Dosyalı muhalefet nerde?

Çok partili hayatımızda, ilk defa bir rekora imza atan AKP iktidarının 12 yıla yakın süredir ayakta kalmasının nedenleri üzerinde kafa yoranlar, hala olumlu bir sonuca ulaşmış değiller.
Aslında isabetli teşhis koyamadılar.
Muhalefet partilerinin iddiaları kanı var ancak kanıtlanacak türden değil.
Neymiş?
Yeni bir sınıf yaratmışlar.
Anadolu kaplanları ortalığa salınmış.
İslami çizgi ve mütedeyyinler her zaman sağ iktidarlara destek veriyorlarmış.
Yeşil sermayeyi korumuşlar.
Laik sermayeyi dışladıkları gibi, onları adeta sindirmişler ve korkutmuşlar.
Kendi Belediyeleri vasıtasıyla fakir-fukara-gurabaya ulaşıp devletin imkanlarını seferber etmişler.
Kendilerine göre bir medya yaratmışlar.
Devletin tüm varlıklarını yerli ve yabancılara “peşkeş” çekmişler.
Özetlersek tablo bu.
Varsayalım ki bunların hepsi doğru.
Varsayalım ki yasa dışı işlere bulaşmışlar.
Pek demezler mi adama: “Hadi ortaya belge-bulgu ve kanıt koy”
Yok öyle bir şey.
Varsa bile ortalığa dağılmış yolsuzluk dosyaları yok.
İhbar yok.
Parti içinden sızıntı hiç yok.
Bürokratlar adeta “yeminli” gibi iktidarın emrinde…
Geçmiş dönemleri hatırlamamak ne mümkün.
1960 sonrası nice partiler iktidara geldi.
İsmet İnönü’den Demirel’e, Erbakan’dan Özal’a kadar nice başbakanlar görev yaptı.
Hemen hepsinin iktidarları döneminde gazete bürolarına yolsuzluk dosyaları taşınırdı.
Bakanlar birbirine girer, bürokratlar rakı masalarında “yarın hangi dosyayı medyaya sızdıralım” diye adeta yarışırlardı.
Peki AKP’nin sırrı nedir?”
“Sızıntı”dan vazgeçtik, söylenti bile çıkmıyor.
Dosya ise hak getire. .
Ben diyorum ki, bu iktidar ve partisinin tüm yöneticileri kapalı kapılar ardında yaptıkları toplantıda adeta bu konuda “yemin” etmişler.
Olabilir mi?
Hiç de ihtimal dışı değil.
“Kesindir” diyemem ama olabilir.
Akla başka ihtimal gelmiyor.
Disipline uymayanların belki de “kellesi” gidecektir.
Henüz buna yönelik bir örnek yaşamadık.
Ufak tefek” telefatlar” dışında…
Bakalım ne zaman “sızıntı”yaşanacak…?
Bekleyeceğiz…
Başka çaresi olan varsa söylesin.