Eskioğlu, Hürriyet'in ekonomi servisinde muhabir olarak 1998-2000 yılları arasında 22 ay boyunca tam gün olarak çalışmasına karşın sigorta primlerinin yatırılmadığı için emekli olamadığını öne sürerek işveren aleyhine dava açmıştı.
Davanın geçen yıl ki duruşmasında işveren şahidi olarak hakim karşısına çıkan ekonomi servisi müdürü ve Türk Gazeteciler Cemiyeti başkanvekili Vahap Munyar, davalının dışarıdan telifli çalıştığı ve gazeteye yalnızca haber ve fotoğraflarını getirmek için uğradığı ifadesini vermişti. İşveren şahitlerinden Emre Özpeynirci de davacının "stajyer" olduğunu, Nurten Erk de "telifli" olduğunu öne sürmüştü.
Eskioğlu, davanın son duruşmasında kendi şahitlerinin dinleneceğini belirterek, "Eğer davayı kazanırsan işveren şahidi olarak mahkemeye yanılttığı kesinleşecek işveren şahidi eski iş arkadaşlarımı tekrar hakimin karşısına çıkaracağım" dedi.
Eski Hürriyet çalışanı, Hürriyet'te gazetecilerin sömürüsüne karşı Maliye Bakanlığı ve meslek örgütlerinin duyarsız kaldığını öne sürerek şunları söyledi:
"Hürriyet Gazetesi'nde temel bir insan hakkı olan sendikalaşmaya izin verilmemekte, gazetecilerin çalıştırılması gereken 5953 sayılı yasa kısmen uygulanmakta, çoğu gazetecinin ücretlerinin önemli bir bölümü 'telif' olarak ödenerek sosyal hakları gaspedilmektedir. İşveren bu uygulamasıyla emeği sömürmekte ve rakiplerine karşı rekabet gücü kazanmaktadır. Ayrıca SPK'ya da suç duyurusunda bulunacağım…"
Hürriyet gazetesine actığı davayı kaybetme durumunda iç hukukun tüketildiği gerekcesiyle AİHM'e gideceğini belirten Eskioğlu, Merkezi Avusturya Viyana'da bulunan International Press Institute – IPI (Uluslararası Basın Enstitüsü) Başkanı David Dadge ve The Paley Center başkanı Pat Mitchell'e birer mektup yazarak Hürriyet'teki sömürüyü anlattığını sözlerine ekledi.
