Köprüçay’ın kaynağının suları Beyşehir Gölüne mi taşınacak?

YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – Türkiye’nin önemli akarsularından biri olan Köprüçay’ın ana kaynaklarından olan Ayvalı (Aksu) Çayının sularının son yıllarda büyük su kaybı yaşayan Beyşehir Gölüne taşınacağı iddiası yöre halkını harekete geçirdi: Kanımızı verir, suyumuzu vermeyiz!

Isparta’nın Sütçüler ilçesine bağlı Ayvalıpınar köyünde Konya DSİ 4. Bölge Müdürlüğü tarafından başlatılan çalışmayla Aksu Çayı üzerinde bir gölet inşa edilerek burada depolanacak suyun kanal ve tünellerle Beyşehir Gölüne akıtılacağı öne sürüldü. Kısa adı KOP olan Konya Ovası Sulama projesi kapsamında Beyşehir Gölünün sularının bir kısmı tarımsal sulamada kullanılırken, Mersin’de Göksu ırmağının, Antalya’da ise Gembos Havzasının suları ise Beyşehir Gölüne transfer edilerek gölün su bütçesinde oluşan kaybın önüne geçilmeye çalışılıyor. Kuraklık yüzünden alarm veren Beyşehir Gölünü kurtarmak için şimdi de Köprüçay’ın ana kaynaklarından biri olan Aksu Çayının sularının taşınacağı öne sürüldü.

DSİ KONYA BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞMA BAŞLATTI

Konya’da bulunan DSİ 4. Bölge Müdürlüğü Makina İmalat ve Donatım Şube Müdürlüğü’nce Ayvalıpınar köyünde zemin etüdü ve yol çalışması yapılması köy halkını endişelendirdi. Ayvalıpınar Köyü Muhtarı Asım Kotanak, yapılan çalışma hakkında yetkililerin kendilerine bilgi vermemesine tepki gösterdi. Aksu (Ayvalı) Çayının sularının yanısıra çalışma alanında bulunan kaynak sularının da Beyşehir Gölüne taşınacağı iddiasını dile getiren Muhtar Asım Kotanak, köy halkının içme ve kullanma sularının Beyşehir Gölüne taşınmasının köyün sonu olacağına dikkat çekti. 

MİLLETVEKİLLERİ AYVALIPINAR KÖYÜNDE

AKP Isparta Milletvekilleri Mehmet Uğur Gökgöz ve Osman Zabun ile AKP İl Başkanı Serkan Keskin’in yanısıra ildeki bazı idare amirlerinin de katılımıyla Ayvalıpınar köyünde dün gerçekleşen toplantıda da su transferi iddiası gündeme geldi. Muhtar Asım Kotanak’ın konuyla ilgili sorusu üzerine konuşan AKP Isparta Milletvekili Mehmet Uğur Gökgöz, projenin daha önce ihale edilmiş olduğunu belirterek, “Biz devletin zarara uğramaması adına bu işi Isparta’ya çevirdik. Konunun Konya ile uzaktan yakından alakası yok. Konu, bizim konumuz” dedi. 

KÖY MUHTARI ‘İKİLEMDE KALDIK’ DEDİ

“Jeoloji Müdürü Konya diyor, vekilim ben vermeyeceğim diyor. Biz ikilemde kaldık” diyen Muhtar Kotanak’ın bu sözleri üzerine ise Milletvekili Gökgöz de “Biz söz verdik mi Allah’ın izniyle ölürüz sözümüzden dönmeyiz” ifadelerini kullandı. 

‘KANIMIZI VERİR SUYUMUZU VERMEYİZ’

Muhtar Asım Kotanak da “Vekilim biz de Ayvalıpınar, Belence, Darıbükü (köyleri) olarak kanımızı verir, suyumuzu vermeyiz. Bizim kılcal damarlarımızı kesmeyelim, yeşilimizi bitirmeyelim” diye konuştu. 

KOMŞU İLLERİN SUYU KONYA’YA AKITILIYOR 

Türkiye’nin en büyük tatlı su gölü olan Beyşehir Gölü, hatalı su politikası yüzünden son yıllarda önemli ölçüde su kaybı yaşıyor. Gölün sularının nir kısmı tarımsal sulama amacıyla Konya Ovasına akıtılıyor. Ancak buharlaşma ve kuraklık gibi etkenler de gölün su bütçesini zora sokunca havzalar arası su transferi yöntemine başvurularak Konya Derebucak’ta inşa edilen Prof. Dr. Yılmaz Muşlu Barajı ile Antalya ili sınırlarındaki Gembos Havzasının suları bir derivasyon tüneliyle 2005 yılından itibaren Beyşehir Gölüne akıtılmaya başlandı. 

DAĞDAN ÇEKİLEN SULAR OVAYA AKTARILIYOR

DSİ yetkililerinin açıklamalarına göre Derebucak’taki baraj gölünden yıllık ortalama 130 milyon metreküp su Beyşehir Gölüne akıtılıyor. Buna karşılık yalnızca 2019 yılında Beyşehir Gölünden Konya Ovasındaki sulama faaliyetleri için çekilen su miktarı 118 milyon metreküp. 

MANAVGAT ÇAYI VE KÖPRÜÇAY’IN SUYUNDA AZALMA

Bu uygulamanın ardından karstik bir coğrafya olan Derebucak ve Gembos Havzasının alt kesiminde yer alan bu bölgenin yeraltı sularıyla beslenen Manavgat Çayı ve Köprüçay ırmağının akış ortalamalarında azalmalar tespit edilmişti. Son yıllarda sulu tarımın teşvik edildiği Konya Ovası’nın sulanabilmesi için ayrıca Mersin ili sınırlarındaki Göksu Nehrinin su kaynaklarının bir kısmı da ‘Mavi Tünel’ projesi ile Konya’ya taşınıyor. Çumra ilçesi yakınlarındaki Hotamış depolamasına taşınan Göksu Nehrinin suları, bölgedeki sulama ağına aktarılarak tarımsal sulamada kullanılıyor. 

HALKIN ENDİŞELERİ HENÜZ GİDERİLMEDİ

Isparta’daki Ayvalı Çayından Beyşehir Gölüne su transferi de yine aynı dönemde gündeme gelmiş ancak proje bugüne kadar hayata geçirilememişti. Konya’daki DSİ 4. Bölge Müdürlüğü tarafından bir yüklenici firmaya yaptırılan çalışma yüzünden yöre halkının endişeleri henüz giderilmiş değil.

KÖPRÜÇAY’IN BARAJLARLA SINAVI

Köprüçay’ın yukarı havzasında bulunan Ayvalı Çayı üzerinde 2016 yılında su tutmaya başlayan özel sektöre ait Kasımlar Barajı ve Hidroelektrik Santrali yer alıyor. Havzanın Antalya kesiminde ise aynı projenin bir başka ünitesi olan Değirmenözü HES yer alıyor. Yaz aylarında zaman zaman belirli bölgelerde büyük ölçüde su kaybı yaşanan Köprüçay’ın bu bölümünde toplu balık ölümleri görülüyor. 

HAVZALAR ARASI SU TRANSFERİNDE SORUNLAR GÖZARDI EDİLİYOR

Havzalar arası su transferi son yıllarda sıklıkla gündeme gelen bir uygulama. Özellikle kötü yönetilmesi sonucu kuruyan ya da kuruma tehdidi altındaki göllerin yeniden canlandırılması için tartışılıyor. Ancak kısa vadeli çözümler uğruna suyun bulunduğu bölgelerden yapay iletim tüneli ve kanallar vasıtası ile bir başka havzaya taşınmasının yaratacağı hidrolojik ve ekolojik sorunlar gözardı ediliyor. 

KURUTULAN GÖLLERE TAŞIMA SUYLA ÇÖZÜM ARAYIŞI SONUÇ VERMİYOR

Eber ve Akşehir gölleri arasındaki doğal akış ilişkisine 1990ların başlarında yapılan müdahaleler ne Akşehir Gölünü ne de Eber Gölünü kurtarmaya yetmedi. Son 40 yılda sularının yaklaşık yarısını yitiren Burdur Gölünü kurtarmak için Afyonkarahisar’ın Dinar ilçesinde Karakuyu Gölünden su taşınması fikri tartışılırken Burdur Gölünü besleyen yüzey suları üzerinde yapılan göletler ise Türkiye’nin su politikasındaki çelişkiye işaret ediyor. Türkiye’nin nazar boncuğu olarak anılan Konya’daki Meke gölünün kurumasınız ardından Karapınar ilçesinin lağım sularının arıtılarak göle aktarılması gündeme gelmiş, bununla ilgili çalışma başlatılmıştı. Aynı şekilde Burdur Gölü için de kentin atık sularının kullanılması tartışılıyor. Ancak doğal göller çözüm olmaktan uzak olan bu tür projelerin tartışıldı bir dönemde yok oluşun eşiğinde can çekişiyor. 

2711060cookie-checkKöprüçay’ın kaynağının suları Beyşehir Gölüne mi taşınacak?
Önceki haberSendikalar, hükümetin memurlara yeni zam teklifini de kabul etmedi: “Anlaşılmadığımızı gösteriyor”
Sonraki haberKKTC’de BM ile yol gerilimi
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.