Yazmak gerekir

Hiç yazmak gelmiyor içimden. 

Ama “Sözün bittiği yerdeyiz” lafını saçma bulduğumu söyledikten sonra susmak dürüst olmaz.

Reuters Ajansından dün akşam yazıyı yazmaya oturmazdan önce depremden ölenlerin sayısının 46 Bine ulaştığını öğrendim.

Hala enkaz altında belki de bu rakamdan faza insan var. Birçok yerleşim yerleri nüfuslarının çoğunu depremde kaybetti.

Acılı ailelerin facialarını an be an izlemeye devam edip onlarla kahroluyoruz. 

Kızgınız, hüzünlüyüz, ama bir yandan da dayanışma örneklerini görerek gurur duymaktayız.

Elbette kızgın olmamız gerekir. Ama kızgınlığımız sosyal medyada beddua etmekle, sağa sola saldırmakla, bu korkunç faciayı bile politik malzeme yapmakla kendini göstermemeliydi.

Bireyler, sivil toplum örgütleri olarak Etkili bir şekilde örgütlenip, bir sonraki depremlerde aynı ölçüde can kaybı olmaması için gerekli mercilere baskı yapmaya çalışmalıyız. 

Yetkili organlar belli ki görevlerini yapmamaktadırlar. 

1999 depreminden, daha önceki depremlerden belli ki birşey öğrenilmedi. Belli ki özellikle 1999 depreminden sonra getirilen bina inşa etme kurallarına uyulmuyor. Denetim çok zayıf.

Rüşvet kültürü hiç durmadan devam etmekte. Bu böyle olduğu sürece daha çok yaslı aileler göreceğiz.

Deprem esnasında birçoklarımızın izlediği en iğrenç olay, Kıbrıs’tan Adıyaman’a giden Mağusa Türk Maarif Koleji kafilesi hakkında basında çıkan yanıltıcı haber idi. 

Ailelere umut veren yanlış haberi birçokları gibi ben de sevinç ve umut içerisinde paylaştım. Bu haberi yapan kişi hakkında soruşturma açılıp açılmadığını bilmiyorum. Açılmamışsa mutlaka hemen bu yapılmalı.

Londra’da da toplumumuz seferber oldu ve Türkiye’ye birçok malzeme kamyonları gönderdiler. Aynı zamanda birçok kuruluşumuz para toplama kampanyaları başlattı.

Bunlar çok olumlu girişimler. Ancak söylemem gerekiyor ki bu girişimler toplumsal dayanışma örneklerinden çok bir yarış ortamı içerisinde yapıldı. Tıpkı Covid dönemi esnasında olduğu gibi. 

Toplumumuzu fazla eleştirmek istemiyorum. Önemli olan böyle anlarda çabucak kolları sıvayıp gereken yardımı gerekli yerlere ulaştırmaktır. Kendilerini öne çıkaranlar her toplumda, her zaman olacaktır.

Öfke, eleştiri yaslı aileler için çok geç. Şu an yapılacak en önemli şey onlara elimizden geldiği kadar yaşadıkları korkunç travmanın etkilerinden kurtulmaları için yardımcı olmaktır. Bu konuda sosyal medyada birçok psikologların önerilerini görmek memnuniyet vericidir.

 

2669960cookie-checkYazmak gerekir

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.