20 milyon yıllık ağaç fosillerinin bulunduğu bölgede taş ocağı ısrarı

YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – Ankara’nın Beypazarı ilçesine bağlı Doğanyurt köyünde bulunan ve mutlak koruma gerektiren zengin doğal miras inşaat malzemesine kurban edilmek isteniyor…

Ankara’nın Beypazarı ilçesine bağlı Doğanyurt köyünde özel bir şirket tarafından açılmak istenen Kalker ocağı ve kırma eleme tesisi için 17 Nisan 2020 tarihinde verilen ÇED Gerekli Değildir Kararına karşı yöre halkı ve doğa koruma kuruluşları dava açmış, Ankara 18. İdare Mahkemesi de Şubat 2022’de ÇED kararını iptal etmişti. Yaban hayatı açısından oldukça zengin olan bölgede 20 milyon yılı aşan farklı türlerdeki ağaç fosillerine rastlanması da doğa tarihi açısından bu bölgeyi önemli kılıyor. Ancak bu bölgede beton hammaddesi üretmek isteyen firma Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na yeni bir ÇED dosyası ile başvurdu. Bilim insanlarının ve çeşitli doğa koruma örgütlerinin karşı çıktığı proje için 23 Haziran’da ÇED toplantısı yapılacağı duyuruldu.

CEYLANLARLA TİFTİK KEÇİLERİNİN YAN YANA YAŞADIĞI KÖY

Ankara’nın Beypazarı ilçesine bağlı Doğanyurt köyü, İç Anadolu ile Batı Karadeniz bölgesi arasındaki doğal geçiş bölgesinde yer alıyor. Farklı iklim tiplerine ait bitki ve canlı türlerine ev sahipliği yapan bölgede ceylandan küçük akbabaya, vaşaktan ayıya nesli yok olma tehdidi altındaki birçok canlı türü yaşıyor. Doğanyurt köyü ve çevresinde yapılan bilimsel çalışmalarda, Anadolu’nun doğa tarihi açısından önemli olan 20 milyon yıllık çeşitli türlere ait silisleşmiş ağaç fosillerine rastlandı.

KORUNMASI GEREKEN MİRAS BETON ÜRETİMİNE KURBAN EDİLECEK

Doğanyurt ve çevresi, Osmanlı döneminde önemli bir ihraç ürünü olan ve Ankara’nın ünlü hanlarının baş ticari ürünleri arasında bulunan tiftik üretiminin yapıldığı son yerleşimlerden. Titfiği bir zamanlar altın değerinde olan Ankara keçisinin halen yetiştirildiği köylerden biri olan Doğanyurt köyü, birçok yönüyle korunması gereken bir kırsal yerleşim. Ancak bunca mirasın iç içe olduğu Doğanyurt’ta beton hammaddesi üretmek için açılmak istenen kalker ocağı projesinde ısrar sürüyor.

ISRAR EDİLEN PROJE İÇİN 23 HAZİRAN’DA ÇED TOPLANTISI YAPILACAK

Mahkemenin ÇED Gerekli Değildir kararını iptal ettiği proje için yeniden ÇED süreci başlatılması tepki çekti. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 23 Haziran 2022 tarihinde halkı proje hakkında bilgilendirmek, görüş ve öneriler almak amacıyla ÇED (Halkın Katılımı) Toplantısı düzenleneceğini duyurdu.

MERA VE ORMAN NİTELİĞİNDEKİ ARAZİDE ÜRETİM ALANI ARTIRILDI

Proje sahibi Yusuf Ağa Madencilik İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından hazırlanan Proje Tanıtım Dosyasında (ÇED Raporu) yer verilen bilgilere göre daha önce yaklaşık 16 hektarlık alanda yapılması planlanan üretim alanının 37,68 hektara çıkarıldığı kaydediliyor. Açık ocak işletmeciliği yöntemi ile delme ve patlatma işlemlerinin uygulanacağı belirtilen tesiste, yılda 1 milyon 500 bin ton malzeme üretilmesi planlanıyor. ÇED raporunda yer verilen bilgilere göre taş ocağında üretilecek malzemenin hedef pazarının Beypazarı ilçesindeki inşaat sektörü olduğu belirtiliyor. Proje alanının bir kısmı mera, bir kısmı ise çam ağaçlarıyla kaplı devlet ormanı niteliğinde.

MAHKEME ÇED KARARINI HUKUKA AYKIRI BULMUŞTU

Ankara 18. İdare Mahkemesi’nin iptal kararında, projenin uygulanacağı alanın bitki ve hayvan türleri açısından zengin biyoçeşitlilik unsurları içerdiğine dikkat çekilerek, “Bitki ve hayvan türleri açısından ulusal ve uluslararası düzeydeki sözleşme ve eklere giren yüksek koruma statüsüne sahip türler içermesi, yaklaşık 20 milyon yıl öncesine giden çok sayıda farklı türe sahip silisleşmiş ağaç fosillerinin ruhsat sahası içerisinde yer alması, söz konusu alanda kurulması planlanan Kalker Ocağı ve Kırma Eleme Tesisi ile ilgili olarak yapılacak patlatmalarla ortaya çıkacak olan ses kirliliği, toz parçacıkları ve meydana gelebilecek sarsıntı nedeniyle, dava konusu alan içerinde bulunan yaban hayatındaki hem memeliler hem de kuşlar için tehlike arz edeceği, bu nedenle bahsi geçen canlıların barınma, üreme, beslenme ve konaklama alanlarında kayıpların yaşanmasına yol açacağı, tüm bu hususlar dikkate alındığında, dava konusu projenin uygulanması için ‘Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı’nın alınması gerektiği sonucuna varıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmemektedir” ifadelerine yer verilmişti.

DOĞANYURT’TA BULUNAN AĞAÇ FOSİLLERİ 18-23 MİLYON YILLIK

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Orman Botaniği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ünal Akkemik tarafından yapılan bilimsel araştırmalarda, Doğanyurt köyünde 18 ila 23 milyon yıl öncesine ait çeşitli ağaç fosilleri bulunmuştu. Geçmişte volkanik bir bölgede bulunan Doğanyurt köyünde yapılan araştırmada bataklık servisi, çam, akçaağaç, erguvan, söğüt ve çitlembik gibi ağaç türlerine ait fosillere rastlanmıştı.

2697410cookie-check20 milyon yıllık ağaç fosillerinin bulunduğu bölgede taş ocağı ısrarı
Önceki haberYeni asgari ücret 11 bin 402 TL
Sonraki haberİstanbul’da depremde en çok yıkımın nerede olacağını açıkladı
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.