Artık seçim kapıda. 9 nisana bir şey kalmadı. İtalyanlar ve siyasi arena bir hayli hareketli. Hem kamuoyu yoklamaları hem İtalya’nın içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal durum Berlusconi ve merkez sağdan çok Prodi’nin liderliğini üstlendiği merkez sol partilere şans tanıyor. Ama ortalıkta oyunu kimden yana kullanacağı konusunda halen kararız yüzde 10’lük bir kesim var.
Bütün bu karmaşık siyasi tablo içinde liderliğini Alfonso Scanio Pecoraro’nun yürüttüğü İtalyan yeşilleri geleceğe dönük yeni öneriler getiren somut programları ile arayışlar içindeki seçmenler açısından sol kanatta bir umut ışığı.
İtalyan solu seçimler konusunda iyimser, hatta şimdiden bir zafer kokusu aldıklarını gizlemiyorlar. Bu yolculukta Yeşiller de hükümet de önemli bir rol üstleneceklerine inanıyor. Bu yönde Pecoraro’nun ortaya koyduğu ekoloji ve ekonomi içerikli paketler stratejik ve ve kültürel açılardan bir atılım olarak yorumlanmakta.
Çoğunluk tarafından “belirsizlikler seçimi” şeklinde nitelenen 9 nisana İtalyan Yeşilleri gerçekten de taze bir soluk katıyor. Programlarında özellikle enerji sorunundan altyapı projelerine ve yenilenebilir enerji kaynaklarına kadar uzanan geniş bir çerçevede İtalya’daki ekonomi ve üretime hız vermeyi öngörüyorlar. Bu yönde küçük ve orta ölçekteki yatırımcılar, tarım sektörü ve yeni üretim kanalları arayışındaki doğrudan üreticiler Yeşillerin odaklandığı ana noktalar.
Elbette kolay çözüm yolları değil bunların hiçbiri. Ama Yeşiller partisinin lideri gerçekten de canla başla çalışıyor. Petrole dayalı ekonomiden hidrojeni tercih eden ekonomiye geçiş sürecinde Yeşiller gelenekel politikaları gereği temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması konusunda ısrar ederek seçmene alternatif yollar sunuyorlar.
İzledikleri bu politika bir anlamda onların petrol kaynaklarını elinde tutan çokuluslu dev şirketlerin politikalarına karşı olduklarının da ifadesi.
Geçtiğimiz günlerde Roma’da gündeme getirilen bir tür enerji kokteylinden söz ediyorlar. Bu kokteyl atmosferi kirleten ve sera etkisine neden olan fosil yanıcı maddeler yerine, termik güneş,ve rüzgar, agroenerji, biokitleler ve bioyanıcıların kullanımına öncelik veren maddelerin kullanımını öngörmekte.
Nükleer enerji konusunda suna inanıyor İtalyan Yeşilleri; Önümüzdeki on yıl içinde nükleer enerji bizim ihtiyacımızın ancak yüzde 20’lık bir bölümünü hoşnut .edebilir diyorlar. Enerji tasarrufuna gidilmesi durumunda buna da ihtiyaç duyulmayacağını savunuyorlar. Hiç şüphesiz ışıkları söndürüp mum yakalım demek istemiyorlar. Enerji ağını güçlendirmeye olanak tanıyan yeni teknolojileri sahiplenelim mesajını veriyorlar.
Programlarında yer verdikleri bir başka önemli konu ise “alt yapı projeleri” Merkez sağ açısından bu cephede yürüyern işler “büyük projeler” ama Yeşiller açısından “yararlı işler” tanımı daha uygun. Geçtiğimiz yıllarda ulaştırma bakanı Lunardı’nın tartışmalara neden olan 2.000 kilometelik yeni otoyol projesi ve 1.200 kilometelik hızlı tren ağına Yeşiller karşı. Bu yönde bir ulaşım politikasının motorlu taşıt trafiğini çoğaltmanın yani sıra Kyoto Protokolünde imzalanan antlaşmalara da karşı olduğunu savunuyor haklı olarak Yeşiller.
Ya onlar ne öneriyor önümüzdeki 10 yıl için? 109 milyar euroluk toplam bütçe her yıl için 10 milyar euro harcanmasını öngörmekte. Otoyol projeleri, çevreyi gözeten bir perspektifte ele alınıyor.Gitgide bir çığ gibi büyüyen otoyolların önu kesilerek mevcut yolların iyileştirilmesi ve ihtiyaçlara en uygun biçimde düzenlenmesi önerilmekte. Modernizasyon projelerinin raylı taşımacılığın sorunlu olduğu noktalarda gerçekleştirilmesi de Yeşillerin
programında.
Bugünlerde seçim kampanyası nedeniyle Yeşiller seçmenlere propaganda malzemesi niteliğinde bir zarf iletiyor. Zarfin içinde birkaç ayçiçek tohumu var, on yüzünde ise özlü bir mesaj dikkat çekiyor, “eken, toplar!”
Yeşillerin 9 nişan ertesinde gerçek bir günebakan gibi güneşten yana dönüp dönmeyeceklerini birlikte göreceğiz.
