Türkiye’yi şok eden bu çevre cinayetinde katil zanlısı Eylül 2017’de cezaevinde ‘intihar’ olduğu iddia edilen yöntemle yaşamını yitirirken azmettiriciler ise üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen halen adalet karşısına çıkarılamadı.

ADI HUZURLA ANILAN FİNİKE’DE HALKIN HUZURU KAÇTI

Antalya’nın en huzurlu ilçelerinden biri olarak bilinen Finike’de vahşi madenciliğin yarattığı bu huzursuzluk dağlardan ilçe merkezine yayılıyor. Adını ilçe merkezinin sırtını yasladığı dağdan alan Boldağ Mahallesi’nde Konya merkezli özel bir firmaya maden arama ruhsatı verilmesi de Finike’deki huzursuzluğu tırmandırdı. İlçede yeni mermer ocağı açılmasını istemeyen Finikeliler, henüz ‘arama ruhsatı’ aşamasında olan girişimin engellenmesini talep ediyor.

BELEDİYE BAŞKANI GEYİKÇİ: ‘350’DEN FAZLA RUHSAT VERİLDİ’

İlçede 350’den fazla taş ve mermer ocağı ruhsatı verildiğini belirten Finike Belediye Başkanı Mustafa Geyikçi, “Finike’nin dağları madencilik adı altında delik deşik edilirken, milyonlarca yıllık doğa mirası da yok oluyor. 2019’da vermiş olduğumuz mücadele sonucu itiraz ve imza kampanyalarının etkisiyle iptal edilen ancak tekrar aynı mahallede gündeme gelen Boldağ mermer ocağı projesi için halkımıza tekrar destek ve imza çağrısında bulunuyoruz. İmza kampanyasına destek için vatandaşlarımızı Cumartesi Pazarı belediye standına bekliyoruz” çağrısında bulundu.

FİNİKE HALKI HALKI MERMER OCAKLARININ KAPATILMASINI İSTİYOR

Finike Belediye Başkanı Mustafa Geyikçi’nin çağrısının ardından önceki gün pazar yerinde kurulan imza standında ilçe halkı mermer ocağına karşı imza verdi. Antalya Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne iletilmek üzere imzaya açılan itiraz dilekçesinde, şu ifadelere yer veriliyor: “Antalya ili, Finike ilçesi, Boldağ Mahallesi sınırları dâhilinde Natural İç ve Dış Gıda Sanayi Limited Şirketi isimli şirketine verilen maden arama faaliyetlerinde bulunduğunu haricen öğrenmiş bulunmaktayız. Maden arama izni verilen sahanın ilçe merkezine, yerleşim yerlerine ve içme suyu deposunun çok yakınında olması ile birlikte endemik bitkiler yönünden zengin orman bitki örtüsünün, su havzalarının, tarımsal faaliyetlerin, turizm bölgesinin, yaban hayvanlarının yaşam sahasının içinde olması nedeniyle arama faaliyetlerinin ivedilikle durdurularak söz konusu maden arama faaliyetlerine ve varsa tüm maden arama ve işletme faaliyetlerine son verilmesi gerekmektedir.

‘SAĞLIKLI BİR ÇEVREDE YAŞAMAK ANAYASAL HAK’

Arama faaliyetinde bulunan taş ocağının, bugüne kadar Finike ilçesinde faaliyet gösteren taş ocaklarının toz çıkarmadan çalışmadığı nazara alındığında İnsan sağlığına çok zarar vereceği de açıktır. Anayasanın 56. maddesinde yer alan ‘Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir’ hükmü gereği anayasal hak olan çevre hakkımızın korunması gerektiği, Paris İklim Anlaşmasına ve çevre mevzuatına açıkça aykırılıklar nedeniyle söz konusu maden şirketinin veya varsa diğer maden şirketlerinin tüm arama veya işletme faaliyetlerinin telafisi mümkün olmayan zararlar ortaya çıkmadan durdurulmasına ve konu ile ilgili olarak tarafımıza ayrıntılı bilgi verilmesine, karar verilmesini saygıyla arz ve talep ederiz.”

2616340cookie-checkTarım ve turizm kentine 350 mermer ocağı ruhsatı!
Önceki haberKararlara şerh düşen hâkimler sürüldü
Sonraki haberEnflasyon da, bütçe de ‘fevkaladenin fevkinde’…
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.