Dünyanın barışsever insanları ve bazı devletler şu anda, bölgede kalan Filistin nüfusunu kurtarmak ve İsrail ordusunun katliamlarını acilen durdurmak için mücadele veriyor.
Her şeyden önce, Gazeli Filistinlileri kitlesel imhadan ve ani ölümlerden kurtarmak aynı zamanda İsrail’in bölgede uzun süre çok ciddi sonuçlar doğuracak olan yıkımını durdurmak.
İsrail’in saldırganlığına karşı Birleşmiş Milletlere (BM) yapılan başvuru daha önce olduğu gibi bir kez daha başarısızlığa uğradı.
Fakat yakın zamanda bazı yenilikler içeren tepkiler ve girişimler başladı.
2024’ün başında hem halkların hem de bazı devlet güçlerinin öncü rol oynadığı bir inisiyatifle ileriye doğru adımlar atıldı. Barışı hedefleyen yeni uluslararası hareketler birbiri ardına ülkelerin İsrail’le olan silah ve ekonomik ticaretlerini durdurmalarını istiyor.
Bu yeni girişimler, BM’nin yerini almak için değil, onu dönüştürmek ve etkili kılmak istiyor. BM’in dönüştürülmesi veya geliştirilmesi uzun zaman alacak, ancak şu anda bu zaman mevcut değil, çünkü kuşatma ve bombardıman altında ölen Filistin halkını kurtarmak acil.
Gelen mesajlar ve görüntüler; köşeye sıkıştırılan, öldürülen, işkence gören, acı çeken ve neredeyse çaresizlik içinde Gazze’lerin nasıl bir yaşam sürdürdüklerini bilmemizi sağladı. Görüntülerdeki vahşet eylemleri, Filistinlilerin önce Siyonist terörist milis grupların elinde, sonra da her türlü silahla donatılmış, eğitilmiş resmi askeri güçlerin elinde yaşadıklarını tüm dünyanın gözü önüne serdi.
İşgalci İsrail 80 yıl boyunca, çeşitli araç ve silahlarla, dolambaçlı bir şekilde veya güpegündüz kameralar önünde, kendi topraklarında yaşayan Filistin halkına karşı giderek artan ve yayılan saldırıları şimdi çok daha iyi görülebiliyor artık.
Çok zaman kaybedildi. Çok geç de olsa dünya, BM’yi dinlemeyen İsrail Devleti’nin ırkçı davranışlarını öğrendi.
Bu bağlamda, Şili, Kolombiya, Brezilya, Bolivya ve diğer ülkelerin aldığı kararlardan sonra İspanya Hükümeti’de İsrail ile silah ticareti ilişkisini keserek sorumlu bir karar alındığını görüyoruz. Filistin Devleti’nin tam olarak tanınması için de hazırlıklar yapılıyor. Umarız bu gerçekleşir.
Gazel’iler benim kardeşlerim diyen Erdoğan hala İsrail’le ticaretini sürdürüyor. Gönderdiği metaller tank üretiminde, tel örgülerin yapılmasında kullanılıyor. Siyonist İsrail ordusunun suyunu bile Türkiye karşılıyor. Erdoğan Gazze’ de dökülen kandan sorumlu olmak istemiyorsa bir an evvel İsrail’le ticareti kesmesi ve Filistin Devletini yüksek duvarla hapseden, aşağılayan ve yok etmeye çalışan bu ırkçı yönetime karşı giderek gelişen barış hareketine zaman kaybetmeden katılmalıdır.
Filistin’in tanınması ve devlet olarak desteklenmesi, insanlık için daha iyi bir geleceği ifade edecektir. İnsanlığın iyiliği için daha birçok devlet ve halk, askeri, ekonomik ve kültürel eylemlerle karşılıklı ilişkilerini ve uluslararası etki kapasitelerini kullanarak kararlı bir şekilde Filistin’le dayanışmalarını arttırıyorlar.
– CARMEN RUIZ BV, Negar armas y comercio a Israel, Vientosur, 06.04.2024. Yazı bu makaleden yararlanılarak yazılmıştır
