Cumhurbaşkanı Talat’ın Özel Temsilcisi
ÖZDİL NAMİ’NİN PEMBE ÇİZGİLERİ
Okuyucularımız son günlerde Özdil Nami üzerine çok yazdığımı düşünüyor olabilirler. Özel Temsilci Özdil Nami üzerine yazmamın özel bir nedeni hem var, hem de yoktur.
Cumhurbaşkanı’nın Özel Temsilcisi Özdil Nami üzerine yazmamın özel bir nedeni yoktur, çünkü kendisini tanımam, hiç konuşmadım, nasıl birisi olduğu hakkında en ufak bir fikrim de yoktur.
Cumhurbaşkanı’nın Özel Temsilcisi Özdil Nami üzerine yazmamın özel bir nedeni vardır elbette. Çünkü, Özdil Nami, KKTC Devletinin Cumhurbaşkanı olan Mehmet Ali Talat’ın Kıbrıs adasındaki iki devlet arasında yapılan müzakerelerde kendisini temsil etmesi için atadığı Özel Temsilcisidir.
Konuya bu şekilde giriş yaptıktan sonra, gelelim Özdil Nami’nin Pembe Çizgileri meselesine.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nde yayımlanan Politis gazetesine verdiği mülakatta Cumhurbaşkanı’nın Özel Temsilcisi Özdil Nami, Cumhurbaşkanı Talat ile birlikte Türkiye’ye gerçekleştirdikleri ziyaretten “kırmızı çizgilerle döndükleri” şeklindeki yorumların sorulması üzerine, “Biz hiçbir zaman kımızı çizgilerimiz olduğunu söylemedik. Müzakere masasında her şeyi görüşürüz” yanıtını vermiş. Cumhurbaşkanı Talat’ın da Kırmızı Çizgileri olmadığını açıklayıvermiş.
Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM Başkanı Köksal Toptan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek gibi Anavatan yetkililerinin hepsi de bizleri yanıltmış. Bütün o açıklamalar yalanmış. Türkiye’nin, Talat’ın ve Özdil Nami’nin Kırmızı Çizgileri yokmuş.
Kırmızı Çizgiler, üzerinde müzakere edilip sulandırılması söz konusu olmayan öncelikler ve temel ilkeler anlamına geliyor. Rumlarla yapılacak bir anlaşmada Anavatan garantörlüğü, ekonomik ve siyasi eşitlik, iki eşit devletin oluşturacağı yeni bir ortaklık, iki kesimlilik gibi kırmızı çizgilerden yoksun olduğunu açıklayan bir Cumhurbaşkanlığı Özel Temsilcisi kaderimizi ilgilendiren müzakerelerde bütün Kıbrıs Türklerini temsil ediyor. Kırmızı çizgileri, ilkeleri ve öncelikleri olmayan birisi olduğunu Rumlara ilan etmekten de çekinmiyor. Daha geçenlerde Rum muhatabını çok sevdiğini, evine davet ettiğini, saygısından ilk sözü ona verdiğini açıklamıştı, ama Cumhurbaşkanı’ndan bu konuda bir açıklama gelmedi. Bu ne sevgi ah, bu ne muhabbet!
İngilizlerle bir biçimde ilgisi olan basın-yayın organları, Özdil Nami’yi manşetlerden indirmiyorlar. Bunun hikmetini anlamak mümkün değil.
Bir özel temsilci, devletin geleceğiyle ilgili müzakerelerde muhatabına aşkını (sevgi ve saygısını) itiraf ediyor, basın ve yayın organlarından tık çıkmıyor. Üzerinize ölü toprağı mı serpildi Ey Kıbrıs Türk Basını!
Kırmızı Çizgileri olmayan bir temsilci, pembe çizgilere sahip demektir. Pembe, kırmızıdan daha açık bir renk olduğu için, pembe çizgilerin ilkeleri ve vazgeçilmez öncelikleri yoktur. Pembe çizgiler, her şeyi müzakere edebilir. İlkesi, dünya görüşü, tutarlılığı, öncelikleri yoktur. Dünyaya pembe bir gözlükle bakar.
Ülkemizi temsil eden Cumhurbaşkanı’nın özel temsilcisi ve en has danışmanı da Pembe Çizgili bir kişilikmiş. Kırmızı Çizgileri olmadığını muhataplarına açıklayacak kadar hassas ve nazik birisiymiş. Üstelik, muhatabına duyduğu sevgi, saygı ve güven de had safhadaymış. İlk sözü hep muhatabına verirmiş. Ben kendisinin yalancısıyım.
Sözün özü, Cumhurbaşkanı Talat, pembe çizgili özel temsilcisinin bütün günahlarının ortağıdır. Sakın gün gele de ben bunları söylemedim, ben şunları yapmadım demesin. Bizden uyarması.
________________
Doç. Dr.
