Hükümeti eleştirmek

Yeni Hükümetin öncelikleri üzerine yazmış olduğum dizi yazılar sonrasında birçok mail ve çok sayıda telefon mesajı aldım ve çeşitli görüşmeler yaptım. Peşinen belirtmekte yarar görüyorum ki, mesajların çoğunda Hükümete belirli bir süre şans verilmesi gerektiğinin düşünüldüğü ve yeni hükümetten beklentilerin büyük olduğunu gördüm.

Bazı dostlarımızdan, hükümeti niçin eleştirmediğime yönelik sorular aldım ve eski Hükümetleri sert biçimde eleştirdiğimi, UBP Hükümetine torpil yaptığım yönünde sitemlerle ile karşılaştım. Bu dostlarıma, haksız olduklarını bir kez daha hatırlatmak isterim.

UBP Hükümeti kurulalı topu topu birkaç hafta oldu. Yeni Hükümet, eski hükümetten kalan tablonun ne olduğunu bile anlayabilmiş noktada değildir. Eski hükümetten devraldıklarının muhasebesini yapıp kendi politikalarını oluşturmak ve çözüm önlemlerini yaşama geçirme sürecine girmek için hükümete en az 3 ay zaman verilmesi gerektiğine inananlardanım.

Peki, niçin hükümete en az 3 aylık bir süre vermeliyiz. Bunun 3 nedeni olduğunu söyleyebilirim.

İlk olarak, bir hükümet kurulur kurulmaz kendi politikalarını oluşturmaya başlaması düşünülemez. Öncelikle devraldığı tablonun ne olduğunu hesaplamak ve bu tablo çerçevesinde yeni politikalar belirleyip bu yeni politikaları uygulamaya başlaması için belirli bir zamana ihtiyacı vardır. Hükümete bu süre tanınmadan eleştiriye başlamak, kötü niyetli kişilerce yapılabilecek kabul edilemez bir tavır olur. Bu nedenle, hepimizin yeni hükümete 3-6 aylık bir süre vermemiz gerektiğini düşünüyorum.

İkinci olarak, yeni hükümetin yeni politikalar oluşturması, önlemler alması ve projeler geliştirebilmesi, bu politikaları yaşama geçirecek kadrolarını harekete geçirebilmesi için öncelikle kendi ekibini kurması beklenmelidir. Bugüne kadar Başbakanlıktaki Müsteşarlık makamı gibi bir iki siyasi atama dışında müsteşarlar, özel kalem müdürleri ve siyasi danışmanlardan oluşan üst düzey siyasi yönetici ekibin oluşturulduğu söylenemez. Ülke yönetiminde kendi ekibini kuramamış bir hükümetten hemen büyük icraatlar beklemenin mümkün ve doğru olmadığı açıktır. Bu nedenle, yeni hükümetin politikalarını uygulayabileceği kendi ekibini kurması için zamana ihtiyacı vardır.

Üçüncü olarak ise Anayasal bir kuraldan söz etmek istiyorum. Bilindiği gibi, Anayasanın 109. maddesinin 2. fıkrasına göre ; “Hükümet Programı’nın Cumhuriyet Meclisi’nde okunmasından sonra güvenoyuna başvurulur. Güvenoyu için görüşmeler, programın okunmasından iki tam gün geçtikten sonra başlar ve görüşmelerin bitiminden bir tam gün geçtikten sonra oylama yapılır. Güvenoyu alan Bakanlar Kurulu’na karşı, güven oylamasından sonra üç ay geçmedikçe güvensizlik önergesi verilemez.” Bunun nedeni, hükümet olmak ve icraatlara başlamak için en az 3 aylık bir süreye gereksinim duyulduğunun Anayasa koyucuklar tarafından da bilinmesidir. Anayasanın bile böylesine bir süreyi hükümete verdiği düşünüldüğünde, yeni bir hükümete karşı ilk günden eleştirilere başlamak, olsa olsa kötü niyetli siyasi militanlık ile açıklanabilir. Bizim hiçbir partinin ve özellikle de ilk günden muhalefete başlayan CTP gibi muhalefet partilerinin militanlığını yapacak bir düşünce yapısına sahip olmadığımızın bilindiğini sanıyorum.

Hükümeti dikkatle izleyecek, kendi çapımızda öneriler sunacak, politika ve çözümler konusunda düşüncelerimizi elbette yaşayacağız. Ancak, yeni bir hükümeti eski hükümet icraatlarının sonuçları nedeniyle eleştirmek şimdilik adaletsizlik olur.

670440cookie-checkHükümeti eleştirmek

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.