Ayşenur Arslan: Önce şu zonanın hesabını göreyim bir…

Halk TV’de programı sonlandırılan Ayşenur Arslan, kanalın internet sitesinden seslendi: Önce şu zonanın hesabını göreyim bir…

Ankara’daki bombalı saldırıya ilişkin yaptığı değerlendirmeler sonrası iktidara yakın isimlerin hedefi haline gelen ve Halk TV’deki programı sonlandırılan Ayşenur Arslan, gözaltına alındığı süreç ve sonrasında yaşadıklarını kanalın internet sitesinde anlattı.

Arslan, aralarında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve hukuk tarihine bir skandal olarak adını yazdıran Gezi davasında çarptırıldığı 18 yıl hapis cezası geçtiğimiz günlerde Yargıtay’ca onanan Çiğdem Mater’in de bulunduğu birçok ismin kendisine destek mesajları gönderdiğini dile getirdi.

“(…) Ne çok sevenim, kardeşim, yoldaşım varmış. Ne çok kişi benim için üzülmüş. Ölüm teması ile girmeme bakıp da yazının hüzünlü, dertli bir yolculuktan dem vuracağını sanmayın. Tam aksine hayatıma zenginlikler katan bir serüvendi” diyen gazeteci, şöyle devam etti:

‘VİTES KÜÇÜLTMENİN VAKTİ GELMEMİŞ MİYDİ?’
“Evet, kendime biçtiğim tarihten önce oldu olanlar. Evet, bir aile haline geldiğimiz izleyicileri, ‘sesleri’ olmaya çalıştığım cezaevindeki tanıdığım / hiç tanışmadığım dostları bırakıp gidemiyordum. Ama nasılsa kısa bir süre sonra gelmeyecek miydi o gün? Meslekte 50’nci yıla yaklaşmışken o koşturmacaya daha ne kadar dayanabilirdim? Vites küçültmenin vakti gelmemiş miydi?

Kaldı ki bu mevsim normallerinde biz gazeteciler iki günden fazlasını öngörüp plan yapabiliyor muyduk? Bırakın planı, mesleğimizin gereklerini daha birkaç yıl önceki kadar yerine getirebiliyor muyduk? Onu söyleme… Bunu konuşma… Gir içeri… Çık dışarı…

‘KENDİ CENAZE TÖRENİME KATILMA FIRSATI BULMAKTAN MUTLU BİLE OLDUM’
Diyeceğim, sürpriz değildi. Yaklaştığını toprağın kokusundan, havadaki elektrikten hissettiğiniz bir fırtınaydı. Şaşırmadım. Sarsılmadım. Üstelik, dedim ya, kendi cenaze törenime katılma fırsatı bulmaktan mutlu bile oldum.

O törenden birkaç kare aklımdan hiç çıkmayacak. Canım oğlum Sinan’ın -o anda duymamışım ne yazık ki- ‘Arkandayım anne’ diye seslenmesi… Kendi mahpusluğunu unutup bana üzülen sevgili Çiğdem’in (Mater) cezaevinden ilettiği pusula… Ve tabii telefonlar, telefonlar, mesajlar, sosyal medya paylaşımları, koşa koşa yanıma gelip sarılan genç meslektaşlarım – kanaldaşlarım..

En azından bu yazıda kayıt düşmeliyim: Birkaç kez yanımda başkaları da varken geldi ‘o’ telefon. ‘Buyurun sayın Cumhurbaşkanım’ diye yanıtladım. Yanımdakilerin gözleri fal taşı gibi açıldı. Nasıl yani, Erdoğan beni mi arıyordu!? Tabii ki hayır! Arayan benim cumhurbaşkanım Ahmet Necdet Sezer’di. O malum gün olduğu gibi.

‘İMAMOĞLU İLE DERTLEŞTİK’
Mesajla yetinmeyip şahsen arayanlar arasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da vardı, pek çok milletvekili ve sanatçı da..

Yine birini kayıt düşmeliyim: Günün yorgunluğu, ‘bonus’ olarak tam bir gün önce patlayan zonanın ağrıları.. Telefonu saat 21.00 gibi kapattım. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu aramış, ulaşamayınca mesaj atmış. Ertesi sabah ben de bir teşekkür mesajı attım. Buna rağmen bir daha aradı ve bu kez konuşabildik. Azıcık dertleştik.

‘SONRASINI PAYLAŞIRIZ’
Onun gibi ‘Gençliğim var’ diyemiyorum kuşkusuz. Ama sağlığım ve mevsim normalleri elverdikçe ben de yürümeye devam edeceğim. Bu ‘ilk’ yazı, yürüyüşün ilk metreleri. Öyle kabul edin. Sonrası mı! Önce şu zonanın hesabını göreyim bir.. Sonrasını sonra paylaşırız.” Halk TV

2722270cookie-checkAyşenur Arslan: Önce şu zonanın hesabını göreyim bir…

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.