Yeni Türkü ve Peny’den dostluk konseri

Egenin iki yakası önce Gümülcine’de ardından da Tarsus ve Mersin’de dostluk ezgileriyle birleşiyor… Yeni Türkü ile Yunanistan’ın en ünlü seslerinden Peny Xenaki aynı sahneyi paylaşıyor.

İkili ilk önce bu akşam (25 Eylül) Gümülcine Açık Hava Tiyatrosunda bir dostluk konseri verecek. Ardından Yeni Türkü ve Peny Xenaki’ye, tüm dünyada ismini duyuran, dans alanında başarılı grup Harem Perküsyon da katılarak 1 Ekim’de Tarsus’da ve 2 Ekim’de 4. Uluslarası Mersin Müzik Festivalinin kapanışında iki konsere imza atacaklar.

PENY XENAKI?
Peny, Pireus’ta dünyaya geldi ve Pireus’ta yaşamaya devam ediyor. Kolej yıllarında klasik müzik dersleri almaya başladı.Kolej yıllarının son dönemlerinde ve sonrasında Atina’da çeşitli amatör ve yarı-profesyonel gruplarla sahne almaya başladı.Bu sırada Yunanistan’ın ünlü bestecilerinden Mimis Plessas tarafından keşfedildi.

1981’de Mimis Plessas’la beraber profesyonel şarkıcılığa başladı.İlk büyük konserinde Plessas’ın şerefine gerçekleştirilen bir gecede,Atina’nın ünlü Lycabetus Tiyatrosu’nda sahne alarak,orada büyük şarkıcılarla beraber mesleğine büyük denizlerde başlamış oldu.

Aynı sene, her yıl yapılan Corfou Geleneksel Müzik Yarışması’na ünlü besteci Manos Hadjidakis’in rehberliğinde katıldı.Peny ‘i hemen diğerlerinden ayrı tutan Manos , sonrasında da ünlü radyo konserlerinde beraber çalıştı.Kendine has gırtlak yapısı ve sesiyle ,yorum yeteneğiyle ,popüler Yunan bestecilerin dikkatini çekmeye başladı.

1960’lardan beri Yunanistan’da müzik vitrinini etkileyen Yannis Spanos,yaz konserlerinde beraber çalışmak üzere davet ettikten sonra tam 6 yıl beraber çalışarak ünlü müzik salonlarında tüm Yunanistan’ı dolaşarak konserler verdiler.1987 yılında , bir başka ünlü besteci Giorgos Hadjinasios, Penny’e ve Spanos’a “iki bestecinin işbirliği” teklifiyle gitti.Beraberce birçok hit parça çıkardılar ve Peny’e de vokal olarak hep inandılar.Performansları büyük başarılara imza attı.

Sonrasında birçok besteci beraber çalışmak için teklifler getirdi; aralarında Kostas Hadjis, Marios Tokas,Giorgos Katsaros,Apostolos Kaldaras gibi isimlerin bulunduğu birçok isimle Yunanistan’daki konserlerde ya da dünyayı dolaşırken beraber çalıştı, beraber kayıtlar yaptı.

En ünlü konser salonlarında şarkılar söylerken, seyirciyle iletişimiyle de ün saldı.1999 baharında, şarkıcı Tania Tsanaklidou ile beraber Belgrad’da bombaların ortasında, açık hava konseri vererek hümanist bir tavır ortaya koydu.

2001’de ünlü “Megaro Mousikis”te yine Mimis Plessas’la beraber şarkı söyledi.2002 yılında da beraber, “Herodium” Tiyatrosu’nda sahne aldılar.

2001 yazında , Türkiye’nin 20 yıllık geçmişi olan ve en çok satan gruplarından Yeni Türkü’yle tanıştı.Beraber şarkı söyledikten sonra oluşan sihri hemen farkettiler.Dört dahi gençten oluşan perküsyon grubu “Harem’i” davet ederek, hep birlikte bir işbirliği başlattılar.Türkiye’de konserlerle büyük ilgi görmeye başladılar.

Kasım 2001’de Tel Aviv’de , “The Mann Auditorium “’da bir konser verdi.Performansları kaydedildi ve pek yakında İsrail’de konser cd’si olarak piyasaya çıkıyor.

Temmuz 2002’de , buzuki virtüözü bir dörtlü olan “ Rast “’la işbirliğinde Yunanistan’da konserler vermeye başlarken, Mayorka’da da başarılı bir konser verdiler.

Peny , birçok isimle işbirliğine rağmen kendi diskografisinde de çok özenli bir isim oldu.

Kaliteli müzik ve kaliteli sözlere dikkat eden Peny, şarkılarını seçerken çok zaman harcıyor.1989’da Yannis Spanos şarkılarıyla yaptığı “Epifilaki” ve 1995’te birçok bestecinin de yeraldığı “ Me mia obrella trypia” iki solo çalışması.Bugünlerde stüdyoda , Yunanlı, Türk ve Ermeni bestecilerle ve sözler için de en ünlü Yunanlı söz yazarlarıyla yeni albümü üzerine çalışıyor.

YENİ TÜRKÜ?
Ankara’da 1978’de kurulan grup, ilk albümü olan “Buğday’ın Türküsü”nü 1979’da çıkardı. Grubun adı bir bakıma yaptığı müzik türünü de açıklıyordu; geleneksel ve etnik özellikler taşıyan müzik aynı zamanda günümüz insanının kulağına hitap etmeli, Türkü’ler “Yeni”lenmeliydi. Bu görüşle yola çıkan grup yaptığı müziğe Ege ve Akdeniz esintilerini katarak 1983’te “Akdeniz Akdeniz” adlı uzunçalarını piyasaya sundu. İçersinde, bugün dahi çok sevilen parçaların yer aldığı albüm, coşku ve hüznün içiçe yaşadığı Akdeniz duyarlığını yansıtan bir karaktere sahip.

Yeni Türkü’ nün müziği; arka planda geniş bir ses frekansına yayılan Batı müziği çalgıları ve armoni tekniğiyle, ön planda zengin tınılara sahip Türk müziği çalgılarının ve melodilerinin kaynaştırılmasına dayanıyor. Anadolu ve Bizans gibi köklü kültürlerin mirasını barındıran İstanbul, bu kaynaşmanın simgesi olarak kabul edilebilir.

“Günebakan” uzunçaları ile birlikte ud ve bağlamanın yanısıra klasik kemençe ve kanun gibi Türk müziği sazlarına daha yoğun yer veren Yeni Türkü, 1987’de çıkardığı “Dünyanın Kapıları” ile aynı çizgiyi sürdürdü.

Yeni Türkü müziğinde sözlerin ağırlıklı bir yeri var. Sözlerin önemli bir bölümü çağdaş Türk şiirlerinden oluşuyor: Can Yücel, Yaşar Miraç, Turgay Fişekçi, Lale Müldür, Kemal Burkay isimlerden birkaçı. Öte yandan, sevilen birçok şarkının söz yazarları olarak Murathan Mungan, Meral Özbek ve Cengiz Onural’ın imzalarını görüyoruz.

1988 yılında çıkardığı “Yeşilmişik” albümü Yeni Türkü’yü çok geniş yığınlara ulaştıran bir dönemin başlangıcı oldu. Bu dönemde yurtiçinde ve Hollanda, Almanya, Norveç ve İngiltere’de sayısız konserler veren grup, 1990 yılında “Vira Vira” albümüyle çalışmalarını sürdürdü. Canlı konser kayıtlarından oluşan “Rumeli Konseri” ise 1991’de çıktı. Bu dönem içersinde basın organları tarafından birçok defa “Yılın En İyi Topluluğu” ödülünü kazandı.

1992 yılında çıkan “Aşk Yeniden” bir yandan olgunluk dönemi yapıtlarıyla, diğer yandan da Rembetiko müziğini kamuoyuna sunmasıyla büyük bir ilgi topladı. “Yedikule” gerek şarkı olarak, gerek video klip olarak birçok yayın organında birincilik aldı. 1994’te çıkarılan “Külhani Şarkılar” ise tümüyle Rembetiko’ya ayrılmış antolojik bir albüm niteliğindeydi.

Yeni Türkü, albümlerin yanısıra, film müziği alanında da oldukça yoğun çalışmalar yapmıştır. Türkiye’de ilk kez özgün film müziği kasetini 1985’te çıkartan grup, Antalya ‘Altın Portakal’ müzik ödülünü, ‘Sinema Yazarları’ ödülünü kazanmıştır.

Büyük bir ilgiyle izlenen “Süper Baba” dizi filminin müziklerini kaset ve CD olarak piyasa sunan grup, Türkiye’de ilk kez bu tür bir yayını gerçekleştirmiş oldu. BMG Türkiye tarafından yayınlanan albüm, aralık 95’te tüm dünya pazarına dağıtılarak ‘World Music’ listelerinde yer almaya başladı.

17 yıl boyunca yaptıkları albümleri içersinden derledikleri “Her Dem Yeni/ Yeni Türkü”yü yayınlayan grup, değişen yeni elemanları ile birlikte 1999 yılında “Yeni Türkü ‘Yeni’” albümünü çıkardı. ‘Yeni’ ile birlikte daha geniş bir etnik yelpaze ve alt-yapı değişimleri gündeme geldi.

_________________
Gümülcine Açık Hava Tiyatrosu – Yunanistan / 25 Eylül Pazar – Saat 20.30
Tarsus Gösteri Merkezi / 1 Ekim 2005 Cumartesi – Saat 18.00
Mersin Kanlı Divane / 2 Ekim 2005 Pazar – Saat 17.00

1114900cookie-checkYeni Türkü ve Peny’den dostluk konseri

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.