AB bize niye yardım ediyor?

AB geçtiğimiz günlerde Kıbrıslı Türklere verilecek 27.2 milyon Euro’luk yardımı onayladı.
Fena para sayılmaz. Neler yapılabileceğini düşününce insanın hoşuna gidiyor ama kazın ayağı öyle değil.
AB bu paranın altyapı ve kalkınma projelerinde değil, iki toplumun yakınlaştırılmasında kullanılmasını istiyor.
Komisyon’dan açıklandığı üzere, ödenek hayvan hastalıklarının ortadan kaldırılmasını, yol güvenliğini, kültürel mirası ve sivil toplumları içeren sektörlerin geniş yelpazesinin geliştirilmesini öngörüyor ama bunlar devede kulak.
Esas istedikleri–ki bunu açıkça dile getirdiler- Türkler ve Rumları kaynaştırmak.
Paranın çoğu bunun için harcanacak. Kalan üç-beş kuruşla da laf olsun diye, hanın kapısı, hamamın kurnası onarılacak.
Söylendiğine göre AB, Kıbrıs Türk toplumuna yardım programı altında şu ana kadar 320 milyon Euro’nun üzerinde yatırım yapmış. Ne mi yapmış, sayalım: Şubat 2009’da Ledra yolunun ve Ekim 2010’da Limni Yeşil Hat üzerindeki son iki geçişin açılmasını sağlamış, 7 milyon Euro’luk katılımıyla Kayıp Şahıslar Komitesi’nin faaliyetlerine yardımda bulunmuş. Lefkoşa’ daki Ayios Nikolas kilisesini ve Lefkoşa surlar içindeki bandabulyayı (eski Pazar) restore etmiş.
Şimdiye kadar gelen 320 milyon Euro ile gelecek olan 27. 2 Euroyu toplarsak iyi para eder.
Bu parayla neler mi yapılırdı?
Her yağmur yağdığında doğal afet moduna giren ülkenin altyapı sorunu çözülürdü mesela…
Güneş enerjisiyle çalışan bir elektrik santrali;
Bir okul, bir hastane kurulabilirdi.
Kanserde dünya beşincisi olan ülkemize, bir kanser araştırma merkezi kazandırılabilirdi.
(Yardımın hedefleri arasında olduğu gibi) Kıbrıslı Türkleri AB’ye yakınlaştırmak içim siyasi ve hukuki ortamı hazırlanabilirdi.
Bırakın onların yapılmasını AP Bütçe Komisyonu üyesi Bulgar Parlamenter Ivailo Kalfin, AB Mali yardımı belirlenen beş hedef için ayrılmış olmasına rağmen, (İki toplumun yakınlaştırılması, enerji, ulaşım gibi altyapı projeleri, sosyal ekonomik kalkınma projeleri, kırsal ve bölgesel kalkınma, Kıbrıs Türk toplumunun AB müktesebatına uyumu, Kıbrıslı Türkleri AB’ye yakınlaştırmak içim siyasi ve hukuki ortamı hazırlamak) yardımın doğru kullanılmadığına dair rapor hazırladı.
Kalvin, bazı altyapı projelerde sorunlar çıktığı gerekçesi ile mali yardımın beş ana hedef yerine sadece iki toplumlu projelere, güven artırıcı projelere, sivil toplumun desteklenmesine, gençlik programları ve kayıp şahısların aranması projelerine aktarılmasını önerdi.
Daha önce bir haberde de belirttiğimiz gibi Kalvin’in bu önerisi 389/2006 sayılı Tüzükte belirlenen beş ana hedefe harcanması hedeflenen mali yardımın kapsamını ciddi anlamda daraltacak. Ne var ki, KKTC için sakıncalı paragraflar içeren kısımların çıkarılması için Özdil Nami ve Hasan Taçoy Kalvin’le görüşmek istediyse de Sayın parlamenter kendileriyle görüşmek istemedi.
Bunun üzerine Nami ve Taçoy, Avrupa Parlamentosu bütçe komitesinden bazı milletvekilleriyle temasa geçip, raporun komiteye sunulmasını sağladılar. Sonucun ne olacağı ise şimdilik meçhul.
Ne diyorduk; AB yardımı geliyor. Ama boşuna heveslenmeyin, ihtiyacımız olan alanlara değil, Rumların, dolaylı olarak ta AB’nin istediği alanlara harcanacak bu para. Ayan beyan görüldüğü gibi herkes elindeki kabın ölçüsünce Rum’un değirmenine su taşıyor.

1620810cookie-checkAB bize niye yardım ediyor?

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.