Engin Çeber’in gözaltında tutulduğu karakolda ve Metris Cezaevi’nde “işkence” ve “kötü muamele” sonucu hayatını kaybettiği iddiasına ilişkin görülen dava 17 ay sonra karara bağlandı. Mahkeme Heyeti, Metris Cezaevi İkinci Müdürü Fuat Karaosmanoğlu, İnfaz Koruma Baş Memuru Selahattin Apaydın ve Nihat Kızılkaya ile İnfaz Koruma Memuru Sami Ergazi’ye “işkence sonucu ölüme neden olmak” suçundan önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. 4 memurun cezası, duruşmalardaki iyi hallerinden dolayı müebbet hapis cezasına çevrildi.
3 polis memuru, bir astsubay, cezaevi doktoru ve infaz koruma memurlarının da aralarında bulunduğu toplam 21 sanığın ceza aldığı karar duruşması sonunda açıklama yapan Çeber ailesinin avukatı Taylan Tanay, Türkiye’de, 21. yüzyılda Şehit Muhsin Bodur Polis Merkezi ve Metris Cezaevi’nde işkence yapıldığının kanıtlandığını belirterek, “İşkenceciler ilk kez bu kadar ağır hapis cezaları alıyorlar. Umarım bu ülkenin makus talihi, bugün değişmiş olur” diye konuştu.
DURUŞMA
Bakırköy 14’ncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasına tutuklu sanıklar infaz koruma memurları Selahattin Apaydın, Sami Ergazi, Nihat Kızılkaya, Yavuz Uzun, Murat Çise ve cezaevi ikinci müdürü Fuat Karaosmanoğlu getirildi. Duruşmada bazı tutuksuz sanıklar ve taraf avukatları da hazır bulundu. Davanın sabah görülen oturumunda sanık avukatları esas hakkındaki son savunmalarını yaptı. Avukatlar, müvekkillerinin suçsuz olduklarını savundu ve eğer ceza verilecekse alt sınırdan verilmesini talep etti. Mahkeme taleplerin ardından duruşmaya ara verdi. Öğleden sonraki oturumda mahkeme başkanı Nesibe Özer, davanın karar aşamasına geldiğini belirterek, sanıklara son sözlerini sordu. Sanıklar olayda suçsuz olduklarını öne sürerek, beraatlarını talep etti.
Mahkeme, verilen aranın ardından 17 ay süren davayı karara bağladı. Mahkeme heyeti, Metris Cezaevi İkinci Müdürü Fuat Karaosmanoğlu, İnfaz Koruma Baş Memuru Selahattin Apaydın ve Nihat Kızılkaya’nın ile İnfaz Koruma Memuru Sami Ergazi’ye maktule karşı darp eyleminde bulunarak ‘işkence sonucu ölüme neden olma’ suçlarından önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. 4 memurun cezası, iyi halden müebbet hapse çevrildi.
Gözaltı sürecinde polis memurları Mehmet Pek ve Abdulmuttalip Bozyel, zor kullanma sınırını aşarak, yaptığı eylemleri insanlık onuruyla bağdaşmayacak, bedensel ve ruhsal yönden acı çekmesine neden oldukları gerekçesiyle ‘işkence’ suçundan Engin Çeber, Cihan Gün ve Özgür Karakaya’ya karşı bu suçu işledikleri gerekçesiyle toplam 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Polis memuru Aliye Uçak, müşteki Aysu Baykal’a karşı işkence suçunun sabit görülmesiyle 2 yıl 6 ay hapisle cezalandırıldı. Cezaevi doktoru Yemliha Söylemez gerçeğe aykırı belge düzenlemek suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün hapse çarptırıldı. Tutuklu sanık infaz koruma memurları Murat Çise ve Yavuz Uzun hakkında Engin Çeber, Özgür Karakaya ve Cihan Gün’e karşı ‘işkence’ suçundan toplam 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Ancak mahkeme heyeti tutuklu kaldığı günlerin infazı karşıladığı için bu iki sanığın tahliyesine karar verdi.
Mahkeme Heyeti, ceza infaz koruma memuru Yusuf Gayır, Cuma Kaçar, Turan Günaydın, Muharrem Çelik’i, ‘görevi ihmal’ suçundan 5 ay hapisle cezalandırıldı. Ancak sicilleri temiz olduğu için hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildi. Ceza infaz koruma memuru Öncay Bozo ve Başmemur Nevzat Kayım, Mehmet Polat, kasten yaralama suçundan 5 ay hapisle cezalandırıldı. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildi. Erdoğan Coşardereli, Nuri Atalay, ‘görevi ihmal’ suçundan 5 ay hapisle cezalandırıldı. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildi. Metris cezaevi Başmemur Yılmaz Aydoğdu’nun suçu bildirmeme suçundan 5 ay hapis cezalandırılmasına karar veren heyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Olay tarihinde nöbetçi komutan olan Astsubay Başçavuş Aldulkadir Öztekin ise ‘kasten yaralama’ suçundan 5 hapse mahkum edildi. Heyet hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.
Duruşma sonrası Bakırköy Adliyesi önünde bekleyen Halk Cephesi üyeleri eşliğinde basın açıklaması yapan Çeber ailesinin avukatı Taylan Tanay, “Bu karar bazı eksiklikler taşıyor. Görüntülerle beyanlarla işkence yaptığının sabit olmasına rağmen burada 3 jandarma hakkında beraat kararı verildi. Bunu kabul etmek mümkün değil. Mahkeme tüm bu kararlarını oybirliği ile verdi. Ancak infaz koruma memuru Öncel Bozo beraat etmişti. Mahkeme Başkanı, Bozo’nun işkence suçundan cezalandırılması için muhalefet şerhi yazdı.
Türkiye’de, 21. yüzyılda, 2008 Ekim tarihinde Şehit Muhsin Bodur Polis Merkezi’nde ve Metris Cezaevi’nde işkence yapıldığı kanıtlanmış bulunuyor. İşkenceciler ilk kez bu kadar ağır hapis cezaları alıyorlar. Birtan Altunbaş, Metin Göktepe, Baki Erdoğan ve onlarca işkence mağduru yargılandı. İşkence sonucu ölümlerine tanık olduk. Açılan davalar zaman aşımıyla erteleme kapsamına alınan küçük cezalarla düşürüldü ve yargı sürekli işkence aklar durumdaydı. Umarım bu ülkenin makus talihi bugün değişmiş olur. Hiç kimse kendi güvencesi altında olan tutuklu ve hükümlülere işkence yapmaz, bu kadar aşağılık bir insanlık dışı bu suçu işlemez. Bizim yanımızda bulunan 10 baroya teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
Engin Çeber’in babası Ali Tekin ise, bu zamana kadar yapılan işkencelerin devlet ve hükümet yetkilileri tarafından saklandığını ifade ederek, “İlk defa böyle bir mahkemede hiç olmazsa 4 kişi işkence suçundan müebbet hapis aldı. Ben bu cezayı yeterli bulmadım. Beni tatmin etmedi ama iyi bir sonuç aldık. Avukatlarıma ve destek olanlara teşekkür ediyorum. Artık işkenceler olmasın, başka Enginler ölmesin. Başka kimse işkence görmesin” dedi.
Engin Çeber’in ablası Şerife Çeber, yapılan açıklamalar sırasında gözyaşlarını tutamadı. Öte yandan duruşma salonu çıkışında Çeber ailesinin bazı avukatları, koridorlarda ‘Engin Çeber ölümsüzdür’ şeklinde slogan attı.
