İstanbul Üniversitesi’nin bölünmesini öngören yasa tasarısının bugün TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmesi bekleniyor. Üniversitenin bölünmesine ve fakültelerinin başka bir üniversiteye bağlanmasına karşı çıkan İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi akademisyenleri ve öğrencileri, görüşme öncesi seslerini bir kez daha duyurmak için “Bilim kan kaybediyor” diyerek Cerrahpaşa kampüsünde bir araya geldi.
İstanbul Üniversitesi’nin bölünüp, İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesinin, İstanbul Üniversitesi’nden ayrılmasını ve yeni bir üniversite bünyesine katılmasını öngören yasa tasarısının bugün TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmesi bekleniyor.
“CERRAHPAŞA’DAN SES VAR”
Üniversitenin bölünmesine karşı çıkan İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencileri ve akademisyenleri, Meclis görüşmesinin öncesinde “Cerrahpaşa’dan ses var” sloganıyla Cerrahpaşa kampüsünde kan bağışı ve tansiyon ölçme etkinliği düzenleniyor.
Etkinlik, “Bilim kan kaybediyor! Tüm Cerrahpaşa kamuoyunu bilime kan vermeye ve halkımızın tansiyonunu ölçmeye davet ediyoruz” afişiyle duyuruldu.
ntv.com.tr’ye konuşan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi 5. Sınıf Öğrencisi Pelin Öztürk, İstanbul Üniversitesinin bölünmesini ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin köklerinden koparılarak başka bir üniversiteye bağlanmasını istemediklerini, tek taleplerinin de bu olduğunu belirterek, “Halkımızı ve hastalarımızı bilgilendiriyoruz ve saat 14.00’deki Meclis görüşmesi öncesinde sesimizi bir kez daha duyurmak, taleplerimizi dile getirmek ve anlaşılmak istiyoruz” dedi.
“CERRAHPAŞA BİLİME KAN VERECEK”
“Cerrahpaşa bilime kan verecek” diyen Öztürk, bugünkü etkinlikte Üniversitenin akademisyenlerinden Prof. Dr. Hilmi Apak ve Prof. Dr. Abdi Özarslan’ın açık hava dersi vereceğini söyledi.
Prof. Apak ve Prof. Özarslan, açık hava dersinden sonra üniversitelerin bölünme süreci ve Cerrahpaşa’nın duruşu hakkında konuşma yapacak.
“BÖLÜNMEYE NEDEN KARŞIYIZ?”
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyeleri ise üniversitenin bölünmesine neden karşı çıktıklarını gazetelere ilan vererek bir kez daha kamuoyuyla paylaştı:
“İstanbul Üniversitesi’nin bölünmesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin İstanbul Üniversitesi’nden ayrılıp yeni bir üniversite oluşturulmasına dair gündeme gelen yasa tasarısı ve son dönemde yaşanılan gelişme ve açıklamalar üzerine Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyeleri olarak İstanbul Üniversitesi’nin bölünmesine neden karşı çıktığımızı açıklama gereği oluşmuştur:
1- Dünyada ilk 500 Üniversite arasında yer alan İstanbul Üniversitesi bölünmeyle birlikte uluslararası gücünü yitirerek dünya sıralamasındaki yerini kaybedecek, bu kazanımların tekrar edinilmesi yıllar alacaktır.
2- Akademik anlamda en fazla yayın üreterek İstanbul Üniversitesi’nin dünya çapında
tanınırlığına katkı sağlayan Fakültemizin İstanbul Üniversitesi’nden ayrılması Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde bilim üreten öğretim üyelerinin onlarca yıllık emeğinin zayi edilmesi anlamına gelecektir.
3- İstanbul Üniversitesi’nin bölünmesiyle kurulacak olan yeni Üniversite bünyesinde yer alacak Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin prestijli yurtdışı üniversitelerle yapılmış uluslararası öğrenci / öğretim üyesi değişim anlaşmaları ve projeler yürürlükten kalkacak ve yenilerinin yapılması çok zaman kaybına neden olacaktır. Ayrıca Fakültemiz öğrenci ve öğretim üyelerinin yurtdışı eğitim ve araştırma yapmak için görevlendirilmelerinde gereken uluslararası denkliğimiz Üniversitemizin bölünmesi sonucunda geçerliliğini yitirecektir.
4- Üniversitemizin bölünmesiyle ilgili ortaya çıkabilecek yukarıda sayılan olumsuzlukları yetkililere ve kamuoyuna sağlıklı bir şekilde duyurabilmek amacıyla Cerrahpaşa Tıp Fakültesi tüm öğretim üyeleri, öğrencileri ve çalışanları olarak fikir birliği içinde yürüttüğümüz farkındalık etkinlikleri her türlü ideoloji ve siyasi görüşten uzaktır. Tek amacımız edinilmiş kazanımların Üniversitenin bölünmesiyle kaybedilmesine mani olmaktır.
5- Öğrenci sayısı ve büyüklüğü Üniversitemizin bölünmesi için gerekçe gösterilmektedir. Bu gerekçe temelinde zorunlu bir bölünme olacaksa dahi bu bölünmenin; dünyadaki diğer örneklerinde olduğu gibi İstanbul Üniversitesi adı altında Üniversitenin ortak kültür ve tarih mirasını paylaşan ancak idari olarak iki farklı kurum statüsünde yapılandırılması ile mümkün olacağı kanaatindeyiz.
Sayın Cumhurbaşkanı’mıza, Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyeleri’ne ve Kamuoyuna saygı ile duyurulur.”
