Ancak, çağlar mı değişti, insanlar mı değişti bilinmez, ne olduysa oldu ve yağcılık adeta her tarafı sarmış durumda. Artık her konuda gündeme girmiş gibidir.
Yıllardır, bazı siyasetçilerin vatandaşa şirin görünmek, olmayacak vaatlerde bulunmak, daha fazla oy toplamak, yeri geldiğinde kadro dağıtmak, hesap kitap yapmadan ücretlilere bol zam yapmak şeklinde vatandaşa yağcılık yaptığı iddiaları gazete haberlerine çokça malzeme olmuştur. Zaten, popülist diye bu icraatlar hep eleştirilmiştir.
Daha sonra ise, işler tersine dönmeye başlar sanki… Bir dönem sonra, bu kez vatandaşların bir kısmında, siyasetçi ve bürokratlara şirin görünmek çabalarını görüyoruz. Oy verme vaatlerinde bulunmak, bazı pazarlıklar yapmak ve maalesef zaman zaman bazı yanlışların yanında bulunmak gibi popülist politikalar üretildiğini duyuyoruz. Önceleri, üst düzeyde olduğu söylenen bu hususların daha sonra, yayılarak daha alt düzeylere kadar sirayet ettiği söylentileri yayılıyor.
Yağcılık, böyle çok yere bulaşmaya başlayacak ta bazı gazeteci ve yazarlar ya da televizyonlar bundan kendilerini kurtarabilecek mi? Bu soruya cevap vermek gerçekten kolay değil. Ancak, bazı muhabir, yazar ya da televizyon programları tiraj adına, reyting adına, şirin görünmek adına veya bilmediğimiz başka sebepler adına yanlış şeyler yapıyorlarsa biz buna ne isim vereceğiz? Toplumun sesi olmak doğru fakat, bazıları seviyor, istiyor ya da izliyor diye yanlış yapmak ne demek olur? Halkın sesi olmak, (mesela) halkın yanlışlarının sesi olmak demek midir? Böyle olmalıdır deniliyorsa, medyanın halkı aydınlatmak, doğru bilgilendirmek, yanlışların altını çizmek görevleri nerede kalacaktır? İzleyicisi azmış diye doğru program yapmamak, okuyucusu azmış diye doğru makale yazmamak veya haber-yorum yapmamak olayını nereye oturtacağız?
İzleyicisi ve okuyucusu azmış veya çokmuş bunu anladık. Peki, ya doğrular, ülkenin ve insanlarımızın istikbali, kültür değerlerimiz, bunlar ne zaman anlatılacak? Bunlara da sıra gelecek mi?
Tiraj veya reyting adına yanlışlıklar yapılıyorsa yahut yanlışlıklar destekleniyor görünüyorsa bunun adı halk yağcılığı olur.
İğneyi kendimize batırıp diyebilmeliyiz ki; galiba bir kısım medya halk yağcılığına soyunmuş görünmektedir.
Tuz da kokarsa ne olur?
Çok yazık…
e-posta ; [email protected]
