Zeytin ve çam ormanında madenci kıyımı başladı

YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – Zeytinin gen merkezi olan bölgede yer alan Anadolu’nun güneyindeki mermer ve taş ocakları, ‘delice’ olarak anılan yabani zeytin ormanlarını yok ediyor…

Antalya ve Mersin illeri sınırında bulunan eski bir yerleşim olan Kaledran’da özel bir firma tarafından açılmak istenen mermer ocağı için yol çalışması başladı, yüzlerce yabani zeytin, kızılçam ve sandal ağacı yok edildi. Anamur’a bağlı Anıtlı köyünün sırtlarındaki yamaç ve kayalık arazide başlatılan mermer ocağı çalışması muz, avokado ve zeytinin yanında tropik meyve üretimi yapılan bölgede tepkiyle karşılandı. Arkeolojik sit alanını da kapsayan yaklaşık 100 hektarlık ruhsat sahasında el değmemiş yabani zeytin ağaçlarının yanı sıra kızılçam, sandal, menengiç ve harnup gibi maki türleri de yer alıyor. Tarımsal üretimde su sorunu yaşayan bölgedeki çiftçi kooperatifleri ve vatandaşlar mermer ocağı için verilen ÇED Gerekli Değildir kararının iptali için dava açtı.

Antalya’nın Gazipaşa ilçeleri ile Mersin’in Anamur ilçelerinin sınırını oluşturan Kaledran çayının iki yakasını birleştiren tarihi yerleşim, çayla aynı adı taşıyordu. Daha sonra Anıtlı ve Yakacık olarak ikiye ayrılan Kaledran’ın bir yakası (Anıtlı) Anamur’a bir yakası da (Yakacık) Gazipaşa’ya bağlanmış. Ancak yerel halk halen Kaledran kimliğini koruyor. Bölgenin köklü geçmişini ve coğrafyasını korumak ve yaşatmak için kurulan kültür derneğine Kaledran adının verilmesi, ortak geçmişe ve kültürel bağlara yönelik bir vurgu.

TÜRKİYE’NİN TROPİK MEYVE ÜRETİMİ MERKEZİ OLDU

Kaledran çayının oluşturduğu küçük kıyı ovasında yıllar önce başlatılan muz üretimi bugün sarp arazilere kadar yayılmış durumda. Son yıllarda giderek artan avokado üretimi ise muzla yarışır hale gelmiş. Muza göre daha az su isteyen ve işçiliği, saklaması, raf ömrü kolay olan avokado bölge üreticilerinin yeni gözdesi olmuş ancak sahip olduğu mikro klima özelliği bölgede mangodan papayaya, ejder meyvesinden pepinoya birçok tropik meyvenin yetişmesine olanak sağlıyor.

SUSUZLUK ENDİŞESİ VE YÜKSEK GİRDİLER ÜRETİCİNİN KÂBUSU

Kıyı ovasından vadi içlerine kadar yayılan üretim, zor koşullarda tarım yapan yöre halkının geleceği için hayati önemde. Bugüne kadar Kaledran çayı ve dağlık arazideki yeraltı sularının can verdiği tarımsal üretimin geleceği ise suya bağlı. Bugüne kadar üretime yeteli olan bölgedeki su kaynakları, üretim alanlarının artması ile birlikte yetersiz gelmeye başlamış. Üreticilerin en önemli endişesi gelmekte olan kuraklık. Sulama için ödenen yüksek elektrik faturaları ile gübre, mazot gibi kalemlerdeki olağanüstü artışlar da üreticilerin endişelerini artırıyor.

KALEDRAN’IN DOĞASINA VE TARİHİNE SAHİP ÇIKILMASI GEREKİYOR

Kaledran’da üreticilerin ilgisi ve azmi, bölgeyi Türkiye’nin tropik meyve üretim üssü haline getirmiş. Kendisi de bir üretici olan Kaledran Kültür Derneği Başkanı Bilal Şahin, avokado çekirdeklerinden fidan üreterek bölgedeki üreticilerin ihtiyacını karşılıyor. Bölgenin tarımsal üretiminin yanında coğrafyasının ve kültürünün de korunarak geleceğe taşınması için çaba harcadıklarını anlatan Şahin, Kaledran’ın doğasına ve tarihine sahip çıkılması gerektiğini söylüyor.

ÜRETİCİNİN GELECEĞİNİ KARARTA MERMER OCAĞI PROJESİ

Yıllardır kendi olanaklarıyla tarımsal üretimi geliştiren ve geleceğe umutla bakmaya başlayan Kaledran halkı, bölgede verilen mermer ocağı ruhsatlarının yaratacağı yıkımla karşı karşıya. Daha önce yöre halkının yargıya taşımasıyla iptal edilen bir projenin ardından geçtiğimiz ay uygulamaya konulan yeni bir mermer ocağı projesi üreticilerin kâbusu oldu.

SU KAYNAKLARI, TARIM ARAZİLERİ VE ORMANLAR TEHDİT ALTINDA

Su kaynaklarını, ormanları ve tarımsal üretimi tehdit eden mermer ocağı projesi için geçtiğimiz ay başlatılan yol çalışması, daha proje başlamadan binlerce ağacın yok edilmesine neden oldu. Yüksek eğimli arazide açılmak istenen mermer ocağının heyelan riski oluşturacağına da işaret eden köylüler, işletme sahası yakınındaki yerleşim ve tarım arazilerinin tehdit altında olduğunu belirtiyor.

YÖRE KÖYLÜLERİ PROJEYE KARŞI DAVA AÇTI

Alanya merkezli Aytap Madencilik İnşaat Enerji Tic. Ve San. A.Ş adlı özel bir firmaya ait olan mermer ocağı projesi için Mersin Valiliği’nce Ekim 2018’de verilen ÇED Gerekli Değildir kararının iptali için dava açan köylüler, projenin iptalini istiyor.

YABANİ ZEYTİN ORMANI TAŞ ÇIKARMAK İÇİN YOK EDİLİYOR

Mermer ocağı için seçilen bölgede binlerce yabani zeytin ağacı ile kızılçam, sandal, harnup ve menengiç gibi maki türleri bulunuyor. Bölge için hayati öneme sahip olan su kaynaklarına da ev sahipliği yapan arazideki orman kesimleri ise ürkütücü boyutta. İki yıl önce büyük bir yangına maruz kalan bölgedeki ormanlarda bir yandan tomruk amaçlı kesimler yapılırken diğer yandan da Akkuyu Nükleer Santrali için yapılan enerji nakil hattının geçeceği ormanlık alan tıraşlanmış. Mermer ocağı için yapılacak orman kıyımıyla bölgede daha yaz gelmeden etkisini gösteren kuraklığın daha da artmasından endişe ediliyor.

 

 

2599570cookie-checkZeytin ve çam ormanında madenci kıyımı başladı
Önceki haberİngiliz istihbaratı: Mariupol Rusların ilerleyişini frenledi
Sonraki haberZeynep Dikmen kitabının tanıtımı DAY MER’de
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.