Almanya’ya yoğunlaşmalı

Almanya dünyanın en önemli ülkeleri arasında yer alan ve dünya düzeyinde etkisi sürekli artmakta olan bir ülke. Almanya’nın hem Türkiye hem de KKTC açısından bir de başka yanı var ki gerçekten çok değerli. Yüzbinlerce Türkiye kökenli Almanyalı yaşamakta bu ülkede. Sadece Türkiye kökenli milletvekillerinin sayısı bile küçünemeyecek kadar çok. Federal Parlamentoda (Bundestag) beş milletvekili var. Yeşiller de iki, SPD, FDP ve Sol Parti de birer tane. Eyalet Parlamentosu düzeyinde sadece Berlin’de sekiz milletvekili var. Hamburg’ta yanlış hatırlamıyorsam beş milletvekili, Bremen’de dört, Niedersachsen’de bir ve Hessen’de bir milletvekili ilk aklıma gelenler. Yerel düzeyde yüzün üzerinde Türkiye kökenli meclis üyesi koşturmakta. Önemli firmaların yöneticileri, üniversite öğretim üyeleri, hakim ve savcılar, avukatlar, polisler ve bir çok farklı alanlarda günlük yaşamın akışında rollerini oynamaktalar. İşverenler, sendikacılar ve sanatçılar kendilerinden çok söz ettiriyorlar.

Türkiye bu gerçeğin farkında ve yapması gerekenleri her geçen gün daha verimli bir şekilde hayata geçirmekte.
Hessen Eyaleti’nin Başbakanı Roland Koch ve Başbakan Yardımcısı Jörg Uwe Hahn Kasım ayı başında Ankara’yı boşuna ziyaret etmeyecekler. Hessen Eyaleti kendine Türkiye’de bir kardeş bölge aramakta. Hem de geçmişte “Hessen’de Türkleri istemiyoruz” diyerek kampanya yapan ve iktidar deviren bir başbakan artık Türk dostları arasında. Geçmişte yaptıklarına kızabiliriz ama bugün Hessen Eyaleti’nin örneğin Ankara yöresi ile işbirliği yapmasını sağlamasını da alkışlamamız gerekir.
Bir çok eyaletin Türkiye’de “ekonomik işbirliği” ofisleri açılmış durumda. Almanya ve Türkiye arasında yaşamın her alanında gelişen ilişkiler sürekli derinleşmekteler. Bugünlere gelinmesindeki en büyük katkı payı elbette Almanyalı Türklerde. Ancak geçimişin Ankara’sının da bu konuda uyuduğunu ya da bu gerçeği “yanlış kullanmaya kalktığını” düşünecek olursak günümüz Ankarası’nın da olumlu bir payı olduğunu itiraf etmeliyiz.

Kuzey Kıbrıs Almanya gereğini geç keşfetti. Ama keşfetti. Almanya’da KKTC’ye yürekten destek veren yüzbinlerce insan var. Çoğu seçmen. Bazıları hatta milletvekili. Son iki yılda hep birlikte ufak da olsa aslında büyük adımlar attık. Önemli bağlantılar kuruldu. Destek arttı. En önemlisi anlaşılmaya başladık.

Salı gecesinden beri Girne’de GAÜ’ye konuk olan Weilburg Turizm Okulu öğrencileri ile gezerken bir kez daha bu çalışmaların ne kadar yararlı olduğunu farkettim. Dün Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ı ziyaret eden Alman turizm öğrencileri Kuzey Kıbrıs Gerçeği’ni çok iyi bilmekteler. Cumhurbaşkanı’nı dinlerlerken ve ona sorular sorarken Kıbrıs konusunda ne derece duyarlı olduklarını da sergilediler. İşte bu çok önemli. Yirmi yaş civarında yirmiiki Alman genci aslında birer Kuzey Kıbrıs dostu olmuşlar. Bu örneklerin sayısını arttırmak bizim elimizde.

Kuzey Kıbrıs ve Almanya arasındaki yoğun ilişki son aylarda biraz da KKTC İç Politikası’nın ısınmasından dolayı olsa gerek zayıfladı. Oysa asıl şimdi bu ilişkiyi güçlendirmek gerekiyor. Almanya’daki dostlarımız buna hazır. Üstelik hiç bir çıkarları da yok. Gönülden destek verdikleri bu konuda hatta sürekli başları ağrıyor. Çünkü Rum Kesimi hiç boş durmuyor.

Bu nedenle kazanılmış kaleleri boş bırakmamakta ve ilişkileri korumakta ve de geliştirmekte yarar var. KKTC’nin en fazla ihtiyacı olan da bu: uluslarası düzeyde kamuoyu desteği! Dilerim Almanya ve Kuzey Kıbrıs arasındaki ilişki de şu ya da bu nedenden dolayı yaşamakta olduğumuz duraklama dönemi sona erer ve ileriye doğru adım atmaya başlarız.

1617320cookie-checkAlmanya’ya yoğunlaşmalı

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.