İngiltere’de sığınmacı gözaltıevleri kaynıyor

Harmondsworth Sığınmacı Gözaltıevi’nde şartların ilkelliği ve görevlilerin kötü davranmalarını protesto eden göçmenlerin protestosuna görevliler de karşılık verince protesto isyana dönüştü. Kasım ayı sonlarında çıkan arbedede koğuşlar ve yemek salonu yerle bir edildi. Gözaltıevinin kullanılamayacak konuma gelmesiyle 600 göçmen diğer gözaltıevlerine dağıtıldı.


Oxford Campsfield House’da da aynı gerekçelerle göçmenler açlık grevine başladı. Gazetemize bilgi veren gözalytındaki Türkçe konuşan göçmenler, 400 kişilik gözaltıevinde kalanların yarıya yakınının açlık grevi eylemine katıldığını ve eylemcilerin de yarısının Türkçe konuşan toplum üyesi olduğunu söylediler. Kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunu ve yasal haklarının çiğnendiğini belirten göçmenler sivil toplum örgütlerinden ve Türkçe konuşan toplumdan acil yardım istediler. Gazetemize konuşan göçmenlerin ortak şikayetlerinden biri de kendilerinden binlerce Sterlin ücret alan avukatlarının mağduru olmaları yönündeydi.


“BİZE YARDIM EDİN”


Oxford Campsfield House’daki eylemci göçmenlerden bazıları sorunları şöyle anlattılar:


İsmet Aydemir (29): 6 yıl önce siyasi sığınma başvurusunda bulunmuştum. Aynı zamanda panik ataktan rahatsızım. 3 yıl önce red geldi ve karakola imzaya gidiyordum ve bir süre önce gitmemeye başladım. Bir ihbar üzerine yakalandım. Önce Harmondsworth’a götürdüler. Şartları çok kötüydü. Gözalında intihar edenlerin hikayeleri anlatılıyordu. Eylem isyana dönüşünce beni 2 hafta önce beni buraya gönderdiler. Taleplerimiz çok basit yasal haklarımızı uygulasınlar. Haksız yere bilgi verilmeden bu ilkel yerde tutuluyoruz. Tuvaletlerine girilmez. Yataklarında yatılmaz. Kolunuz ağrısa, başınızda ağrısa aynı ağrıkesiciyi veriyorlar. Çok berbat bir yer. Görevliler aşağılayıcı davranıyor. Mahkemede kefaletle serbest bırakılma hakkımız  olmasına karşın bu hakkımızı pratikte kullanamıyoruz. Şimdi arkadaşlarımızla açlık grevindeyiz. Yalnızca şekerli su, sigara ve kahve içiyoruz. Bu şartların değişmesi için insan hakları derneklerinden, derneklerden acil yardım istiyoruz. Göçmenlik Bürosu’nun gönderdiği memur heç birimizi dinlemeden gitti…


Ercan Karaca (30): 10 yıl önce sığınma başvurusunda bulunmuştum. Sürekli imzaya gidiyordum. 2002’de red gelmiş ama benim bilgim yoktu. Şimdi uçak biletimi verdiler ama göndermekten vazgeçtiler. Gerekçesiz olarak burada ttuyorlar. Buradaki şartlar gerçekten çok vahim…


Cem Atım (43): 2.5 yıl önce gelmiştim. Sığınma başvuru dosyam zayıf olduğu için avukatım kabul edilmeyeceğini söyledi. Ben de kendi isteğimle dönmek istedim. Eşim Türkiye’de hasta zaten. 45 gündür beni burada gerekçesiz tutuyorlar. Durumumu anlattım ama bizi dinleyen yok.


Necip Seven (26): Ben 8 yıldır bu ülkedeyim. 5 defa hakim karşısına çıktım. Şimdiye kadar 6-7 bin Sterlin avukatlara harcadım. Kebapcıda çalışan bir arkadaşı görmeye gitmiştim. Göçmenlik polisi baskın yaptı ve beni gözaltına aldı. 3 aydır da burada tutuluyorum. Odalar o kadar pis ki duvarları örümceklerle dolu. Banyoyu tuvaleti kullanmanız mümkün değil.


Cumali Kaya (26):Ben 2003’de sığınma başvurusunda bulunmuştum. Türkiye’de cezam var. Avukatım mahkemeye delillerimi sunmamış. Uçak biletimi verdiler. Gönderilmeyi bekliyorum. Kaldığımız yerde hayvanlar bile yatmaz. İngiltere’de yaşadıklarımı anlatsam kimse inanmaz.


Seyit ve Muhammet Cebre (İkiz kardeşler 18): Biz hayatımızda polislik olmamıştık. Gördülerimiz ve yaşadıklarımız çok korkutucu. 2 yıl önce öğrenci olarak gelmiş ve kan davasından dolayı da sığınma başvurusunda bulunmuştuk. Polise bizi kaçak sandı. Sığınma başvurumuz olduğunu söyledik ama derdimizi anlatamadık. Burada şartlar gerçekten berbat. Bir an önce buradan kurtulmak istiyoruz. Ağır suçlularla aynı yerde kalıyoruz… Yardım edin!

797160cookie-checkİngiltere’de sığınmacı gözaltıevleri kaynıyor

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.