Dünya Çevre Günü'nde Kazdağları uyarısı

Çanakkale Çevre Platformu Bileşeni Bayramiç Çevre Hareketi Sözcüsü Üyüp Gündüz, yaptığı yazılı açıklamada 'Kültür tarihi açısından dünyaca ünlü ve çok önemli bir kültür coğrafyası olarak bilinen Kazdağları bir bütün olarak korunmalı, kültür varlıkları ve eşsiz doğal güzellikleriyle gelecek kuşaklara bırakılmalıdır' dedi.


Açıklama aynen şöyle:


"5 Haziran, Dünya Çevre günü sağlıklı, yaşanabilir bir dünya için, Kazdağları ve Yöresini işgal etmiş bulunan uluslararası altın tekellerini  kovmak için  bir mücadele günüdür. Binlerce yıl öncesinden korunarak bize emanet bırakılan tarihsel, kültürel, doğal değerlerimiz ve Kazdağları maden ruhsatlarına kurban edilmek isteniyor. Uluslar arası altın tekelleri karlarına kar katabilmek için, toprağımızı, suyumuzu yürüttükleri madencilik faaliyetleri sırasında siyanürle, ağır metallerle zehirleyecekler, kirletecekler, bir kez kirletilen toprağın yeniden temizlenmesi artık mümkün değil, o toprakta artık tarım yapılamaz. Yaşam alanlarımız, tarım alanlarımız, yılda üç ürün aldığımız bereketli topraklarımız yok olacak. Yer altı ve yerüstü zenginliklerimizin, tarım topraklarımızın kıt olan suyumuzun talan edilmesine izin vermeyeceğiz.


Küresel ısınma/iklim değişikliği kuraklığı arttırmakta, yöremizde bugün yaşanan su sıkıntısı giderek artacak, topraklarımız kuraklıkla birlikte çoraklaşacak, çölleşecektir. Madencilik faaliyetleri sırasında çok su kullanılmakta, tarımsal sulamada ve yöre halkı için kullanılması gereken suyu uluslar arası altın tekellerinin kullanmasına izin vermeyeceğiz.


Kazdağları ve yöresinde, Çanakkale ve Balıkesir illerinde yaşayan nüfusun yarısından çoğu, yaklaşık 750.000 kişi tarımla uğraşmaktadır. Ve her yıl bu yörede sadece tarımdan yaklaşık yedi milyar dolar gelir elde edilmektedir. Bu rakama tarıma dayalı sanayiden elde edilen gelir dahil değildir. Oysa Uluslar arası altın tekelleri on on beş yıl içinde toplam beş milyar dolar gelir elde edeceklerini hesaplıyorlar. Onların bir kez elde edecekleri gelirin daha fazlasını  yöre halkı her yeniden kazanmaktadır. Altın tekelleri yenilenemeyen kaynaklarımızdan olan yer altı kaynaklarını, madenleri talan ederken, bize de bir daha tarım yapılamayacak siyanürle, ağır metallerle kirletilmiş toprakları bırakacaklar. Yöredeki tüm sular içme ve kullanma suyu olarak kullanılamayacak.


Antik çağlarda Troas Bölgesi olarak adlandırılan  bugünkü Çanakkale sınırları içinde yer alan antik kentler, Tümülüsler, sit alanları,  kültürel varlıklar da bu talan ve kıyım politikalarından payını almaya başlamıştır. Kültür tarihi açısından dünyaca ünlü ve çok önemli bir kültür coğrafyası olarak bilinen Kazdağları bir bütün olarak korunmalı, kültür varlıkları ve eşsiz doğal güzellikleriyle gelecek kuşaklara bırakılmalıdır.


Yöre halkının bilgisi ve onayı dışında kirli sanayiler yoğun tarımsal faaliyetin sürdürüldüğü yöremizde kurulmak istenmektedir. Gemi sökümü amacıyla kurulmak istendiğini bildiğimiz tersanelerle birlikte, çimento fabrikaları,  termik santraller yörede sanayi kirliliğini had safhaya çıkartacak, sular, denizler, topraklarımız, ormanlarımız, ağır metaller ve asit yağmurlarıyla yok edilecektir. En çok zararı da bereketli tarım toprakları ve Kazdağları görecektir. Yaklaşık 5.000 Megawat gücünde termik santraller Biga bölgesinde kuruluyor. Kazdağları ve yöresini hakim poyraz rüzgarları nedeniyle doğrudan etkileyecek olan termik santrallerin Kazdağlarına uzaklığı yaklaşık kuşuçuşu 50 km kadardır.  Bugün bölgemizde Kazdağlarına yaklaşık 25 km uzaktaki Çan Termik Santralıyla birlikte 500 megawat kurulu gücü olan termik santraller yarattıkları asit yağmurlarıyla Kazdağları üzerinde, tarım toprakları üzerinde olumsuz etkisini sürdürmektedir.


Çevrenin korunması, çevre kirliliğinin önlenmesi ve çevre sorunlarının çözümüne yönelik gerekli düzenlemeleri içermesi gereken Çevre Yasası yapılan son değişikliklerle pek çok konuda devre dışı bırakılmış, maden arama faaliyetleri, nükleer santraller ÇED kapsamı dışına çıkartılarak yasa işlevsiz bir hale getirilmiştir. Maden Yasası ve Uluslar arası Tahkim Yasasıyla altın tekellerinin önlerinde hiçbir engel bırakılmamıştır.


Kazdağları savunması yurt savunmasıdır. Mücadeleyi sokakta kazanacağız Yaşadığımız alanları, Kazdağlarını korumak ve savunmak  amacıyla tüm halkımızı bulunduğu her yerde, işyeri, köy ve semt komisyonları kurarak örgütlenmeye ve birlikte mücadele etmeye, kitle örgütlerinin birleşik mücadelesini güçlendirmeye  çağırıyoruz.

1060580cookie-checkDünya Çevre Günü'nde Kazdağları uyarısı

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.