Medyanın tahrip gücü

Bu tip bir yatırımı cazip kılan temel enstrüman, isim veya mal değerinden öte, iktidara daha bariz ve faydalı yandaşlıklar yapabilme ve bundan nemalanabilme kaabiliyetini sunuyor olması…  Bu doğrultuda, ATV/Sabah grubuna talip olanların profilleri enteresan bir benzeşme çağrıştırıyor…


Fethedilmiş medyanın kapsama alanı ve aynı kaba farklı açılarda yapılan alaturka kuburun genişliği, yakınlaşan yerel seçimlerle birlikte, daha da önem kazanacak… Oysa yanlı ve alternatifsiz bir medya tröstüne meydanı teslim etmemek gereği,  medeni ülkelerde, kanunlarla denetim altına alınmıştır… Bizde ise sığ ve sığınmacı mukaddesat tekeli, zaten örtülü veya örtüsüz olarak ezici ağırlıkta medya gücünün sahibi…


Kanaltürk, ART, Ulusal TV ve kısmen Sky Türk haricinde muhalif yayın yapan yok… Ülkenin ulusal kaleleri, şöyle veya böyle çoktan fethedilmiş ve tersanelerine girilmiş durumda… Bütün dümenler bu tersanelerde üretiliyor…


Medyanın, kitlelerin mantalite dokularına direk nüfuz etmiş ve uzaktan komutalarla çıban gibi baş vermiş habis düşünceleri, klonlayarak çoğaltıcı ve yayıcı   bariz bir etki alanı var… Bu konuda ülkemiz başarılı bir deney labaratuvarı…


Bizim gibi, çoğunluğu eğitilmemiş ve eğitilmesi imkansız toplumlarda medyaya etik anlamda çok görev düşüyor ama insani değerleri araştırma ve aşılama misyonu yüklenmesi gerekirken, tam aksine bir çok sosyal sorunu körüklemekteler, dümen sularında dümen çeviren medyatörler… Dolayısıyla bu tesir alanı, bizim gibi toplumlarda, yanlış ellere geçebilecek bir nükleer silah kadar tehlikeli… Ve bu silah, siyasallaştırılmış islamın, şimdilik mülayimleştirilmiş izdüşümünde dahi hedefleri tek tek indirmekte…
          
Nabza göre şerbet ustası medya şövalyeleri,  ayrıcalıklı sırça köşklerinde ahkam merkezleri yaratmış konumdalar ve nereye çeksen oraya giden toplum türlerini yönlendirme adına eskisine nazaran daha etkili burçlara yerleştirilmiş durumdalar… Arkalarında zahiri bir itibar aşısı var, iktidarca enjekte edilen ama hijyenik olmayan ve kalıcı anlamda tutmaması muhtemel…  Sosyal sınıfların kaygan davranış biçimlerini  etkileyebilmenin ve yönlendirebilmenin en basit ama en etkili bataryası durumundalar yine de…


TV kanalları, toplumun her sınıfı için, boş zamanları değerlendirici bir hüviyetteler… Bizde de zaten boş zaman o kadar çok ki, medya kuruluşları bu nedenle katma değerli haldeler… Hedef kitleye, dolaylı veya direk yollardan gerçekliğin bizzat kendisini değil, nabza göre yorumlanmış, yağdanlıklı biçimini sunan medya ne kadar ağırlıklı hüküm sürerse, yıkanabilecek beyin sayısı da o kadar fazla olur düşüncesindeler ama, yıkanmış beyinlerin sulanabileceği ihtimalini ya da doğru kurutulmazsa buruşabileceği ya da boyaşabileceği riskini pek hesaplayan yok…


Psikologlara göre, ekranların sürekli aynı şeyi vurgulaması, bunu yaparken görüntülerin çok hızlı değişmesi, beyin devrelerinde gerçek hayat için de aynı tempoda dinamik beklentileri tetikliyor. Bu tempoya gerçek hayatta ulaşılamaması ise hayatı yeknesak olarak yorumlatıyor özellikle ham beyinlere… Ve bir tatminsizlik getiriyor, o metaya güven kaybıyla beraber…


Yani bir propogandayı istediğin kadar süsle, görüntülerle besle, pay kapmayı hedeflediğin o ham beyinlerden yana, kalıcı bir taraftar edinme şansın sınırlı… Çünkü uygulamalar, en az palavra vaadler kadar aynı tempoda sunulmalı artık… Dememiz o ki, çapraz ateş zaten o kadar tarayıcı ki, yenilerinin getirebileceği ekstra, gerçekçi bir vurucu açı yok… Zaten ATV/Sabah, güdümlü ellere geçmesi halinde, mevcut kitlesiyle ve tesir alanıyla birlikte, gerçek cari değerini daha da yitirecektir…


Bindirilmiş kıtalar gibi, dört bir yandan pompalanan mukaddesat bombardımanı ve yandaşlıktan yalakalığa başkalaşmış olan hatta kendini dahi aşmış iktidarcı, yapay beslemeler ters tepip, kontra çapta gına getirebilirler demek istiyoruz, birbirini ağırlayan körlerle sağırlara bile… Sürekli yayınlanan aynı reklamın antipati yaratması gibi…


Bazen, dizginleri zaptı rapta alınmış,  kontrol altında, göstermelik muhalefet hüviyetine bürünmüşlük, fanatik yandaşlıktan daha etkilidir… Ülkenin son 5 yılının bariz gerçekliği gibi… Esas, bu medya grubuna, bu amaçla talip olabileceklere dikkat…


 

704270cookie-checkMedyanın tahrip gücü

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.