Karar, sağ ve sol partileri karşı karşıya getirirken, okul müdürü Ali Şerif, ‘kin öğütmüyoruz’ diyerek kararı protesto etti.
Çoğu Mısırlı 500 öğrencinin devam ettiği Arap okulu, Milano Belediyesi’nin emriyle kapatıldı. Belediye gerekçe olarak okul genelinde hijyenik şartların yeterli olmadığını öne sürerken uzun zamandır tartışmalara neden olan okulun yöneticisi Ali Şerif kararı protesto ederek, “Biz Kur’an okul değiliz, hakkımızda birçok dedikodu üretiliyor. Amacımız kin ve nefret tohumları ekmek değil” diye konuştu.
Milano’nun banliyö semtlerinden birinde terkedilmiş bir fabrika binasında 1991’den bu yana eğitim veren Arap okulunda çoğu Mısırlı olmak üzere çeşitli İslam ülkelerinden 500 öğrenci eğitim görüyordu. Söz konusu okul geçtiğimiz aylarda hararetli tartışmaların odağı olmuş, sağ partilerin temsilcileri kız öğrencilerin derslere türbanla girmelerinin kabul edilemez olduğuna ve sadece Arap öğrencilerden oluşan bir eğitim sisteminin öğrencilerin İtalyan kültürü ve sistemine uyum göstermesini olumsuz etkilediğine dikkat çekmişti.
Komünist Yeniden Yapılanma ve İtalyan Komünistleri partilerinin temsilcileri ise hakkında olumsuz birçok iddia öne sürülen Arap okulunu savunarak, Arap öğrenciler için yeni bir bina tahsis edilmesi gerektiğini açıklamıştı.
Okul müdürü ne diyor?
Arap okulunun müdürü Ali Şerif La Repubblica gazetesinin kendisiyle yaptığı söyleşide gelişmeleri şöyle değerlendirdi.
“Biz Kuran okulu değiliz. Tüm amacımız İtalya’da yaşayan Arap çocuklarına bir gelecek garantilemek. Tüm yöneticileri, Milano belediye başkanını, ne yaptığımızı görmeleri için buraya davet ediyorum. Gizlimiz saklımız yok.” diye konuşan Şerif okul kriziyle ilgili soruları şöyle yanıtladı.
-Milano Belediyesi’nden gelen yazıda ne deniliyor?
– Okul açmamız ve yönetmemizin olanaksız olduğu ifade edilmekte. Başka bir bina gösterilmedikçe nereye gidebiliriz? Ne yapabiliriz?
-Belediye size neden çocuklarınız İtalyan okullarına gitmiyor, böylece daha kolay uyum gösterirler diyor.
– Biz çocuklarımızın en azından orta okula kadar olan süreçte Arapça’yı ve Arap geleneklerini yeterince öğrenmelerini istiyoruz. Örneğin benim oğlum Arapça’yı anlıyor, konuşabiliyor ama yeterince yazamıyor.
– Ancak okulunuz eğitim yasasının bazı maddelerine uymuyor
– İşte bu nedenle okulun yasal olarak da tanınabilmesi için Arapça’nın yanı sıra İtalyanca’yı da zorunlu kılmak istedik ve bu yönde bir proje sunduk.
– Dersler ne zaman başlayacak?
– Bilmiyoruz, henüz bir tarih saptamadık. Gelecek hafta başlamamız gerekiyordu bu durumda ne olur bilemem!
-Herkes burasının bir Kuran okulu olduğunu konuşuyor. Öğrenciler ne tür dersler görüyorlar?
– Hepsi yalan. Öğrencilerimiz bugün Mısır’daki eğitim programında ön görülen tüm dersleri takip ediyor. Kuran okulu yapacak zamanımız yok. Bu nedenle yapmıyoruz. Öğrenciler Arapça’nın yanı sıra İtalyanca da öğreniyor. 2002’den bu yana İtalyanca da programda. Bu birileri zorladı diye gerçekleşmedi, çocuklarımızın geleceği burada. Zaten pek çoğu aynı zamanda İtalyan vatandaşı ya da kısa süre sonra İtalyan vatandaşı olacak.
– Ne zaman kuruldu bu okul? Neden şimdi yasal olarak tanınmak için harekete geçtiniz?
– 1991’de kuruldu. Başlangıçta İtalya’da geçici bulunan ve gelecekte Mısır’a geri dönüş yapacak ailelerin çocukları için düşünüldü. Bu nedenle de yalnızca Mısır eğitim programındaki derslerle yola çıktık. Ama şimdi bu yeterli değil. Çünkü gelecek burada. Bu nedenle İtalyan yasalarınca tanınan bir okul olmak istiyoruz. Herkes biliyor, bu yönde Milano Katolik Üniversitesi, belediye ve bölgesel idare ile çalıştık. Şimdi öğrencilerimiz hem Arapça hem de İtalyanca konuşuyor. Mısır’a geri dönecek olanlar için de bir kazanım.
