Avrupa Kuzey Kıbrıs’ı endişe ile izliyor!

Son beş gündür farklı, farklı muhataplarla yaptığım sayısız görüşmenin ardından çıkardığım tek bir sonuç var: “19 Nisan Seçimi” sonucuna göre belki de “20 Nisan KKTC’si” Kuzey Kıbrıs’ın “başına çok dert açacak”. Aynı Amerikan filmlerinde görmeye alışık olduğumuz eski Latin Amerika sahneleri Avrupalıları KKTC’nin geleceği açısından oldukça ürkütmekte. Türkiye’de “sürekli iktidarda kalabilme sevdası ile hem sağ hem de sol terörü kışkırttığı” kanıtlanmış bir çete uzun yıllar Kuzey Kıbrıs’ı lojistik üssü olarak kullanmış ve aynı Ankara’ya yönelik oyunlarını Lefkoşa’ya yönelik olarak da sahnelemiş. Kuzey Kıbrıs’ta iddia edilenler çerçevesinde artık Adalet tarafından ele alınacak çok ağır ithamlar var. Bir İç İşleri Politikacısı olarak hukuk devleti işleyişine inandığımdan “suçlananların suçu kanıtlanana kadar suçsuzdurlar” ilkesine sadık kalınmasını doğru bulmaktayım.

Ancak öte yandan Türkiye’nin “çok sayıda büyük sorunu olduğu bir dönemde” ve dünya genelinde ekonomik krizin en güçlü ülkeleri bile sarstığı ortada iken Kuzey Kıbrıs’ın hali de malüm! Ekonomik sorunlarını kendi başına çözme şansı yok. “İki Kıbrıs arası görüşmeler” tüm dünya kamuoyunun da anlaşmaya yönelik beklentisi altında oldukça kritik bir süreçteler. Böylesine Kuzey Kıbrıs için zor bir dönemde son AB Türkiye Raporu’nda da “Ergenekon Soruşturması’nı sonuna kadar götürün” talebinin de dile getirildiğini de unutmayarak Kuzey Kıbrıs için kaygılanmamak elde değil.

20 Nisan 2009 tarihinden itibaren olması muhtemel gelişmeler Kuzey Kıbrıs’ın “daha fazla izolasyon, daha fazla ambargo ve tamamen dışlanma ile karşı, karşıya kalması” ihtimalinin de yüksek olduğunu göstermekte. Türkiye ve Kuzey Kıbrıs karşıtı çevreler için “Ergenekon Çetesi” eşşiz bir propaganda malzemesi. “Ergenekon Çetesi’nin Türkiye’ye verdiği zarar ve Avrupa ve de demokrasi düşmanlığı” biliniyor. Avrupa Kamuoyu Türkiye’de “Ergenekon Çetesi’ne” karşı verilen mücadeleyi biz zamanlar Italya’da “Gladyo ve Mafya’ya” karşı verilen mücadele ile bir tutmakta.

Sadece Sosyalist Enternasyonal değil tüm AB Politikası bu nedenle Kuzey Kıbrıs’taki seçimi yakınen takip ediyor. Seçim gecesi için şimdiden en az altmış milletvekili, parti yöneticisi ya da devlet görevlisi dostum benden kendilerine sonuçları hemen E-Mail olarak göndermem için rica etmiş durumdalar.Son dört gündür Brüksel, Viyana ve Berlin’de katıldığım toplantılarda son yıllarda duymadığım kadar detaylı ve özellikle “Ergenekon Davası” ile ilgili sorular soranların oldukça bilgili olduklarını gördüm. Düne kadar Kıbrıs denince Denktaş ya da Talat dışında başka isimlerdem haberi olmayanların, “Soyer, Eroğlu, CTP, UBP ya da DP” gibi tüm isim ve detaylardan ve de gelişmelerden çok iyi haberdar olduğunu tespit ettim.

Avrupa KKTC Erken Genel Seçimi’ni endişe ile izliyor. Şimdiden 20 Nisan’a yönelik senaryolar konuşuluyor. Mehmet Ali Talat’ın Politikası’nın engellenmesi endişesi beraberinde yorumlar getiriyor. Bu yorumları dinlediğimde ve gelişmeler o yönde olduğu takdirde ben de “sadece KKTC için değil Türkiye için de” endişeleniyorum.

1617010cookie-checkAvrupa Kuzey Kıbrıs’ı endişe ile izliyor!

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.